"Torosların gelinliği" diye nitelenen kardelen çiçekleri, bin 900 metre rakımlı Cimi Yaylası'nda karların erimesiyle topraktan çıkmaya başladı.
Bilimsel adı "Galanthus" olan nergisgiller familyasından kardelen çiçeği, bu sene yağan karın az olması nedeniyle yüzünü erken gösterdi.
Kar beyazına meydan okuyacak kadar beyaz renkte olan kardelenler, toprağın altındaki soğanından aldığı güçle sıfırın altında 15 derece kadar dayanabiliyor.
Bahar rüzgarı estiren, zarafetiyle kendisine hayran bırakan kardelenler, süs bitkisi olarak değerlendirilmesinin yanı sıra soğanı da ilaç ve kozmetik sanayisinde kullanılıyor.
Torosların gelinliği kardelen çiçeklerinin, Antalya'nın Akseki ilçesindeki yaylaları süslemeye başladığını belirten Akseki Belediye Başkanı Mustafa İsmet Uysal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu endemik bitki türünün ilçenin yüksek kesimlerinde yetiştiğine dikkati çekti.
Hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesiyle Akseki Yaylalarına bu yıl yeterince kar yağmadığını dile getiren Uysal, kardelenlerin de yüzünü erken gösterdiğini söyledi.
Akseki yaylalarından bilinçsizce sökülen kardelenlerin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını belirten Uysal, bunun özellikle Avrupa ülkelerinde ilaç yapımında ve süs olarak kullanılan önemli bir bitki olduğunu kaydetti.
Geçen yıl Akseki Yaylalarından kardelen soğanı söküldüğünü ve bunun en az 2-3 yıl ara ile koruma altına alınması gerektiğini ifade eden Başkan Uysal, "Kardelen soğanlarının her yıl sökülmesini istemiyoruz. Kültürümüzün bir parçası olan bu değerimizin, dağlarımızda her zaman özgürce çiçek açabilmesi ve gören insanlarımızın içine huzur verebilmesi için biz de belediye olarak ne gerekiyorsa yapıyoruz." dedi.
Çimi Mahallesi muhtarı Ramazan Önal da yörede nergis denilen kardelenlerin soğanlarının kıymetli oluşu, bilinçsiz ve vahşi söküm yüzünden bu bitki türünün neslinin tükenme noktasına geldiğini vurguladı.
Önal, en iyi kardelen soğanının Akseki'nin bin 900 metre rakımlı Çimi Yaylası'nda yetiştiğini belirterek, "Yaylaların, tepelerin güney kesimlerinde, kayaların dibinde, rüzgarın etkilemediği kuytularda kardelenler boyunlarını çıkartarak kendilerini göstermeye başladı. Kardelenler, kar altından çıkıp çiçek açınca baharın geldiği anlaşılır." dedi.
- "Koruma altına alınmalı"
Bu nadide çiçeklerin ihraç edilen önemli bir soğanlı bitki olduğunu vurgulayan muhtar Önal, bu soğanların bilinçsizce yanlış ve zamansız söküldüğüne, küçük, büyük ayrımı yapılmadına işaret etti.
Süs bitkisi olarak da kullanılan kardelen soğanının, kozmetik sanayinin yanı sıra çiçek ve çocuk felci aşısı yapımında kullanıldığını ifade eden Önal, şöyle konuştu:
"Endemik türlerden olmasına rağmen maalesef her yıl doğadan kardelen sökümüne izin veriliyordu. Ana yurdu Akseki olan kardelen çiçeklerinin yok olmasını istemiyoruz. Geçmişte izin verilen miktarın üzerinde kardelen soğanı kaçak olarak sökülüyordu. Kardelen soğanlarının koruma altına alınmasını istiyoruz. En azından 3-4 yıl koruma altına alınmalı. Sıkı tedbirler alınmasını istiyoruz. Bu sayede bu çiçekler olgunlaşacak, tohumlaşacak. Tohumlar sararıp dökülünceye kadar doğadan sökümün yapılmaması lazım."
Kardelen soğanlarının hem çiçeğinden hem de soğanlarından çoğaldığını söyleyen Önal, çiçeklerinin her birinde onlarca tohum olduğunu ve bunlar kuruyunca doğaya kendiliğinden serpildiğini kaydetti.
Ayrıca bir soğandan 15-20 yenisinin oluştuğuna dikkati çeken Önal şöyle devam etti:
"Erken söküm yapıldığından çiçek tohumlama yapamıyor. Dolayısıyla nesli tükeniyor. Devletimizin kardelen soğanlarını koruma altına almasını istiyoruz. En az 3-4 yıl izin verilmemeli. Neslinin kaybolmasını istemiyoruz. Çimi Yaylası'nın kardelenlerinin dünyada eşi benzeri yoktur. Bir çiçekten onlarca kardelen çıkıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızdan bunun korunmasını istiyorum. Torosların bir gelinliği, süsüdür. Bilinçsizce söküm ve yapılan talanla nesli tükeniyor. Kardelenler dağlarımızda artık karamukların (kendiliğinden biten zararlı bitki) diplerinde kaldı."
- "Her yıl sökülürse nesli tükenir"
Yayla köylülerinden Mevlüt Arıcı da kardelen soğanlarının neslinin yok olmaması için her yıl sökülmemesi gerektiğini belirterek, "En az 2-3 yılda bir sökümü yapılsın. Nesli bitmesin. Her yıl sökülürse nesli tükeniyor. Bu Çimi Yaylası'nın beyaz gelinliğidir. Ben 60 yaşındayım. Çocukluğumdan bu yana Çimi Yaylası'na çıkıyorum. Eski kardelen çiçekleri kalmadı. Taşların ve karamukların diplerinde kaldı. Devlet büyüklerimizden kardelen soğanlarının koruma altına alınmasını istiyoruz." diye konuştu.