Abdullah Doğan, Selçuk Üniversitesi bünyesinde memur olarak görev yapıyor. Eşi Şerife Doğan ise 2019 Mahalli İdareler Seçimlerinde muhtarlığı eşinden devralarak Akademi Mahalle Muhtarlığı görevini yürütüyor. Abdullah Doğan 3 yıl önce gönüllü olarak Kızılay'ın Selçuklu teşkilatında görev almaya başladı.
Eşinin çok mutlu olduğunu gören eşi Şerife de kısa süre sonra gönüllü olmaya karar verdi. Çift, işlerinin arta kalan zamanlarda gece yarılarına kadar insanlara yardımcı olmak için koştururken, aralarına çocukları 13 yaşındaki Berat Emir ve 7 yaşındaki Eymen'de katıldı. Şimdi ailecek ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine giderek tespitler yapıyor, yardım kolileri dağıtıyorlar.
'BU BİZİ HİÇ YORMUYOR, AKSİNE DİNÇ OLUYORUZ'
SABAH'a konuşan Abdullah Doğan, iş yükleri fazla olsa da insanların yardımına koşmanın kendilerini mutlu ettiğini söyledi. Doğan, "2019 yılından beri ailecek Kızılay Selçuklu teşkilatında gönüllü olarak hizmet etmeye çalışıyoruz. Bize verilen her bir görevi layıkıyla yerine getirmeye çalışıyoruz. Temas etmediğimiz ihtiyaç sahibi kalmaması için mücadele ediyoruz.
Hiçbir menfaat beklemeden bunu yapıyoruz. Ben üniversitede çalışıyorum, Eşim muhtarlık görevini yapıyor. Kendi yoğunluğumuz var ama onun üzerine bu yaptığımız iyilikler bize hiç yorucu gelmiyor. Bir an evvel işimizden çıkalım da bir an evvel şubeye gidip, kime ne ulaşacaksa bekletmeden onları ulaştıralım istiyoruz. Hiç yorulmuyor aksine bizi daha da dinç tutuyor.
Yaptıklarımızı sosyal medyadan paylaştıkça gittikçe büyüyoruz. İnsanlar yardım etmek istediklerini söyleyip biz ulaşıyorlar. Buda bizi mutlu ediyor. Tek biz değil, tüm gönüllülerimiz ihtiyaç sahiplerine hizmet etmek için çabalıyoruz. Hep şöyle dua ediyorum: 'Rabbim bana ihtiyacım olduğu kadarıyla para verirse çalışmama gerek kalmaz ve bende hep bu gönül işi için mücadele ederim' Emekli olunca da inşallah hayalimiz gece-gündüz hiç durmadan burada çalışmak.
Çevremizden de güzel tepkiler alıyoruz. Tatile her zaman gidilir ama komşun açken tatile gidersen, alışverişe gidersek olmaz diye düşünüyoruz. En lüks tatile de gitseniz bir ihtiyaç sahibinin evine gidip, onun yarasına merhem olmanın verdiği mutluluğu inanın vermiyor" dedi.
'MUHTARLIĞA, AİLEME, EVİME VE BURAYA YETİŞİYORUM'
Hem eş, hem anne, hem muhtar olan Şerife Doğan ise duygularını şu sözlerle anlattı: "Çok güzel bir duygu. Yastığa başımızı koyduğumuz zaman inanılmaz bir huzurla uyuyoruz. Buraya ilk olarak eşim başlamıştı. Eşimdeki mutluluğu görünce sen nereye gidiyorsun da bu kadar mutlusun dedim. Eşimin peşine takıldım ve birlikte dağıtımlar yaptık. Ondan sonra hep birlikte geliyoruz.
Sonra çocuklarımızı getirelim ki bu zorluğu, insanların yaşamlarını, paylaşmayı, merhameti görsünler istedik. Bütün boş zamanlarımızı burada gönüllü olarak geçiriyoruz. Akşamları, hafta sonları farklı şeylerle uğraşmıyoruz, buraya geliyoruz. Çocuklarımız kendi ceplerindeki harçlıklarını ihtiyaç sahipleri ile paylaşmaya başladılar. İhtiyaç sahibi aileleri bulup, bize bildirmeye başladılar.
Ailecek yapıyoruz ve çok mutluyuz. Çok dua alıyoruz. Planlı çalışıyorum. Gün içerisinde ne yapacaksam önceden planlıyorum. Çocuklarıma, aileme, evime, işime yetiyorum. Sevmek önemli. Yaptığın işe gönül verince, sevince her şey güzel oluyor. Her şeyi birlikte el ele yapıyoruz. Birbirimizin yüklerini alıyoruz" diye konuştu.