10 yaşındaki Azra Çakır, Kâğıthane'deki bir okulda ilkokul öğrencisiydi. Küçük kız, iki yıl önce 22 Nisan günü okulun düzenlediği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinliği kapsamında, belediye tiyatrosuna gitti. Öğretmen ve arkadaşlarıyla birlikte etkinlik saatini beklemeye başlayan Azra, yan alana kurulan etkinlik bölgesindeki oyuncaklarda eğlenmeye başladı. Kendi ekseni etrafında dönerek hareket eden '.. ' isimli alette oyun oynayan küçük kız, makinanın alt kısmına ayağını kaptırdı. Oyuncak bu sırada dönmeye devam etti. Küçük kızın bacağı makinada takılı kalırken, Azra'nın bacağı pergel gibi açıldı.
Duyduğu acıyla çığlık atan Azra, makinadan güç bela kurtarıldı. Küçük kızın ailesine haber verildi. Parktaki vatandaşların yardımıyla etkinlik alanından çıkarılan Azra, olay yerine gelen annesine teslim edildi. Azra, ayağının üzerine basamıyor ve acı içinde kıvranıyordu. İşten aceleyle çıkan baba Abdülmecit ve anne Selvi Çakır, Azra'yı Şişli'deki bir hastanenin acil servisine götürdü.
KALÇA KEMİĞİ KIRILDI
Tedavi altına alınan Azra'nın kalça kemiğinin yerinden çıktığı ve kemiğinde kırık olduğu tespit edildi. Doktorlar, kalça kemiğinin yerine oturması için küçük kızı acilen ameliyata aldılar. Doktorlar, aileye kızlarının birden fazla kez ameliyat olması gerektiğini söyledi. Kalça kemiğine platin takılan Azra, yaklaşık 3 ay boyunca hareket etmeden yatağa mahkûm oldu. Aile, hareket edemeyen kızlarını, kucağında ve sırtında taşıyarak tedavisine yardım etti.
DEĞNEK VE TEKERLEKLİ SANDALYE İLE YAŞIYOR
Aylarca okula gidemeyen Azra, ilkokul mezuniyetine katılamazken, arkadaşlarının mezuniyetiyle psikolojik buhrana girdi. 5 aylık süreç sonunda küçük hareketlerle yürümeye başlayan Azra, yaz boyunca değnek ve tekerlekli sandalye yardımıyla yürüdü. Azra'nın yürümeye başlaması ardından ikinci ameliyat için gün verildi. Gelişim çağındaki kız çocuğunun kemiğinden çıkarılması planlanan platin için yeniden hazırlıklar başlarken, pandemi nedeniyle ikinci ameliyat yapılamadı.
AYAĞI KISA KALACAK
Azra'nın ayağında 2 Cm'lik bir kısalık oluşurken, psikolojik sorunlar yaşayan küçük kız, geceleri çığlık atarak uyanmaya ve kabuslar görmeye başladı. 11 yaşındaki Azra'nın fiziki tedavisi yanına psikolojik tedavisi de eklendi. Zor günleri atlamaya çalışan Azra'nın geçtiğimiz Haziran ayında ikinci ameliyatını oldu. Bacağından çıkarılan platin sonrası yeniden yatağa bağlı kalan Azra, bu ameliyat nedeniyle tüm yazı hareketsiz bir şekilde evde geçirmek zorunda kaldı.
HUKUKİ MÜCADELE BAŞLATILDI
Pandemi nedeniyle yalnız geçirdiği bu dönemde fiziki olarak yaşadığı sıkıntıları bir yenisi eklendi. Küçük kızın, omurgada eğrilik oluştu ve oluşan bu eğiklik artarak devam etti. Eklenen bu sıkıntı sonrası 12 yaşındaki küçük kızın yeniden bir ameliyat olması gerektiği belirlendi. Doktorlar, Azra'nın gelişim çağında olduğu için bacağında meydana gelen bu kısalığın giderek artacağını söylerken, aile Azra'nın başına gelen vahim olay nedeniyle avukatları Eşref Çalışır aracılığıyla hukuki mücadele başlattı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunan avukat Çalışır, Azra'nın yaralanmasına neden olan etkinlik sahibi şirket yetkililerinin cezalandırılmasını istedi.
Avukat Çalışır, 'Yaşanan bu olaydan dolayı küçük Azra Çakır ömrü boyunca etkisi devam edecek maddi ve manevi zarara uğramıştır. Aile adına sorumlular hakkında idari soruşturma açılması talebinde bulunmamıza rağmen maalesef kaymakamlık makamı kamu görevlilerini kusurlu görmeyerek soruşturma izni verememiştir. Lüzumu muhakeme kararı verilmesi için kaymakamlığına itirazda bulunduk. Ümit ediyoruz bölge idare mahkemesi bu hukuksuzluğa dur diyecektir. Burada Kağıthane Belediyesi sorumluluğundaki bir bölgede belediyenin anlaştığı özel şirket etkinlik düzenliyor. Çocuklara yönelik düzenlenen etkinlikte gerekli tüm güvenlik önlemlerini almak özel şirketin görevi olduğu gibi belediye başkanlığının da denetim ve gözetim görevi bulunmaktadır. Bu yasal zorunluluklara uymadıkları İçin belediye başkanlığı ve ilgili kamu kurumlarına karşı ailenin mağduriyetinin giderilmesi için tazminat davası açmayı düşünüyoruz. Tüm yasal süreçleri başlatmış bulunmaktayız."
AİLE SABAHA KONUŞTU
Mağdur aileye Sabah ulaştı. Baba Abdülmecit Çakır ve anne Selvi Çakır, 'Ailevi olarak bir kız çocuğunun yıpranmışlığını ve hiçbir şey yapamamak dolayı bakıma kızımızın muhtaç hale geldiğini görüyorum. Bu olay başımıza geldiğinden beri üzüntü içerisindeyiz. Aylarca sırtımızda ve kucağımızda taşıdığımız kızımızın, tedavisini devam ettirmeye çalışıyoruz. Bütün ailemiz Azra için seferber oldu' diye konuştu. Kaza mağduru Azra ise, 'Ben başıma gelen kaza nedeniyle 'Keşke o oyuncağ binmeseydim' diyerek kendimi suçladım. Aylarca yürüyemedim. Yatağa mahkûm oldum. Arkadaşlarımla oyun oynayamadım. Okula gidemedim. Çok zor günler geçirdim. Defalarca ameliyat oldum. Tedavimi devam ettirmeye çalışıyorum. Pandemi nedeniyle kimse ziyaretime gelemedi. Yalnız kaldım ama (tam anlamıyla) yürüyeceğim. Bunun için savaşmaya devam ediyorum. Okumak ve eğitimime devam etmek istiyorum' dedi.