Diana K. dava dilekçesinde, hamilelik ve yeni doğum yaptığı dönemde M.G'nin kocasının evli olduğunu bildiği halde onunla ilişkiye yaşayarak onurunu kırdığını ve kendisini küçük düşürdüğünü belirterek kişilik haklarına yapılan ağır saldırı sonucunda oluşan manevi zararın karşılanması gerektiğini belirtti.
İstanbul 24. Asliye Hukuk Mahkemesi davayı kabul ederek Diana K'ya 40 bin lira manevi tazminatın faizi ile birlikte ödenmesine karar verdi.
Kararda, M.G'nin evli olduğunu bilerek onunla ilişki yaşadığı belirtilirken M.G'nin Diana K'nın kişilik haklarına ağır saldırı teşkil edecek nitelikte haksız eylem gerçekleştirdiği ve bu eylem nedeniyle de manevi zarara uğradığı kaydedildi.
KARAR YARGITAY'DAN DÖNDÜ
Hakkında başlatılan icra takibi sonrasında manevi tazminat ödemeye mahkum olan M.G ise kararı temyiz etti, M.G. kararın kanuna aykırı olduğunu belirterek kararı Yargıtay'a taşıdı.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi M.G.'nin doğrudan Diana K.'nın bedensel veya ruhsal bütünlüğüne yönelik hukuka aykırı bir fiilde bulunduğundan söz edilemeyeceğini, kanuna göre de yükümlülüğünü ihlal eden eşin sorumlu olduğunu belirtti. Yargıtay yerel mahkemenin verdiği kararı bozdu.
DAHA ÖNCE VERİLEN KARARI BULDU
Diana K. davasının peşini bırakmadı. Kadın, daha önce Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından öteki kadına karşı ödenen tazminat kararını bularak mülkiyet ve adil yargılanma haklarının ihlal edildiği belirterek Anayasa Mahkemesine Bireysel Başvuru yaptı.
Anayasa Mahkemesinin yaptığı incelemede Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu'nun evlilik birliği devam ederken eşlerden biri ile evli olduğunu bilerek birlikte olan üçüncü kişiye karşı diğer eş tarafından manevi tazminat davasının açılabilirliği konusunda Yargıtay 4. Hukuk Dairesiyle yaşanan içtihat farklılığını gidermek için içtihadı birleştirme kararı verdiğini, tazminat davası açılmayacağı konusunda karar alındığını tespit etti. Anayasa Mahkemesi Diana K'nın yaptığı bireysel başvuruyu mülkiyet ve adil yargılanma haklarının ihlal edilmediğini belirterek reddetti.