"ZANAATKARLAR OLARAK TEKNOLOJİDEN FAYDALANIYORUZ"
Teknolojiye direnmek yerine teknolojiden yararlanmayı seçen Gürban, "Teknoloji geliştikçe her şey otomatikleşiyor. Bazen biz de teknolojiye ayak uydurmaya çalışıyoruz. Zanaatkarlar olarak teknolojiden biz de faydalanıyoruz diyebilirim. Ne kadar tecrübeli olursak olalım onların da bize katkısı oluyor" ifadelerini kullandı.
"BABA MESLEĞİMİZİ ÖMRÜMÜZÜN GİTTİĞİ YERE KADAR DEVAM ETTİRMEK İSTİYORUZ"
Baba mesleğini ömrünün gittiği yere kadar devam ettirmek istediğini söyleyen Erol Gürban, "Bizim burada kışın etkisi olmaz. Kışın her şey yolunda oluyor. Isınıyoruz fakat yazın çok fazla mesai harcadığımız için sıcak oluyor, terliyoruz. Biz işimizi çok severek yapıyoruz. Baba mesleğimizi ömrümüzün gittiği yere kadar devam ettirmek istiyoruz. Eleman yetiştirmek yönünde sıkıntı yaşıyoruz. Meslek ölmez ama hep aynı olduğu yerde kalır" dedi.
Gaziantep'in Tarihi Bakırcılar Çarşısı'nda 50 yıldır demir döverek geçimini sağlayan 66 yaşındaki Erol Gürban, unutulmaya yüz tutmuş mesleğini 15 metrekarelik dükkan içerisinde yaşatmaya çalışıyor. Ateşte ısıtılan demiri çekiçle işleyerek yaz kış demeden çalışmaya devam eden Gürban, el emeği ve bilek gücü ile kebaplık şiş, bıçak gibi aletler imal ediyor. Üretime ara vermeden devam eden Gürban, teknolojiye direnmek yerine teknolojiye ayak uydurduğunu da ifade ediyor.
"GÜNLÜK 300 ŞİŞ ÜRETEBİLİYORUM"
Gaziantep'in gastronomi kenti olduğunu ve şişlere olan talebin çok olduğunu belirten Gürban, "Ben 66 yaşında olmama rağmen günlük 300 şiş üretebiliyorum ve Gaziantep gastronomi kenti olduğu için vatandaşların ve restoranların talebi yüksek oluyor" diye konuştu.
