Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, sanık Ümit Karakoyun tutuklu bulunduğu cezaevinden getirilirken, tutuksuz sanık Mesut Gezer ve Asiye Nur'un ailesi katıldı. Taraf avukatları da duruşmada hazır bulundu.
"RAHMETLİNİN AİLESİNDEN ÇOK ÖZÜR DİLİYORUM"
Duruşmada savunma yapan Ümit Karakoyun, "Huzurunuzda rahmetlinin ailesinden çok özür diliyorum. Çok pişmanım. Asiye ve ben 7 yıldır arkadaştık. Olayın buraya gelmesini istemezdim. Bayramın 3'üncü günüydü, elimde çiçekle Asiye'nin evine gittim, annesinin elini öptüm. Annesi bana çay ikram etti. Asiye'nin çantasında bulduğu bir kağıdı gösterdi. Ben de o kağıdın uyuşturucu içmek için kullanıldığını söyledim. Annesi 'Asiye'ye sahip çık' dedi. Ben de yardım edeceğimi söyledim. Annesi Asiye'nin Eslem isimli arkadaşına gittiğini söyledi. Bende Eslem'in evine gittim. Asiye, 'Gelmeyeceğim, bir arkadaşıma gideceğim' dedi. Eslem ve Asiye nereye gidiyor diye onları takip etmeye başladım. Bir binaya girdiler, orada bağrışmalar oldu. Ben de yaklaştım, Tekin olarak bildiğim Mesut Gezer oradaydı. Beni gördü, konuşmaya başladık. Beni arabasına davet etti, daha sonra eşi Çiğdem ve Asiye'nin Yasin isimli biriyle yatıp kalktığını anlattı. Mesut silahı belinden çıkartıp, Çiğdem'i vurmamı istedi. Aralarında miras meselesi olduğu için kendisinin vuramayacağını söyledi" diye konuştu.
"2 KEZ KURŞUN SIKTIM"
Tutuksuz sanık Mesut Gezer ile birlikte bir büfeye giderek alkol aldıklarını belirten Karakoyun, "Uyuşturucuda kullanmıştım. Asiye'nin çıkmasını bekliyordum. Asiye beni aradı, çıktığında yanında iki kadın vardı. Bir süre birlikte yürüdük. Silahı Asiye'nin çantasına koydum, diğerleri gitti. Asiye, 'Sen adam mısın, sen erkek misin, kız arkadaşlarımın yanında nasıl konuşuyorsun' dedi. Aramızda tartışma çıktı. Yüzüme tükürdü, bana tokat attı. Ben de ona tokat attım. Bu sırada Asiye'ye 'Silahı ver, ben gideceğim' dedim. Aramızda yine tartışma çıktı. İki kez kurşun sıktım. Oradan koşarak uzaklaştım. Mesut bana Çiğdem'i ne zaman vuracağımı sordu. Ben de vurmayacağım dedim. Çiğdem'e 'Seni öldüreceğim' mesajlarını ben attım. Alkolün etkisindeydim. Mesut yanımdaydı. Bana Asiye ile ilgili şeyler söylemeseydi, silahı vermeseydi bu olaylar olmayacaktı. Çok pişmanım. Karakolda ifade verirken alkol ve uyuşturucunun etkisindeydim. En doğrusu şu an anlattıklarımdır. Tahliyemi istiyorum" dedi.
"KATLİAM YAPABİLİRDİ"
Mesut Gezer ise savunmasında, "Benim aile içi sıkıntılarım vardı. Eşimle boşanma aşamasındaydık. Kızım beni arayıp, 'Baba eve farklı kişiler geliyor, korkuyorum' dedi. Ben de evin çevresinde bekliyordum. Eve giderken bir kadın girmiş. Ben orada beklerken 3 kadın daha geldi. Onlara sorduğumda Çiğdem'e gittiklerini söylediler. Gitmemelerini istediğimde 'Sanane, biz eve çıkacağız' dediler. O arada Ümit'in arabanın arkasından bizi izlediğini gördüm. Orada tanıştık. Çiğdem'in eşi olup olmadığımı sordu. Bana 'Ne iş yaptığını biliyor musun' dedi. Onu arabamda sakinleştirdim. Yukarı çıkıp katliam yapabilirdi. Silahı ben vermedim, yalan söylüyor. Çiğdem'e atılan mesajlardan haberim yok" dedi.
"ACIMIN TARİFİ YOK"
Asiye Nur Atalay'ın babası Bayram Atalay ifadesinde, "Sanık Ümit yalan söylüyor. İki yıl önce iş yerime gelip, kızımdan hoşlandığını söyledi. Ben de 'Kızım seni istemiyor, isteseydi zaten sana gelir' dedim. Bu sözlerim nedeniyle ağlamaya başladı. Bir daha kızımı rahatsız etmemesini söyledim, kabul etti. Daha sonra duyduğuma göre kızımı sürekli rahatsız ediyormuş, darp ediyormuş. Biz şikayet ettik. Emniyetten kaçmış. Ben çok acı çekiyorum. Bu acımın tarifi yok. Her zaman kızımı tehdit ediyordu, şikayetçiyim" dedi.
Anne Rahşan Atalay ise Ümit Karakoyun'un yalan söylediğini, kendisini eve davet edip çay ikram etmediğini anlattı. Anne Atalay, Karakoyun tarafından kızının defalarca kez dövülüp komaya girdiğini belirtti.
"DARP ETTİ TRAFİK KAZASI OLARAK KAYIT AÇTIRDI"
Sağlık çalışanı olan abla Selen Atalay, kardeşinin daha önce Karakoyun tarafından darp edilip hastaneye getirildiğini ancak, kaydının motordan düştü şeklinde açıldığını anlattı. Kardeşinin, sanık tarafından darp edildiğini kendisine söylediğini de belirten abla Atalay, "Ben hemen kaydı darp olarak düzelttim. Ümit hakkında dava açılmadı ancak Asiye bize şikayetçi olduğunu söylemişti" dedi.
"YA BENİMSİN YA KARA TOPRAĞIN"
Maktul ile liseden beri arkadaş olduklarını söyleyen Eslem Yıldırım da tanık olarak dinlendi. Yıldırım, "Asiye ile bizim evde otururken Çiğdem canlı yayın açtı, bizi de çağırdı. Biz Çiğdem'i tanımıyorduk, Asiye tanıyordu. Gittiğimizde Mesut evin oradaydı, eve girmeyin dedi. Asiye Çiğdem'le konuştuktan sonra, biz eve çıktık. Yine canlı yayın açtılar, Asiye ile Çiğdem oynadılar, Ümit de yayını takip ediyordu. Daha sonra evimize gitmek için çıktık. Benim evime doğru giderken Ümit geldi. Belinden silah çıkarıp Asiye'ye 'Çantan yanında mı? Silahı koyacağım' dedi. Asiye'nin çantasını alıp, silahı içine koydu. Ümit, Asiye'ye 'Yasin ile gezdiğini öğrendim' dedi. Asiye inkar etti. Ben eve gittim, Asiye ve Ümit devam etti. Kız istemiyordu. Ümit zoruyor, 'Ya benimsin ya kara toprağın' diyordu" diye konuştu.
OLAY ANINI VİDEOYA ALDI
Cinayeti kamera ile kaydeden tanık Ercan Çelik ise, "Olay benim evimin önünde oldu. Balkonda nargile içerken video çekiyordum. Aşağıda bir erkek ve bir kız tartışıyordu. Tartışma hararetlendi. Ben de olanları çekmeye başladım. Sanık silahı çıkarıp kızın kafasına ateş etti. Çektiğim videoyu polislere teslim ettim" dedi.
Mahkeme heyeti, Ümit Karakoyun'un tutukluluk halinin, Mesut Gezer hakkındaki adli kontrol tedbirlerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, sanık Ümit Karakoyun hakkında, 'Kadına karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve 'Ruhsatsız silah bulundurma' suçundan ise 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması talep edildi. Sanık Mesut Gezer hakkında ise 'Kasten öldürmeye azmettirme' suçundan müebbet hapis ve 'Ruhsatsız silah bulundurma' suçundan 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması istendi.