İstanbul'da liderliğini Doktor Fırat Sarı'nın yaptığı suç örgütü, yeni doğan bebekleri anlaşmalı hastanelere sevk ederek, SGK'dan haksız kazanç elde edip 10 bebeğin ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olmuştu. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame kapsamında, 22'si tutuklu toplam 47 sanık hakim karşısında hesap veriyor. Tutuklu sanık CHP'li Esenyurt Belediyesi Sağlık İşleri Müdürü Renas Kılıç, "Esenyurt'ta belediye başkanı olma hedefim vardı. Buradan çıktıktan sonra bize insanların bakış açısı nasıl olacak onu düşünüyorum" dedi. Öte yandan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) İnsan Hakları Komisyonu bugün duruşmayı takip edecek.
İstanbul'da liderliğini doktor Fırat Sarı'nın yaptığı Yenidoğan Çetesi'nin yargılanmasına Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün devam edildi. 22'si tutuklu 47 sanığın yargılandığı davada 13 sanık savunma yaptı. Duruşmanın 4. gününde, Fırat Sarı ve İlker Gönen'in de aralarında bulunduğu 22 tutuklu sanık, 14 tutuksuz sanık ve taraf avukatları hazır bulundu. Bazı tutuksuz sanıklar ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.
CHP'Lİ BAŞKANA SEÇİM DESTEĞİ
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Esenyurt Belediyesi Sağlık İşleri Müdürü Renas Kılıç, "Benim bir hedefim vardı. Siyasi olarak bir yere gelmek istiyordum. Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, 'Seçimi kazanmak istiyorum' dedi. Bozkurt, halk sağlığı merkezleri, devlet hastaneleri, özel hastaneler ve muhtarlarla iletişimi sağlayabilecek birini arıyordu ve bu sorumluluğu bana vermek istedi.
Ben de kabul ettim. Ben tutuklanana kadar Esenyurt Belediyesi'nde Sağlık İşleri Müdürü'ydüm" dedi. Kılıç, "Esenyurt'ta bulunan muhtarların yakınlarını işe alıyordum. Reyap Hastanesi'yle aram iyi olduğu için arada iletişimi ben kuruyordum. Esenyurt'ta belediye başkanı olma hedefim vardı. Ben şu anda buradan çıkacağıma inanıyorum. Çıktıktan sonra da insanların arasına nasıl çıkacağımı düşünüyorum. Bize insanların bakış açısı nasıl olacak onu düşünüyorum. Biz katil damgası yiyoruz" diye konuştu.
'HER ŞEYDEN HABERİ VARDI'
Fırat Sarı'nın kendisinden borç aldığını ve tam olarak ödemediğini belirten asistanı Sümeyye Nur Taşçı ise "Kimse işten çıkmasın diye Fırat Sarı motivasyon parası veriyordu. Bizden borç da alıyordu. Aldığı paraları olduğu gibi geri ödemiyordu. Ben Fırat Sarı'yla çalışırken bu tür muhasebe işleriyle uğraşacağımı bilmiyordum. GMZ şirketinin işletmesi Hasan Basri'deydi. Hasan Basri, bir şeyden haberim yok diye anlatıyor ama her şeyden haberi var, ona da para atılıyordu. Ben epikriz falan yazmadım.
Yenidoğan bölümünde hemşire olmak için en az bir sene çalışmak gerekiyor. Vergiyle ilgili benim üzerime hiçbir şey yok, bir şirket de yok. Kaşe kullanmadım, doktorun imzasını atmadım. Fırat Bey bana faturayla ilgili bir şey sorduğunda muhasebecinin numarasını veriyordum. Benim fatura kesmekle alakam yok" şeklinde savunma yaptı. 112 Acil Çağrı Merkezi İl Dışı Sorumlusu olan Serdar Yüksel de savunmasında, "Ben Fırat Bey ve Gıyasettin Mert Özdemir'den borç aldım. Keşke hiç almasaydım. Örgütle alakalı herhangi bir görüşmem yok.
