Hz. Muhammed (sav.), Cebrail (as.) aracılığıyla indirilen vahiyleri aklında tutamamaktan oldukça korkmuştur. Bundan dolayı, vahiyler geldikçe onları hemen ezberlemiş ve sahabelerine aktarmıştır. Sahabeler de bu vahiyleri yazıya geçirerek ezberlemişlerdir. Bu şekilde, vahiyler hem yazılı hem de sözlü olarak korunmuştur. Bu konuya değindiği için Ala Suresi 4-5-6. ayet okunuşu Arapça yazılışı ve Türkçe anlamı oldukça açıklayıcıdır.
Allah (cc.) tarafından insanlara bahşedilen nimetleri, yaratılışın kusursuzluğunu ve Cenab-ı Hakk'ın yüceliğini anlatan Ala Suresi 4-5-6. ayet okunuşu şöyledir:
4. Ayet: "Vellezî ahrecel mer'â."
5. Ayet: "Fe cealehu gusâen ahvâ."
6. Ayet: "Senukriuke fe lâ tensâ."
Bu ayetler, Allah'ın (cc.) yarattığı nimetleri ve güzellikleri anlatır. Ayrıca, Allah'ın (cc.) Hz. Muhammed'i (sav.) telkin etmesinden bahseder.
Allah'ın (cc.) sonsuz kudret sahibi olduğunu anlamayı sağlayan ve kudretini hatırlatan bir sure olan Ala Suresi'nin 4-5-6. ayetin Arapça yazılışı şu şekildedir:
İslam inancına göre, Kur'an-ı Kerim'deki herhangi bir sureyi okumak sevap kazandırır. Ala Suresi de manevi açıdan huzur bulmayı ve Allah'a (cc.) olan bağlılığın güçlenmesini sağlar.
Allah'ın (cc.) kudretini ve bilgeliğini hatırlatan Ala Suresi 4-5-6. ayetin Türkçe meali şu şekilde açıklanabilir:
(4-5) "Yeşil bitkileri çıkartan, sonra onları kapkara bitki kalıntısı haline getiren (rabbinin adını)."
(6-7) "Sana okutacağız ve Allah öyle dilemedikçe unutmayacaksın. O, açık olanı da bilir, gizli olanı da."
4. ve 5. ayetlerde, Allah'ın (cc.) yeşil bitkileri yarattığını ve sonra onları kuruyup kapkara bitki kalıntısı haline getirdiğini anlatır. Bu, Allah'ın (cc.) doğadaki döngüyü ve yaratılışın mükemmelliğini gösterir. 6-7. ayetlerde ise Allah'ın (cc.) Hz. Muhammed'e (sav.) vahiyleri okutacağını ve Allah (cc.) dilemedikçe de onun unutmayacağını belirtir. Bu, Allah Teala'nın her şeyi bildiğini ve kontrol ettiğini, açık olandan da gizli olandan da haberdar olduğundan bahseder.