Asr Suresi, adını birinci ayette geçen 'asr' kelimesinden almıştır. Asr kelime olarak "zaman, çağ, ikindi vakti" gibi anlamlara gelir. Kuran-ı Kerim'in 103. suresidir ve 3 ayetten oluşmuştur. Surede, ziyan eden insanlardan bahsedilmektedir. İman edip iyi dünya ve ahireti için yararı işler yapanların ve birbirine hakkı, sabrı tavsiye edenlerinin ziyan eden insanlardan yerinin başka olduğu anlatılmıştır. Asr Suresi okunuşu, konusu, faziletleri, meali ve anlamı gibi seçeneklere buradan ulaşabilirsiniz.
ASR SURESİ ARAPÇA OKUNUŞU
Bismillahirrahmânirrahîm.
1- Vel asr
2- İnnel insane le fi husr
3- İllellezıne amenu ve amilus salihati ve tevasav bil hakkı ve tevasav bis sabr
ASR SURESİ TÜRKÇE ANLAMI
Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.
1- Asra yemin olsun ki,
2- İnsan mutlaka ziyandadır.
3- Ancak iman edenler, salih amel (iyi işler) işleyenler, birbirlerine hakkı tavsiye eden ve sabrı tavsiye edenler bunun dışındadır.
ASR SURESİ KONUSU
Asr Suresi, iman edip iyi dünya ve ahireti için yararı işler yapanların ve birbirine hakkı, sabrı tavsiye edenlerinin ziyan eden insanlardan başka olduğunu anlatmaktadır. Bu ziyandan ancak şu dört özelliğe sahip olanların kurtulacağı ifade edilmiştir:
Samimi bir şekilde iman etmek (iman hakkında bk. Bakara 2/256; Nisâ 4/136-137);
İyi işler yapmak, yani din, akıl ve vicdanın emrettiklerini yerine getirmek, yasakladıklarından kaçınmak;
Hakkı tavsiye etmek;
Sabrı tavsiye etmek
ASR SURESİ FAZİLETLERİ
Ashaptan iki kişinin karşılaştıkları zaman biri diğerine Asr sûresini okumadan ve ardından selâm vermeden ayrılmadıkları rivayet edilmiştir (bk. Beyhakī, III, vr. 174b). Ancak bu sûreyi okumanın faziletine dair Sa'lebî ve Vâhidî gibi bazı müfessirlerce Übey b. Kâ'b'dan nakledilen ve bazı tefsirlerde yer alan, "Allah Asr sûresini okuyanın günahlarını affeder ve o kimse hakkı ve sabrı tavsiye edenlerden olur" meâlindeki hadisin mevzû olduğu kabul edilmiştir
Müfessirler Kur'ân-ı Kerîm'de (el-Asr 103/1) zikredilen asr kelimesini "ikindi vakti", "ikindi namazı", "mutlak zaman" "Hz. Muhammed'in asrı" (Asr-ı saâdet, Asr-ı nübüvvet) ve "âhir zaman" diye tefsir etmişler, asra yapılan yeminle insan hayatında zamanın önemi ve değeri arasındaki ilişki üzerinde durmuşlardır.
Adını ilk kelimesinden alan Asr sûresi, kısa olmakla beraber Kur'ân-ı Kerîm'deki bütün nasihatlerin özü sayılır. İmam Şâfiî'nin bu sûre hakkında, "Şayet Kur'an'da başka bir şey nâzil olmasaydı şu pek kısa sûre bile insanlara yeterdi. Bu sûre Kur'an'ın bütün ilimlerini kucaklıyor" dediği nakledilir. Sûrenin birinci ve ikinci âyetlerinde Allah asra yemin ederek insanların hüsran içinde bulunduklarına dikkat çekerken üçüncü âyetinde sırasıyla, iman edenlerin, amel-i sâlih işleyenlerin, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenlerin bundan müstesna olduklarını haber vermiştir.
Ashaptan iki kişinin karşılaştıkları zaman biri diğerine Asr sûresini okumadan ve ardından selâm vermeden ayrılmadıkları rivayet edilmiştir (bk. Beyhakī, III, vr. 174b). Ancak bu sûreyi okumanın faziletine dair Sa'lebî ve Vâhidî gibi bazı müfessirlerce Übey b. Kâ'b'dan nakledilen ve bazı tefsirlerde yer alan, "Allah Asr sûresini okuyanın günahlarını affeder ve o kimse hakkı ve sabrı tavsiye edenlerden olur" meâlindeki hadisin mevzû olduğu kabul edilmiştir.
Ezberlemek İsteyenler İçin Diğer Sureler Şöyle;