Son dakika! Dilşen Avcı'nın ölümünde flaş gelişme: Üvey ağabeyi Selim Kantar cinayeti itiraf etmişti! "Cezaevinden ölüsü çıksın"

Son dakika haberleri: Ankara'da yaşayan anne Necmiye Tıraş(58), Pursaklar ilçesindeki evinde 27 Haziran 2020 sabahı kızı Dilşen Avcı'nın doğal gaz borusuna asılı cansız bedeniyle karşılaştı. Ayaklarının yanında elektrik süpürgesi olduğunu gören anne, çığlık atarak kızın ayaklarından kaldırmaya çalıştı. Oğlu Selim Kantar, annesinin yanına giderek Dilşen'i yere indirdi. Eve çağırılan sağlık ekibi, genç kadının öldüğünü belirledi. Olay kayıtlara 'intihar' diye geçerken, cenaze otopsi için Adli Tıp'a gönderildi. Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı Ankara Morg İhtisas Dairesi Başkanlığı'nın raporunda Dilşen Avcı'nın asıya bağlı solunum yetersizliğinden vefat ettiği belirtildi. Dilşen'in ölümünden 1 ay sonra başka bir suçtan tutuklanan üvey abisi Selim Kantar, 9 ay sonra cezaevinden şok bir mektup yazdı. Selim Kantar, cezaevi yönetimine verdiği mektupla kız kardeşini boğarak öldürdüğünü, sonrasında intihar süsü verdiğini itiraf etti. İtiraf üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca ifadesi alınan Kantar, kan donduran cinayeti planladığını, kız kardeşi eve gelmeden önce bluzunu alarak doğalgaz borusuna astığını söyledi. 'ORTADA HİÇBİR ŞEY YOKTU' Acılı anne Necmiye Tıraş yaşadıklarını SABAH'a anlattı. Olay gününde alışveriş yaptıklarını ardından kendisi, çocukları Selim Kantar, Dilşen Avcı ve torunları ile birlikte yemek yediklerini, gün içerisinde bir tartışma yaşanmadığını söyledi. Anne Tıraş, 'Olay gününde hepimiz iyiydik, ortada hiçbir şey yoktu. Biraz başım ağrıyordu yattım, çocuklar da küçük kızımın odasında oynuyordu. Bir ara kalktım Dilşen evde yoktu, küçük kızıma ablasının nerede olduğunu sordum arkadaşlarıyla dışarı çıktığını söyledi. Sabah kalktığımda asılmış halde gördüm. Oğlum Selim sanki kendisi yapmamış gibi yanıma geldi Dilşen'i asılı olduğu yerden indirdi' dedi. 'OĞLUM DEMEK İSTEMİYORUM' Necmiye Tıraş, oğlu Selim Kantar'ın yapmış olabileceği ihtimalini hiç düşünmediğini, intihar ettiği için kızına olan öfkesinden mezarına bile gidemediğini kaydetti. Anne Tıraş, evlat acısı yaşadığı sırada cezaevinden gelen mektupla acısının ikiye katlandığını ifade ederek 'çocuğum ya aklımın ucundan geçmedi. Oğlum yapmaz öyle bir şey dedim, bu ihtimali düşünmedim bile. Kızım kendisi yaptı sandım, hatta intihar ettiği, bizi bırakıp gittiği için kızıma olan kızgınlığımdan 9 ay boyunca mezarına bile gidemedim. Cezaevinden gelen mektupla dünyam başıma yıkıldı, meğer Selim öldürmüş, oğlum demek istemiyorum. Aylarca intihar ettiğini düşündüğüm kızıma üvey ağabeyi kıymış. Ben zaten evlat acısı çekiyordum, o mektupla acım ikiye katlandı, kızımı oğlum öldürmüş. Keşke onların bir arada olmasına izin vermeseydim ama anneyim ben çocuğunuzun kardeşini öldüreceği nasıl aklınıza gelir, dışarıdan birisi, yabancı değil ki bu ağabeyi' diye konuştu. 'CEZAEVİNDEN ÖLÜSÜ ÇIKSIN' Anne Necmiye Tıraş kızının ölümünün ardından torunlarına sahip çıktı. Ağabeyi tarafından katledilen Dilşen Avcı'nın geride kalan 2 çocuğuna vasi olarak atanan Tıraş, bundan sonraki hayatını torunlarına adayacağını söyleyerek annelerinin yokluğunu hissettirmeyeceğini kaydetti. Oğlu Selim Kantar'ın en ağır cezayı almasını istediğini dile getiren Tıraş, 'O en büyük cezayı alsın istiyorum, içeriden çıkamasın. Ortada kavga yok tartışma yok. Neden yaptı böyle bir şeyi kızımın ekmeğini, parasını yedi, evinde kaldı. Kızımın evinde kaldığı dönemde telefonunu da çalmış. Cezaevine girerken telefon almıştım ona anneyim ya her şeyi yaptım. Onu mümkünse assınlar, beni evladımdan, evlatlarını da annesinden ayırdı. O cezaevinden öldüğünde çıksın, ölüsünü de almak istemiyorum. Benim kızımın kimseye bir zararı dokunmazdı. Çalışır bana eve yardım ederdi. Hayat doluydu, beni, kardeşini, çocuklarını asla ihmal etmezdi. Geride 2 yavrusu kaldı. Çocukları şimdi beni anne biliyor, onları için elimden geleni yapacağım, annelerinin yokluğunu hissettirmeyeceğim.' ifadelerini kullandı.