Ankara 25'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasına, tutuksuz sanıklar Yunus Yılmaz ve Hasan Eraslan ile avukatları katıldı. Mahkeme Başkanı, Cumhuriyet savcısına esas hakkındaki mütalaasında bir değişiklik olup olmadığını sordu.
Savcı, mütalaasını tekrarlayarak, Yurtta Sulh Konseyi tarafından hazırlandığı belirtilen sıkıyönetim direktifinin ekinde bulunan atama listesine göre 84 askerin 'sıkıyönetim komutanı' olarak görevlendirildiğini, 413 kişinin ise sıkıyönetim mahkemelerine atanmasının planlandığını, kritik önemdeki askeri ve sivil makamlar için de 450 kişilik atama listesi hazırlandığını belirtti.
Savcı, sanık Yılmaz'ın olay tarihinde Milli Savunma Bakanlığında görevliyken sıkıyönetim atama listesinde Kara Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesi ve Ankara 2 Nolu Sıkıyönetim Mahkemesi Askeri Hakimi olarak görevlendirilmesinin yapıldığını ifade etti. Olay tarihinde Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşavirliği Tetkik Hakimi olan Hasan Eraslan'ın ise sözde sıkıyönetim atama listesinde 'göreve devam' şeklinde yer aldığını kaydetti. Savcı, her iki sanığın da 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan cezalandırılmasını talep etti.
İKİ SANIĞA DA HAPİS CEZASI
Esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapan sanık Yılmaz, örgütle bir bağlantısının olmadığını ileri sürerek, "Sıkıyönetim listesindeki görevi kabul etmezdim. Haksız yere insanları tutuklamazdım ve istifa ederdim. Meslek hayatım boyunca hiç kayrılmadım. Örgütle bir irtibatım yoktur. Beraatımı talep ediyorum" dedi.
Sanık Eraslan da suçsuz olduğunu, kendi bilgisi dahilinde olmayan bir belge nedeniyle yargılandığını iddia etti. Her iki sanığın savunmalarının ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Yılmaz'a 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan 8 yıl 9 ay, sanık Eraslan'a da aynı suçtan 7 yıl 6 ay hapis cezası verdi.
