Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinin açıkladığı gerekçeli karara göre, 31 Temmuz 2024'te anneannesi maktul Leyla Çetiner ile annesi müşteki Berrin Şener'le görüşmek için Şener'in evine gittiklerini ve bu sırada Abdüllatif Şener'in aracı park etmek için apartmanın dışında olduğu kaydedildi. Leyla Çetiner ve Berrin Şener'in zile bastıkları, Şener'in kapıyı açar açmaz Abdüllatif Şener'e ait olan silahla ateş ettiğini ve annesinin kapının önünden koşarak uzaklaştığı bu sırada kurşunların isabet ettiği Leyla Çetiner'in ise olay yerinde vefat ettiği ifade edildi.

Gerekçeli kararda yer verilen Adli Tıp Kurumu raporunda ise Çetiner'in vücuduna 9 kurşun isabet ettiği ve "ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmalarına bağlı kafatası kubbe, kaide ve iskelet sistemi kemik kırıkları ile birlikte iç organ ve büyük damar harabiyetlerinden gelişen iç ve dış kanama" sonucu vefat ettiği aktarıldı.

RAPORLARDA ŞENER'İN CEZAİ EHLİYETİ TAM ÇIKTI
Sanık avukatlarının duruşmalar sırasında müvekkillerinin akıl sağlığının yerinde olmadığını, bu yüzden ceza ehliyetinin bulunmadığını iddia ettikleri fakat farklı tarihlerde dava dosyasına Adli Tıp Kurumundan sanık Şener'in cezai ehliyetinin tam olduğuna dair raporlar sunulduğu tespit edildi. Şener'in cezai sorumluluğunu müessir ve kişide şuur ve hareket serbestisini ortadan kaldıracak mahiyette herhangi bir akıl hastalığı ve zeka geriliği saptanmadığı kaydedilen gerekçeli kararda, "Adli dosya tetkikinde sanığın mezkur suçu işlediği sırada fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını idrak etme ve davranışlarını yönlendirme yeteneğini ortadan kaldıracak veya azaltacak boyutta bir akli arızanın içinde olduğuna delalet edecek herhangi bir tıbbi bulgu ve belgeye de rastlanmadığı anlaşılmıştır" denilmiştir.

DOĞRUDAN KAST EDEREK ÖLDÜRMÜŞ
Şener'in cinayeti kasten işlediği söz konusu kararda, Şener'in tabancayla, Çetiner'in vücuduna çok yakın mesafeden ateş ederek, mermilerin hayati bölgelerine isabet etmesi sebebiyle ölümün gerçekleştiği ve bu durumda sanığın maktulü öldürmeye yönelik eylemdeki kastının 'doğrudan kast' ile olduğu tespitine yer verilmiştir. Şener ve müdafilerinin sanığın anneannesini öldürmeye yönelik olmadığını, ateş etme eylemlerinin boşluğa karşı olduğunu ve olay sırasında etkisinde bulunduğu ruhsal rahatsızlığı nedeniyle ateş ettiği kişinin anneannesi olduğunu bilmediğini iddia etseler de dosyadaki raporlarla da sabit olması üzerine, sanığın suç tarihinde cezai ehliyetinin tam olması, sanığın ateş ettiği yönündeki ikrarı, mağdurun beyanlarını tüm dosya kapsamındaki uzmanlık raporları bütün olarak değerlendirildiğinde sanığın maktule yönelik 'üst soydan akrabaya karşı kasten öldürme' eylemini kasten gerçekleştirdiği kaydedildi.

Gerekçeli kararda ayrıca Şener'in, annesi Berrin Şener'e yönelik öldürmeye teşebbüs ettiği gerekçesiyle kamu davası açıldığını, Şener'in defalarca ateş ettiği ancak annesini hedef aldığını gösterir somut, kesin ve inandırıcı delil olmadığından "şüpheden sanık yararlanır" evrensel ilkesi gereğince atılı suçtan beraat ettiği aktarıldı. Sanık Şener'in anneannesi Leyla Çetiner'i silahla öldürdüğü gerekçesiyle 'üst soydan akrabaya karşı kasten öldürme' suçundan müebbet, ve 'ruhsatsız silah bulundurma' suçundan da 1 yıl 8 ay hapse çarptırıldığı bildirildi.