Yurt genelinde 600'e yakın sensörle Türkiye'nin depremselliğini ölçtüklerini ve 500'e yakın irili ufaklı fay hattının bulunduğu ülkemizde örtülü fayların da gözönünde bulundurulduğu takdirde hiçbir yerde 'deprem olmaz, çok sağlam' denilemeyeceğini kaydeden Özener, "Biriken enerji göz önünde bulundurulduğunda Marmara'da 7.2 büyüklüğünde bir deprem bekliyoruz. Fay tek seferde kırılırsa 7.5'u bulabilir." dedi. Toplumun daha bilinçli olduğuna değinen Özener, "Artık binaların fayanslarını değil sağlamlığını soruyoruz." dedi. Özener, tsunami tehlikesine ilişkin ise, "Depremden sonra 7 dakika içerisinde tsunami olup olmayacağını tespit edebiliyoruz." diye konuştu.
HER YERDE DEPREM OLUR
Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Özener Deprem ülkesi olan Türkiye'nin durumunu, yapılan çalışmaları ve beklenen büyük İstanbul depremi ile ilgili görüşlerini anlattı. Türkiye'nin her yerinde deprem olabileceğine değinen Haluk Özener, "Türkiye genelinde 600'e yakın sensörle Türkiye'nin depremselliği ölçülüyor. Türkiye üzerinde 500'den fazla irili ufaklı fay var. Örtülü fayları da göz önünde bulundurduğumuzda Türkiye'nin hiçbir yeri için 'deprem olmaz, çok sağlam' diyemeyiz. Sadece enerji birikmesine bağlı olarak deprem olasılığı değişmektedir. Ama bir yerde hareket varsa o enerji patlayacak" ifadelerini kullandı.
7.2 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM BEKLİYORUZ
17 Ağustos'un yıldönümü öncesinde beklenen Büyük İstanbul depremi ve olası sonuçlarıyla ilgili düşüncelerini paylaşan Prof. Özener, "Marmara'da biriken enerjiyi göz önüne aldığımızda 7.2 büyüklüğünde bir deprem bekliyoruz. Burada 130 kilometrelik fay tek seferde kırılırsa büyüklüğü 7.5'u bulabilir. Depremin İstanbul'un hangi bölgesinde nasıl etki edeceği fayın nereden kırılacağı ile ilgili o yüzden ilçe ismi veremeyiz. Depremin etkisi nüfus yoğunluğu, zemin, faya olan uzaklık ve binanın kalitesi gibi etkenlere bağlı. Ama depremde kaç kişinin nasıl etkileneceğini tahmin etmek mümkün değil. Çünkü örneğin Fatih, Kapalıçarşı, Eminönü gündüz çok kalabalık yerler ama akşamları boş. Eğer deprem gündüz olursa orada etkilenecek kişi sayısı doğrudan çok yükselecek. Fayın hangi parçasının kırılacağı da etkili" dedi.
TSUNAMİ TEHDİDİ
Büyük İstanbul Depremi sonrası tsunami ihtimaline değinen ve bu konuda da çalışmaların sürdüğünü belirten Özener, "Biz şu anda depremden sonra 7 dakika içerisinde tsunami olup olmayacağını tespit edebiliyoruz. Eğer bir tsunami tehlikesi ile karşılaşırsa kıyıdan uzaklaşıp yüksek yerlere çıkmamız gerekecek. Tsunami uyarısı verip daha sonra bu tehlike ortadan kalkarsa tekrardan haberdar ediyoruz. Büyük İstanbul depreminden sonra tsunami olma ihtimali var. Bu tsunami Uzakdoğu'dakiler gibi kilometrelerce içeri girmez fakat sahil bandı etkilenebilir. En azından bir 15-20 dakika için sahile inilmemeli, yukarı çıkılmalı" ifadelerini kullandı.
YOL ALDIK AMA DAHA ÇOK YOLUMUZ VAR
Beklenen depreme yönelik yapılan çalışmalara ve toplumsal bilince de değinen Özener, "2021 yılı itibarıyla AFAD tarafından İl Risk Azaltma Planları (İRAP) hazırlandı. İstanbul depremine karşı riskler belirlendi. Bu süreçte eskiye göre daha iyi durumdayız. Toplumsal olarak da daha bilinçliyiz. Artık binaların fayanslarını değil sağlamlığını soruyoruz. Ama biz çok çabuk rehavete kapılıyoruz, her şeyi hızlı unutuyoruz. Mesela deprem çantalarını hazırladık ama güncellemiyoruz. Deprem konusunda yol aldık ama daha çok yolumuz var. Öte yandan kentsel dönüşüm işini de çözmemiz gerekiyor" dedi.
VERİ FARKLILIKLARI ÖNEMLİ DEĞİL
AFAD ile Kandilli'nin veri farklılıklarının önemli olmadığını ve koordineli çalışrıklarını aktaran Prof. Dr. Haluk Özener, "AFAD ile verilen büyüklük verisi farklarının hiçbir önemi yok. Örneğin İstanbul depremi gibi bir depremde ne olursa olsun çok ciddi bir hasar olacak. Biz AFAD ile koordineli şekilde çalışıyoruz. Kaldır-konuş sistemimiz var ve eş zamanlı şekilde bilgi paylaşıyoruz. Hepimiz bu ülke için bir şeyler yapmaya çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
NÜKLEER GELİŞMELER TAKİP EDİLİYOR
Kandilli Rasathanesine bağlı Ankara Belbaşı'nda yer alan Nükleer Denemeleri İzleme Merkezi dünya üzerinde gerçekleştirilen nükleer denemelerin karşılık geldiği depremler hesaplanıyor. Merkez dünya üzerinde gerçekleştirilen nükleer denemeleri yakın zamanlı olarak takip ediyor ve ilgili analiz ve değerlendirme raporlarını ivedilikle Dışişleri ve Viyana BM Daimi Temsilciliğine iletiliyor.