Arıcılık yaparken toprağa ihtiyaç duyulmaz. Toprak sahibi olmaya gerek olmadığı için de arıcılık faaliyeti oldukça az maliyetlidir. Arıcılığı ikinci bir iş olarak yapan, diğer bir yandan da tarımla ilgilenen çok fazla insan vardır. Tüm bu avantajlar arıcılık yapmak için gayet güzel ve makul sebeplerdir.
Arıcılık yapmak için bazı olmazsa olmazlar vardır. Öncelikle, tüm işlerinizi kayıt altına almak ve planlı bir şekilde gitmek durumundasınız. Yapılan işlemler titizlikle, özen gösterilerek ve doğru zamanda doğru şekilde not alınarak, kaydedilerek yapılmalıdır. Bu sayede olası birçok hatanın önüne geçmiş olursunuz.
Arıcılık işleminin yapılacağı alan çok önemlidir. Alanın yüksek rakım ve engebeli bir yer olması arıcılık yapmanız için oldukça uygun şartları sağlayacaktır. Son olarak da bu seçilen alanın etrafında arıların ulaşabileceği zehirli atıkların olup olmadığını iyice kontrol edip alanın temiz olduğundan emin olmalısınız.
Arıların cinsi de oldukça önemlidir. Hangi türün arıcılık faaliyetini yapacaksanız bunu bölgeye uyumlu seçmek durumundasınız. Her canlının birçok türü vardır ve bu türlerin yetiştirileceği bölgeye uyumlu olması son derece elzemdir.
Arılar, tıpkı insanlar ve diğer canlılar gibi belli miktarda su tüketirler ve su tüketemedikleri takdirde ölebilirler. Bu nedenle arıcılık faaliyeti yürüteceğiniz alanda bir su kaynağı olmalıdır. Örneğin bir göl, akarsu ya da birikmiş bir suyun olması çok önemlidir.
Arı yetiştiriciliği yapılacak alanın dikkatli bir biçimde seçilmesi konusuna yukarıda değinmiştik. Bu arıların yerleşeceği alanlar da yeteri kadar geniş olmalıdır. Her arı bir daireye yerleşir ve dairenin yarıçapı ona göre ayarlanmalıdır. Örneğin yarıçapı 3km bir daire olursa, bu alanda maksimum 150 kovan üretim gerçekleşebilir.
Arıcılık yapmak ilk anda karar alındığı zaman zor bir eylemmiş gibi gelebilir fakat her işte olduğu gibi arıcılıkta da nereden başlayacağınızı iyi bilir, planlı ve programlı bir şekilde hareket ederseniz düşük maliyetler ile çok başarılı işler çıkartabilirsiniz. Bu nedenle yeni başlayanlar için arıcılık eğitimi oldukça büyük önem arz etmektedir.
Arıcılığa başlarken, satın almış olduğunuz boş bir kovana "oğul" koydurabilirsiniz. Arazide, evde ya da ormanda bulduğunuz sahipsiz bir oğul yetecektir. Ya da bununla uğraşmak yerine arılı bir kovan satın alarak işe girişebilirsiniz.
Her alanda olduğu gibi arıcılıkta da tecrübe mühimdir. Eğer tecrübe sahibi değilseniz (ki bu yazıyı okuduğunuza göre muhtemelen değilsiniz) arısı kuvvetli olan, kaliteli bir koloniyi, işi bilen ve güvendiğiniz bir arıcıdan satın almanız daha garanti bir başlangıç yapmanızı sağlayabilir.
Türkiye'de genelde arıcılığa başlamak için kış sonu ve bahar başlangıcı tercih edilir çünkü arılar bu dönemde çoğalıp oğul verirler. Buna dikkat etmelisiniz. Doğru zamanda doğru bir program uygulamak önemli.
Arılar hakkında bilgi edinebilirsiniz. Arıların sinirleneceği ve zarar göreceği davranışların ne olduğunu öğrenmelisiniz. Arıcılık için belli bir beden gücüne ihtiyacınızın olduğunu da bilmelisiniz. Eğer beden gücünüzü zayıflatan bir rahatsızlığınız varsa bu iş sizin için pek de uygun olmayabilir. Ayrıca bu işe başlamadan önce arı sokmasına karşı alerjinizin olup olmadığından da emin olmalısınız.
Arılar bulundukları alana göre nektarı ve poleni bulacaklardır. Siz onlara temiz su sağladığınız ve zehirli atıklardan koruduğunuz sürece süreç sorunsuz işleyecektir.
Son olarak bir de arıların kat ettikleri mesafeyi hesap ederek onların yakınındaki çiçek popülasyonu ne kadar yoğun ve ne kadar süre yeterli olacak hesap etmelisiniz. Bölgenin alacağı rüzgarın fazla olmaması gerek ve seçilen alanın iklim şartları iyi bir şekilde bilinmelidir. Ne kadar zamanda ne kadar yağış alıyor ve rüzgar ne durumda iyice bilinmelidir.
Gereken malzemeleri de aldıktan sonra (koruyucu kıyafetler gibi) işe başlamanızın önüne hiçbir engel yok.