Aşkın dil, din, ırk, renk ayrımı yapmadığının bir örneği de Sivas'lı Rümeysa ile Tanzanya'lı Aziz oldu. Tanzanya'nın başkenti Darusselam'da ikamet eden ve eğitim için Türkiye'ye gelen Aziz . 4 yıl önce insani yardım alanında yaptıkları bir çalışmada tanışan Rümeysa ile evlendi. Türk öf ve adetlerine göre yapılan düğün merasimi öncesi ve sonrasında önlerine çıkan tüm engelleri aşan Rümeysa, Afrika'da yaşamak için ailesini zar zor ikna ettikten sonra yetimler için Darusselam'da adeta seferberlik başlattı.
AFRİKALI ÇOCUKLARA TÜRKÇE ÖĞRETİYORLAR
29 yaşındaki Aziz ve 27 yaşındaki Rümeysa, Darussleam'ın Chanika bölgesinde Diyanet Vakfı yetimhanesinde birlikte çalışıyorlar. Burada 42 yetiminin A'dan Z'ye bütün ihtiyaçlarını karşılayarak modern eğitimin verildiği yetimhanede öğrenciler, ayrıca Türkçe öğreniyor. Tanzanya'lı Aziz İddi, lise eğitimi için 2011 yılında Türkiye'ye geldi. Üniversite eğitimini de Türkiye'de tamamlayan Aziz, Afrika'ya insani yardım konusunda yaptıkları çalışmalarda Rümeysa ile birlikte çalıştı. Ortak arkadaşları sayesinde tanışan ikili, birbirlerine aşık oldu. Rümeysa ile tanışma süreçlerini anlatan Aziz, "Türkiye'den biri ile evlenmek benim hiç aklıma gelmezdi. Kader dediğimiz şey bu olsa gerek. Bugün mutlu bir evliliğimiz var. Hem kendisini hem de Türkiye'yi çok seviyorum"dedi.
TÜRK KÜLTÜRÜNÜ ÖĞRENDİ
Türk kültürünü öğrenmeye meraklı olduğunu söyleyen Aziz, "Lisedeyken zaten Türk kültürünü çok araştırmıştım. Türkiye yemeklerini ve oyun havalarını öğrendim. Kendi düğünüm de halay bile çektim."dedi. Ailesini hem Afrikalı biri ile evlendirmeye hem de Afrika'da birlikte yaşamaya ikna etmenin çok zor olduğunu anlatan Rümeysa "Tanıştıktan sonra Aziz kısa sürede evlenme teklif etti. Ben de olumlu düşünüyordum zaten. Bana dedi ki 'Gel yaşadığım yeri gör, ailemi gör, kültürümü gör, ondan sonra kararını verirsin.' Ben de öyle yaptım. Tanzanya'ya geldim ve gelir gelmez buradaki çocuklara aşık oldum. Bana 5 yıl önce Afrika'dan biriyle evleneceksin deselerdi hiç inanmazdım. Aileme ilk söylediğimde onlar da şok geçirdiler. Çok tepki göstermediler ama tereddütleri oldu. Aziz'i tanıdıktan sonra o ön yargıları yıkıldı." dedi.
TÜRKİYE'NİN GÖNÜLLÜ TANITIM ELÇİLERİ
Evliliklerinin başındayken çevredeki vatandaşlardan rahatsız edici tepkiler aldıklarını söyleyen genç çift, her şeye rağmen aşklarına sahip çıktıklarını ve yaptıkları çalışmalarla da başkalarına örnek olmak istediklerini belirtti.
Tanzanya'da gittikleri her yerde Türkiye'yi anlattıklarını ve adeta birer gönüllü tanıtım elçisi olduklarını söyleyen Rümeysa ve Aziz çifti, "Buradaki halka Türkiye'yi ve Türkiye halkını anlatarak Türkiye ile aralarında bir gönül bağı oluşmasını sağlıyoruz. Gerçekten Türkiye'nin de sevgisi burada kendini göstermeye başladı artık. Gittiğimiz her yerde Türkiye ve Türk dediğimizde hemen bizleri bağırlarına basıyorlar. Burada gerçekten gönüllü elçilik yapıyorum. Türkiye'den kalk sen Tanzanya'ya gel insanlara çok çok gibi geliyor ama Allah nasip etti bize. Buralarda kaldık ben burada olmaktan gerçekten mutluluk duyuyorum. Gönül elçisi olduğumuzu Tanzanya'da bir yaşlı nineye önceki bayram yardım dağıtım organizasyonunda iliklerime kadar hissettim. Nine bizi evine davet ettiğinde iki tane engelli yetim torununun da olduğunu görünce onlara da hemen yardım edince bizimle sohbet etmek istedi. Onlarla konuşunca ve Türkiye'den geldiğimi öğrendiğinde uzun süre ağlayarak teşekkür etti. Türkiye'ye ve Türk halkına da dualar ederek bize uzun süre sarıldı. Yaşça çok büyük olmasına rağmen ellerimizden öpmek istedi. O zaman kendimi bu topraklara ait biri olarak görmeye başladım. Ve o gün bugündür yetimler için seferber olduk."dedi.
42 YETİMİN HAMİLİĞİNİ YAPIYORLAR
Tanzanya'da yaptıkları ilk ziyaretin başında bir yetimhane geldiğini anlatan Rümeysa Gülay İdi, "Bu ziyaret sonrası günlerce uyku uyuyamadım. Çocuklar yerlerde, üzerinde yatak olmayan demir ve ahşap karyolaların üzerinde yatıyordu. Kırık dökük tuvaletler. İşe ilk olarak Türkiye'deki dostlarımızdan yardım istemek oldu. Topladığımız bağışlarla yetimhaneye yardım ettik ve böylece kapı açılmış oldu bize. Tanzanya sıcak olmasına rağmen yaşanabilir bir ülke gerçekten. Yani buradaki insanlara faydamız dokunuyorsa ne mutlu bize. Burada 42 tane yetim çocuğumuz var. Onların eğitimlerine destek vermek için buradayız. Aldıkları eğitimden sonra isteyen öğrencilerimizi Türkiye'ye göndererek oradaki sınavlara girmelerini sağlıyoruz. Başarılı olduklarında orada eğitim alıyorlar."diye konuştu.
BEYAZ BİRİNİ İLK DEFA GÖREN ÇOCUKLAR TENİME DOKUNMAK İÇİN SIRAYA GİRİYORLAR
Burada gittikleri birçok yerde insanların ilk defa beyaz tenli birini gördüklerini ifade eden Rümeysa, "Burada çocuklar gelip, bizim elimize tenimize dokunmak istiyorlar. Bazıları tenimize cimcik atmaya çalışıyor. Beyazım, başörtülüyüm, gözlüklüyüm. Bunların hepsi çocukların dünyasına çok uzak. Burada bir yere gittiğimde özellikle beni tanımıyorlarsa, çığlık ata ata ağlamaya başlıyorlar. Kendilerine geldiklerinde çocuklar gelip, tenime dokunmak için sıraya giriyorlar. Daha farklı bir doku mu, nasıl hissedecekler, anlamak istiyorlar." ifadesini kullandı.
TÜRK İŞ İNSANLARINA YATIRIM ÇAĞRISI
Afrika ülkelerini ziyaret eden kişilerin güvenlik ve sağlık endişelerine de değinen Rümeysa, "Tanzanya'nın, Afrika'nın en güvenli ülkesi ve diğer ülkelerde görülen bulaşıcı hastalıklar burada görülmüyor. Gelenler gayet rahat şekilde gezebilirler. Ne yazık ki Avrupa Afrika'yı uzun süre sömürdü ve devam ediyor. İngiltere ve Fransa gibi ülkelerin çok ciddi yatırımları var. Bu anlamda Türkiye'nin Afrika'da 100 yıllık açığı var. Yerin altında da üstünde de ne ararsanız bol şekilde var. İnsani yardımın yanında iş insanlarının da buralara gelip gönül rahatlığı ile yatırım yapmalarını istiyoruz."dedi.