Rize'de geçtiğimiz yıl 6 Ekim'de kızı Fatma Bekar'ın Pazar ilçesindeki evinden çıkan ve bir daha kendisinden haber alınamayan 75 yaşındaki Dursun Zehir'in ölümüyle ilgili biri torunu olmak üzere 4 kişi gözaltına alındı.
CİNAYETİ İTİRAF ETTİ
Dursun Zehir'in torunu Kerim Bekar (21), Yasin Şanal (24), Enes Günyüzlü ve taksici Serkan Y, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Yasin Şanal, işlediği cinayeti itiraf etti. Kendisini cinayete Bekar'ın azmettirdiğini iddia eden katil zanlısı Şanal, Zehir'i cebindeki 5 bin lira için öldürdüğünü söyledi.
Müge Anlı'da aranıyordu! Dursun Zehir'in katili torunu çıktı! 5 parçaya bölüp denize atmış | Video
Olayda adı geçen taksici Serkan Yoğurtçu ise Kerim Bekar'a sanal bir internet sitesinde bahis oynayabilmesi için kredi çekmek istediği farklı bir mevzuda yardımcı olduğunu, diğer kişi Enes G. ise olaylardan haberi olmadığını ancak Dursun Zehir'i arkadaşı Yasin Şanal'ın öldürmüş olabildiğini ileri sürdü. Emniyetteki işlemlerinin ardından Pazar Adliyesi'ne sevk edilen taksici Serkan Yoğurtçu çıkartıldığı nöbetçi mahkemece serbest bırakıldı. Enes G. İse adli kontrol şartıyla salındı. Zehir'i öldürdüğünü itiraf eden Şanal ve Bekar tutuklanarak cezaevine gönderildi. Sahil kesimlerindeki farklı alanlarda iş makinesiyle, dalgıç polisler ve dalgakıranda kadavra köpeği ile arama çalışmaları devam eden Zehir'in cesedine henüz ulaşılamadı.
"DEDEMDE PARA VAR BÖLÜŞECEĞİZ" DEDİ
Kerim Bekar'ın kendisinden dedesini öldürmesini istediğini, cebinde para olacağını söylediğini ileri süren Şanal, "4 Ekim 2021'de sabah saatlerinde Kerim Bekar'ı internet kafede gördüm. Dışarıda sigara içerken benim yanıma gelerek, çok borcu olduğunu söyledi. 'Ailemden para istedim ancak bana para vermediler' dedi. Benden de para istedi ben de vermeyince sonra babamdan 50 lira istedi. Babam da para vermedi ama yemek ısmarladı. Yine internet kafenin önündeyken bana 'Dedemden para istedim ama vermedi. Dedem bana 'Ne yapacaksın bu parayı' diye sordu, 'borcum olduğunu söyledim, borcunu ben ödeyeyim' dediğini söyledi. Bana internet kafenin orada 'Dedemi kaldıracağız, dedemde para var bölüşeceğiz' dedi. Hatta biz bu konuyu da Pazar'da sahilde de konuştuk. Ertesi gün Zehir ile buluşmak için Naci Atabey Parkı'na gittim. Kerim bana dedesinin buraya geleceğini söyledi. 'Dedemde para var, onu al bölüşelim. Parayı al ve dedemi kaldır, delil de bırakma' dedi. Ben de bu sebeple Zehir ile karşılaşınca, Kerim internet kafede daha önce bana resmini gösterdiği için Zehir 'e 'Dursun amca sen misin?' diye sordum. O da bana 'Kerim'in sana mı borcu var?' dedi. Ben de 'Evet bana borcu var' dedim. Yanlış hatırlamıyorsam 200 Türk lirası civarlarında bir para söyledim ama asıl amacım üzerindeki 5 bin lirayı almaktı. Çünkü üzerinde 5 bin lira olduğunu da bana Kerim söyledi" dedi.
ÖNCE BAŞINA TAŞLA VURDU, SONRA TESTEREYLE 5 PARÇAYA BÖLDÜ
Zehir'i nasıl öldürdüğünü anlatan Şanal "Dursun amcaya gel seninle şöyle biraz yürüyelim diyerek kolundan tuttum ve deniz fenerinin oraya doğru birlikte yürüdük. Giderken 'Neden buraya geldik' şeklinde bir şey demedi. Kerim sürekli benden para istiyor diye bahsediyordu. Ben de deniz fenerinin olduğu yere gelince oradan aldığım bir taşla bayıltma amaçlı Dursun Zehir'in başına vurarak bayılttım ve fenerin olduğu kuyuya doğru çektim. Onu o şekilde oraya tekrar bırakıp testere almak için çalıştığım havalimanı şantiyesine gittim. Sonra Dursun Zehir'in olduğu yere geri döndüm. Önce üzerimi çıkarttım, sadece pantolon kaldı. Daha sonra Dursun Zehir'in üzerindeki ceketi çıkararak sol ön cebindeki 5 bin lirayı ve sağ cebinden telefonunu aldım." dedi.
"KERİM,OLAYDAN ÖNCE PARKA ÇÖP POŞETİ BIRAKTI!"
Cinayeti soğukkanlılıkla anlatan Şanal; Bekar'ın olaydan 2 gün önce parkta bulunan çalılıkların içerisine çöp poşeti koyduğunu, kendisinin de o çöp poşetlerine koyduğu cesedi denize attığını iddia etti.
Zehir'in cebinden aldığı paranın yarısını ve telefonunu Kerim Bekar'a verdiğini sözlerine ekleyen Şanal; "Olay sonrası eve giderek banyo ettim ve tekrardan Dursun Zehir'in ceketini almak için deniz fenerine gittim. Ceketi aldıktan sonra Kerim ile buluşarak Kerim'e 2 bin 500 lira para ile cep telefonunu ve ceketi verdim. Kerim bana 'Ne yaptın, arkanda kanıt falan bıraktın mı?' diye sorunca bende olan biten her şeyi anlattım ve oradan ayrıldık" dedi.
Öldürdüğü Zehir'in cesedinin bıraktığı yerde olmamasının sebebinin Kerim'in dedesini faklı bir yere gömmek istemesinden kaynaklı olabileceğini de ifade eden Şanal "Kerim'in azmettirmesiyle Dursun Zehir'deki parayı almak için Dursun Zehir'i öldürdüm. Her ne kadar Dursun Zehir'i parçalayıp denize attığımı söylesem de Kerim Bekar bana 'Dedem nerede, dedemi Taşlıdere mevkiinde bulunan çay fabrikasının civarındaki meşeliğin oraya gömeceğim' dedi. Üzerime atılı suçlamayı bu şekilde kabul ederim. Olay nedeniyle pişmanım. Dursun Zehir'in telefonun Ankara'dan sinyal vermesi ile ilgili bir bilgim yok. Ben telefonu Kerim'e vermiştim. Ben annem vefat ettikten sonra psikolojik sorunlar nedeniyle Ataköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde tedavi gördüm. Şu anda da ağır bir psikolojik ilaç kullanıyorum. Dün gece emniyette de halüsinasyonlar gördüm" şeklinde konuştu.
'YASİN BENDEN BORÇ İSTEDİ, BENDE PARKTA VERİRİM DEDİM'
Azmettirme suçlamasını reddeden Kerim Bekar ise Şanal'ın ifadesinde söylediğinin aksine kendisinden Yasin Şanal'ın para istediğini iddia ederek; "04 Ekim 2021 günü Pazar ilçesinde bulunan internet kafede 2 yıldır tanışıklığım bulunan Yasin Şanal benden 50 Türk lirası para istedi. Ben de paramın olmadığını ancak dedemden alırsam verebileceğimi ve Salı günü internet kafede buluştuğumuzda parayı verebileceğimi söyledim. O da 'O zaman orada buluşuruz' dedi. Olay günü oradan ayrıldık ertesi günü dedemin hastane işleri nedeniyle gelemedim. Ancak o gün akşam internet kafeye gittim. Yasin internet kafede olmadığı için ve beni de aramayınca parayı veremedim. Ben de zaten o gün dedemden 100 lira para istemiştim. 50 lirasını Yasin'e verecektim. O akşam da yine aramızda para mevzusu oldu. Dedem de bana kızdı." diye konuştu.
"ANNEM 'DEDENİ BULAMIYORUZ' DEDİ"
Zehir'in kaybolmasıyla alakalı ilk olarak karakola kendisinin gittiğini de söyleyen Bekar, "Dedemi o akşam Yasin isimli arkadaşıma borcum olduğunu bu sebeple parkta borcumu ödeyeceğimi söyledim. Kendisi bana bu hususi sormadı. Sabah kendisi bana hiçbir şey demeden evden ayrılıp gitmiş. Ben de dedem evden gittikten yarım saat sonra üstümü giyinerek çıktım. 12.30'a kadar internet kafede oyun oynadım. Annemin arayıp dedemin evde olmadığını söylemesiyle bende dedemin arkadaşlarının dükkanlarına baktım. Pazar'da biraz gezdikten sonra dedemi tekrar bulamayınca internet kafeye geri döndüm. Saat 13.30'a kadar oyun oynadıktan sonra annem tekrardan beni arayarak "Dedeni bulamıyoruz, dedeni ara" deyince internet kafeden çıkarak tekrar aynı arkadaşların dükkanlarına baktık. Sonra annem yine aradı ve 'Polise git' dedi. 16:50 gibi karakola gittim. Karakolda bana '1. derece yakınlarından kimse var mı onlar gelsin' deyince ben de karakoldan ayrıldım. Anneme bu durumu anlatıp '24 saat geçmesi gerekiyormuş, ondan sonra gelip kayıp ilanı verebilirsiniz' şeklinde anlattım. Dedemi bulamayınca ertesi gün kayıp ilanı vermek için karakola geldik" ifadelerini kullandı.
"YASİN'İN DEDEMİ ÖLDÜRDÜĞÜNÜ TV PROGRAMINDA ÖĞRENDİM"
Şanal'ın dedesini öldürdüğünü ATV de yayınlanan Müge Anlı İle Tatlı Sert programında öğrendiğini söyleyen Bekar, "Yasin'in dedemi öldürdüğünü aramak için çıktığımız Müge Anlı programında öğrendim. Bir arkadaşım beni arayarak bu durumu söyledi. Ben Yasin Şanal ile hiç sahil kenarında buluşmadım. Genelde internet kafede akşamüstleri buluşurduk. Yasin'in iddialarını kabul etmiyorum. Yasin bana herhangi bir para, dedeme ait telefon veya ceket vermedi. Parka herhangi bir çöp poşeti bırakmadım. Kendisini de tehdit etmişliğim yoktur. Dedem kaybolduktan sonra park olayını anlatmamın sebebi Yasin'in böyle bir iş yapacağını düşünmemem ve dedemin bizi terk ettiğini düşündüğümden dolayıdır" şeklinde konuştu.
Yasin Şanal'ın kendisine yönelik 'Beni azmettirdi' ifadelerini de kabul etmeyen Bekar "Olaydan 2 ay sonra Yasin bir internet oyunundan 5 bin Türk lirası kazandığını daha sonra valiz ile internet kafeye gelerek 'Ben İstanbul'a gidiyorum' şeklinde söylediği hatırlıyorum. Ayrıca iletişim kaydında Enes ile konuştuğum gözükmektedir. Ancak Yasin benim telefonumu 'Şarjım bitiyor, dakikam yok' diyerek Enes'e attığını ve Yasin'in benim telefonumdan Enes ile konuştuğunu hatırlıyorum. Benim olaydan sonrası taksiye binip otelde konaklayabilmemin sebebi de Araklı'da dedemin evinde bulmuş olduğum 10 bin lira paradır. Ancak bu olayın dedemin öldürülmesi olayı ile alakası yoktur. Enes'i de tanımıyorum. Taksici Serkan Yoğurtçu'nun da bu olayla alakası yoktur. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Yasin sürekli iftira atarak bizi bu olayın içerisine çekmeye çalışmaktadır" ifadelerini kullandı.
CESET PARÇALARININ BULUNMASI İÇİN ÇALIŞMALAR YENİDEN BAŞLADI
Ekiplerce, kayıp ceset parçalarının bulunması için yeniden arama çalışması başlatıldı. Pazar ilçesinde deniz feneri civarında kara ve denizde sürdürülen aramalarda, yaşlı adamın kayıp cesedine dair bir bulguya rastlanılamadı