Türkiye'de eğitim alan uluslararası öğrenciler deprem bölgesine yardım ulaştırmak için çalışıyor. Suriye, Sudan, Gana, Filistin, Cezayir, Tunus, Fas, Pakistan, Tacikistan, Doğu Türkistan, Azerbaycan, Bangsamoro, Burkina Faso, Kenya, Somali, Endonezya, Çeçenistan ve Ukrayna'dan olmak üzere 19 ülkeden 50'yi aşkın kız öğrenci, Sefire-i Alem Derneği öncülüğünde bir araya gelerek İnsani Yardım Vakfı'nın (İHH) kermesinde satılması için sarma ve mantı hazırladı. Öğrenciler ayrıca, deprem bölgesine gönderilmesi için toka ve çeşitli giyecekler dikti. Suriyeli öğrencilerin organize ettiği çalışma kapsamında da depremden etkilenen illerdeki çocuklara gönderilmek üzere yüzlerce oyuncak toplandı. Kermesten elde edilen gelir, kurulması planlanan konteyner mahallesinde kullanılacak.
"BURADA OLDUĞUMUZ İÇİN SUÇLU HİSSEDİYORDUK ELİMİZDEN GELENİ YAPTIK"
Yaptıkları çalışma hakkında bilgi veren Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi yüksek lisans öğrencisi Bangladeşli Jannatul Fardavs; "Deprem olduğu gün biz Kur'an kampı için İzmit'e gidecektik. Manevi olarak dua etmekten başka bir şey yapamayacaktık oradayken ve içimiz rahat değildi. 5 gün boyunca kamptaydık dualar ettik ama hep oradaki insanlar için ne yapabiliriz diye düşündük. 10 Şubat'ta döndük ve derneğimizle birlikte hemen çalışmalara başladık. İHH Kadın Kolları ile birlikte ortak bir çalışma yaptık. Konteyner mahallesinde kullanılmak üzere yardım toplayacaktık. Deprem bölgesine de gitmek istiyorduk, burada olduğumuz için kendimizi suçlu hissediyorduk.
Arkadaşlarımızdan bazıları bölgeye gitmeye başladı. Önce örgü örerek başladık, ben örgü örmeyi bilmiyordum ama bir gün içerisinde öğrendim. Herkes elinden geleni yapmaya çalıştı. Pazara hiç gitmem, alışveriş yapmayı da sevmem ama biz bu malzemeleri satmak için kurduğumuz Hayat Çarşısı'nda bağırarak satış yaptık. Sarma, mantı gibi Türk yemeklerinin hemen hemen hepsini yapıp sattık ve gelirini deprem bölgesine yolladık. Ördüğümüz malzemeleri ve tokaları da bölgedeki depremzedelere gönderdik. Ben de bir deprem bölgesinden geldim. Bangladeş'te her sene bu felaketlerle baş başa kalıyoruz. Bizim insanlarımıza depremlerde nasıl daha bilinçli davranabiliriz diye projeler yapabilir miyiz diye düşünmeye başladım." dedi.