Kafatasından yüz tanımlanması, yeniden yüz yapılandırılması, fotoğraftan kimlik tanımlanması ve adli tıp antropolojisi konularında dünyanın önde gelen üniversitelerinden İskoçya Dundee Üniversitesi, Türk polisine kayıp çocukların bulunması konusunda yardımcı oldu. İskoç Daily Record ve İngiliz BBC'nin haberlerine göre Emniyet Genel Müdürlüğü'nden Özgür Bulut, Türkiye'de yaklaşık bin 700 kayıp çocuğu bulmak için Dundee Üniversitesi'nde antropoloji alanındaki son teknolojileri öğrendi.
GENİŞ BİLGİ SAHİBİ
Dundee Üniversitesi Anotomi ve Kimlik Belirleme Bölümü'nden Profesör Caroline Wilkinson ile ortak çalışmalarda bulunan Bulut, geçen yıl Türkiye'ye döndükten sonra da Ankara'da Kriminal Antropoloji İncelemeler uzmanı olarak kayıp çocukların izini sürmek için çalışmalarına başladı. Yüz tanıma tekniklerini geliştirme konusundaki araştırmalara öncülük eden ve çok sayıda davada bilirkişi olarak görev alan Wilkinson ile Özgür Bulut'un aldığı eğitim konusunda konuştuk. Wilkinson, "Özgür Bulut yürüttüğü çalışmaların sonucunda, adli yaş ilerletilmesi ve gençleştirilmesi alanlarında uzmanlaştı. Ayrıca kayıpların kafatası kalıntılarından geliştirilmiş bilgisayar teknikleriyle yüzlerinin yeniden yapılandırılması yöntemi ile kimliklerinin tespit edilmesi yöntemlerinde de geniş bilgi sahibi oldu" diyor.
10 YIL SONRAKİ HALİ
Wilkinson ayrıca, "Yaş ilerletme tekniği, kayıp kişinin mevcut fotoğraflarından yola çıkarak 10 yıl sonra nasıl göründüğünü bilgisayar ortamında en son teknolojiyle ortaya koyulması oluyor. Özgür Bulut da aldığı eğitim sayesinde Türkiye'deki bin 700 kayıp çocuk için umut verici çalışmalara imza atacak. Kayıpların iskelet kalıntıları da Özgür Bulut'un eline ulaştığında, kafatasını yeniden yapılandırabilecek ve bu sayede de kayıbın kimliği çok net bir şekilde tespit edilebilecek" diye konuşuyor. Uyguladığı tekniklerle BBC'nin popüler programlarından History Cold Case'e de konu olan Profesör Wilkinson, sözlerine "Geliştirdiğimiz teknik ile pek çok kayıp gence ulaştık. Kranyofansiyel (kafatasına ait) kimliklendirme ve canlı ya da ölmüş kişilerin kimlikleri tespit etmek için yüz karşılaştırıyoruz. Yaş ilerletme tekniği ile kayıpların yüzlerini yeniden oluşturuyoruz. Örneğin Hollanda'dan iki küçük kızın kimliğini bu yöntemleri kullanarak tespit ettik. Türkiye'de de Özgür Bulut aracılığı ile kayıp çocukların artık bulunacağını umuyoruz. Özgür'ün yaptıkları ile gurur duyuyorum. Türkiye'ye bu alanda ilerleme sağlayacakları araçları verdiğimiz için çok mutluyum. Ben de Türkiye'deki çalışmalara da katılmak isterim" şeklinde sözlerine devam ediyor. Wilkinson, şunları söylüyor: "Özgür, yüz yaşlandırma tekniğiyle ilgili bir tez yazdı ve kalıntılarından kişinin kimliğini tespit etmeye yarayan, bilgisayar aracılığıyla yeniden yüz yapılandırmayla ilgili devrim niteliğindeki teknikleri öğrendi. Özgür, Türkiye'deki kayıp çocukların bulunmasında önemli adımlar atacak.
BÜYÜK KISMI KIZ
Emniyet
Genel Müdürlüğü verilerine göre Türkiye'de bin 657 çocuk kayıp. Kayıp çocukların bin 462'si 13-18, 195'i ise 0-12 yaşlarında. Bunların bin 95'ini kızlar, 562'sini ise erkekler oluşturuyor. 13-18 yaş arasındaki kız çocuklarının daha çok gönül ilişkisi ve iyi bir hayat sürmek adına kaçtığı tahmin ediliyor. Kayıp başvurularının 700'ünün ise Çocuk Esirgeme Kurumu yurtlarında kalan ve izinsiz ayrılıp dönmeyen çocuklar olduğu değerlendiriliyor.