Edirne'de Osmanlı döneminden kalma çok sayıda tarihi çeşme, günümüzde bazı evlerin bahçe duvarı olarak bazıları da definecilerin yaptığı kazı çalışmalarıyla tahrip edilip yıkılma tehlikesi yaşıyor. İşlemeli kemerleri ile Osmanlı mimarisinin önemli örneklerinden olan tarihi çeşmelerin bazılarını bir dönem evsizler de mesken tuttu. Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Engin Beksaç şu bilgileri verdi: "Edirne'de çok sayıda tarihi çeşme var. 17, 18 ve 19'uncu yüzyıldan kalma çeşmelerin sayısı çok. Özellikle Edirne'nin kuzey kesiminde bu çeşmelere rastlamak mümkün. Buralar eski Osmanlı mahalleleri. Burada Türk, Müslüman yerleşimleri var ve biz çok sayıda mescit ve çeşmeye rastlıyoruz. Edirne'de birçok atıl durumda çeşme var. Buradakinin kenet demirleri bile çalınmış vaziyette ve çökme durumunda yaşıyor. Bunun üzerindeki örtü sistemi yok olmuş.
Osmanlı mirasları arasında yer alan çeşmeler ne yazık ki pek çok yerde unutulmuş vaziyette kalıyor. Tescil yapılıyor ama korunmuyor. Defineci faaliyeti de var. Çeşmelerden hiçbir şey bulunmaz. İslami mezarlıkta da İslami yapıda da bir şey olmaz. Halk arasında bir efsaneye göre bir çeşme yapıldığı zaman veya bir yapı yapıldığı zaman temeline altın para atıldığına dair bir masal var. Bu masal bütün kültürel mirasımızı tahrip ediyor. Türk kültüründe önemli yeri olan tarihi çeşmelerin anıt olarak korunması gerekir. Medrese Alibey Mahallesi'nde evsiz bir kişi tarafından kullanılan tarihi çeşme, borudan yapılmış soba bacası var. Tarihi yapıya zarar veren bacanın yakın zamana kadar içinde yaşayan kişi tarafından yapıldığını söyleyen mahallelilerden Ekrem Baştürk, "2011'den beri burada bir arkadaşı görüyordum. Çeşmenin içinde yaşardı. Tanımazdım. Denk geldi sordum; 'Garibim, çeşmenin içinde yatıp kalkıyorum' dedi. Sonra bir daha da göremedim, herhalde çıktı. Yan tarafı kapı, buradan girip çıkardı" dedi.