Manisa Celal Bayar Üniversitesi (MCBÜ) Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları, Halk Sağlığı ve Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim elemanları tarafından yürütülen "SARS CoV-2 İnaktif (Sinovac-Coronavac) Aşısının Bağışıklık Yanıtı" konusundaki bilimsel çalışma tamamlandı. Yürütülen çalışma, MCBÜ Bilimsel Araştırma Fonu Desteği ile, Türkiye'de geniş ölçekte kullanılan SARS-CoV-2 inaktif Sinovac (Coronavac) aşısının antikor oluşturma yetkinliği konusunda yapıldı ve Türkiye'de sonuçları açıklanan ilk kapsamlı çalışmalardan biri olma özelliğini taşıyor.
BİN 53 KİŞİDE DENENDİ
Manisa CBÜ Hastanesi gönüllü sağlık çalışanları üzerinde yürütülen, Manisa CBÜ Tıp Fakültesi Etik Kurulu tarafından onaylanan bir aşı antikor yanıtı çalışması olan araştırmanın verileri 11 Ocak - 18 Mart 2021 arasında toplandı ve aşılama öncesi tüm katılımcılara antikor testi yapılarak, SARSCoV- 2 antikoru saptanmayan bin 53 kişi çalışmaya alındı.
SONUÇLAR AÇIKLANDI
Yapılan araştırmada tüm sağlık çalışanlarının birinci aşıdan en az 28 gün sonra (939 katılımcıdan) ve ikinci aşıdan en az 28 gün sonra (771 katılımcıdan) elde edilen özet sonuçlar ise şu şekilde açıklandı: "Genel bulgular: 1. aşıdan en az 28 gün sonra bağışıklık yüzdesi 25.3 (Yüzde 95 GA: 22.5 - 28.1), 2. aşıdan en az 28 gün sonra Nötralizan (Kantitatif) testi bağışıklığı yüzde 97.92 (Yüzde 95 GA: 96.91 - 98.93) 2. aşıdan en az 28 gün sonra Nötralizan (Kalitatif) testi bağışıklığı yüzde 97.79 (yüzde 95 GA: 96.75 -
98.23) olarak belirlendi."
KADINLARDA ANTİKOR ORANI DAHA YÜKSEK
TIBBİ Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sinem Akçalı, "Biz bu araştırmamızda, Türkiye'de geniş ölçekte kullanıma giren halk arasında 'Çin aşısı' olarak bilinen inaktif Kovid-19 aşısının antikor oluşturma yetkinliğini değerlendirmeyi amaçladık" dedi ve ekledi: "Birinci aşıdan sonra antikor geliştirme oranı yüzde 25'te kaldı. İkinci aşıdan sonra antikor geliştirme oranı yüzde 97'nin de üzerine çıktı. Antikor geliştirme oranı her iki cinsiyette de yeterli ve anlamlı bir düzeyde olmakla birlikte kadınlarda bir miktar daha yüksek antikor düzeyi saptadığımız doğrudur. Burada vurgulamamız gereken şey bir doz aşının asla yeterli olmayacağı, muhakkak ikinci dozun olunması gerektiği, koruyuculuğun bu şekilde oluşabileceğini söylememiz çok önemli."