Anaokulunda aşçı olarak çalışan 2 çocuk annesi Ayşe Tuba Arslan, boşandığı 24 yıllık eşi Yalçın Özalpay tarafından 2019 yılı ekim ayında, Odunpazarı ilçesindeki Atatürk Bulvarı'nda başına satırla vurularak, ağır yaralandı. Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tedavi gören Arslan, 44 gün sonra hayatını kaybetti, katil zanlısı Özalpay ise çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Olayın ardından yapılan incelemede Ayşe Tuba Arslan'ın 3 kez uzaklaştırma kararı aldığı eski eşi Yalçın Özalpay hakkında, birinde 'Ben ölünce mi yardım edeceksiniz?' ifadesi yer alan 23 farklı dilekçe verdiği ortaya çıkmıştı.
Hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açılan Yalçın Özalpay, geçen temmuz, tutuklu yargılandığı Eskişehir 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nce, 'tasarlayarak, canavarca hisle ve eziyet çektirerek kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. Ayrıca iyi hal ve haksız tahrik indirimi de uygulanmadı.
DAVA İSTİNAFA GİTTİ
İtiraz üzerine dava, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2'nci Ceza Dairesi'ne gönderildi. Bugün görülen davanın karar duruşmasına sanık Yalçın Özalpay, tutuklu olduğu Eskişehir H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan SEGBİS sistemiyle bağlandı. Öldürülen Ayşe Tuba Arslan'ın babası Serdar Arslan, annesi Meral Sondikme ve avukatları Heval Yıldız Karasu, Pınar Çevik Arpacı, Funda Güney ve Fatma Girgin de yer aldı.
İSTİNAF, TAHRİK İNDİRİMİ VERDİ
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2'nci Ceza Dairesi savunmaların ardından sanık Yalçın Özalpay'a 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verirken, cinayeti 'haksız tahrik' altında işlediğine hükmederek cezayı 24 yıla indirdi.
ÖNCEKİ DURUŞMADA EŞİNİ SUÇLADI
Tutuklu sanık Yalçın Özalpay, istinaf mahkemesindeki bir önceki savunmasında, Ayşe Tuba Arslan'ın kendisini aldattığını öne sürerek, "Eşim beni aldatıyormuş, bunu öğrendikten sonra telefon kayıtlarını geriye dönük istedim. Onları inceledim. Yaklaşık 10 yıldır eşim başkalarıyla ilişki yaşıyormuş, hatta buradan kazandığı paralarla ayrı ev almış bu evi de garsoniyer olarak kullanıyormuş. Bu ortaya çıktıktan sonra eşimin bizim yüzümüze bakacak hali kalmadığı için evden ayrıldı ancak hemen evimin yakınında karşıda ev tuttu. Bu süreç içerisinde de sürekli beni tahrik ediyordu. Beni tehdit ettiriyordu. Kurbandan kalma arabamda bıçaklar vardı. Onları eve çıkartacaktım, karşımdan geldi. Bana yine hakaret ve tehditlerde bulundu, tartıştık, ben bir kere vurduğumu hatırlıyorum sonrasını hatırlamıyorum" demişti.