Türkiye'nin deprem felaketiyle sarsıldığı dönemde 2023 Avrupa Salon Atletizm Şampiyonası'nda piste çıkıp altın madalyayı boynuna geçiren Tuğba Danışmaz, hepimizin göğsünü kabarttı. İstanbul'daki organizasyonda kadınlar üç adım atlamada 14.31 metrelik atlayışıyla aynı zamanda Türkiye rekoru kıran milli atlet, İstiklal Marşımızı okutarak zor günlerde içimizi ısıttı. Gözyaşlarıyla aldığı madalyasını depremzedelere ithaf eden 23 yaşındaki Tuğba, tarihi başarıya uzanan yolu, duygularını ve hedeflerini SABAH Spor'a anlattı…
"ALTIN MADALYA BENİM İÇİN SÜRPRİZ DEĞİL"
Üç adım atlamada Avrupa şampiyonu olarak Türkiye'de tarih yazdın. Kendine ait rekoru 16 santim geliştirmeyi başardın. Senin için zor oldu mu?
Siz benim antrenman sürecimi bilmediğiniz için bunun çok zor olduğunu düşünebilirsiniz. Aslında bu rekor ve şampiyonluk zor olmadı. Ama geç oldu diyebilirim. Daha iyisi de olabilirdi. Ama tabii ki dereceler beni tatmin etti. Süreci en iyi biz biliyoruz. Hatta yarışmanın ülkemizde yapılacak olduğunu öğrendiğimiz andan beri kış sezonu olarak biz sadece burası için hazırlandık. Bizim için sürpriz olmadı da Türk halkı için olmuş olabilir diyebilirim.
'Beni mutlu eden bir rekor olmadı' dedin. Daha fazlasını beklediğin için mi bunu söyledin?
Beni mutlu eden rekor kırmam değil, madalya almış olmam. Tabii ki rekor kırdığım için sevindim. Yarışta aslında bizim hedefimiz ilk atlayışa 14.30'la başlayıp daha farklı dereceleri konuşmak istiyorduk. Çünkü bunu başarabilecek form düzeyindeydim. Onun için bir hayıflanma var ama çok da üzgün değilim. Rekor kırıp, madalyayı aldık çok şükür.
KOŞUYA BAŞLADIĞIM AN 'BU İŞ TAMAM' DEDİM
Atlayıştan sonra kendini izlerken çok sevinmediğini gördüm. Atlayışı teknik olarak analiz ettiğin için mi duygularını dışa vurmadın? Yoksa memnun olmadığın bir durum mu vardı?
İzlerken aslında hataları görüyorum. 'Keşke şurası şöyle olsaymış, böyle yapsaymışım' diye kızdım kendime. İzledikten sonra şunu fark ettim, belki 14.50'li bir derece kaçırmış olabilirim. Onun için üzüldüm.
Koşuya başladığın an iyi atlayacağını hissediyor musun?
Evet, antrenman yükü azalmaya başlıyor. Bacakların rahatlığından mı desem, antrenmanlardaki durumumla yarıştaki durumumu kıyaslıyorum. Koşarken onları düşünmemeye başlıyorum ama o rahatlık beni iyi hissettiriyor, yani hissedebiliyorum iyi atlayacağımı.
Kaç yıllık bir çalışmanın ürünü bu kazandığın başarı?
Ben 15 yıldır bu sporu yapıyorum. Ama yaklaşık 5 yıldır disiplinli ve daha doğru bir planlama içerisinde çalışıyorum. Başarı ilmek ilmek dokunarak geldi diyebilirim.
"AĞLAMA NÖBETLERİM HÂLÂ OLUYOR"
Madalya töreninde gözyaşlarına hakim olamadın. Duygu yoğunluğun vardı. O an neler hissettin?
Tutamadım kendimi. Ara ara geliyor ağlama nöbetleri. Şimdi bile gözlerim nemlendi. Çok duygulanmıştım. Aslında o an tam farkına varamıyorum. Hâlâ onun şokundayım galiba. Sadece videolardan izlerken 'müthişmiş' diyebiliyorum
OKULDA SEÇİLEMEDİM AMA PES DE ETMEDİM
Tuğba Danışmaz spora nasıl başladı? Yeteneğin nasıl fark edildi?
Okula seçmeye geldiler. Orada başta seçilemedim. Öğretmenim istememişti. Ertesi gün okula gelen servisle ben de seçilenlerin gittiği sahaya gittim. Oradaki sahada iyi olduğumu fark ettiler. O şekilde başladım. Sonrasında o antrenörümün tayini çıktığı için ben Osman Pehlivan hoca ile çalışmaya başladım. O benim yeteneğimin 3 adım atlamada olduğunu fark etti ve oraya yönlendirdi.
İLERİDE ŞAMPİYON SPORCU YETİŞTİRECEĞİM
Uzun vadedeki kariyer hedeflerin neler?
2024 Paris Olimpiyatları. Şimdilik böyle düşünüyoruz. Bir sporcunun en büyük hedefi olimpiyatlarda yarışmak olmalı. Ayrıca kendim gibi sporcular yetiştirmek istiyorum spor hayatım sonlandığında. Ben de antrenör olacağım, bir öğretmen olacağım.
YENİ TUĞBALAR BULMALIYIZ
Tuğba Danışmaz'ın antrenörü Cahit Yüksel, milli atletin bu noktaya gelişinin uzun ve sancılı bir süreç olduğunu anlattı. Yıllardır aralıksız çalışan sporcusunun bundan sonra kazanacağı hiçbir başarının sürpriz olmayacağını vurgulayan Yüksel, "Ben Tuğba'nın şu anda Türkiye'de 4-5 tane rakibi olmasını o kadar çok isterim ki. Rekabet başarı getirir. Bir sporcumuz var; Gizem Akgöz. Onun da yüksek potansiyelde olduğunu biliyoruz ve destekliyoruz. Türkiye'de yetenekler var ama antrenör kalitesini yukarı çıkarmalıyız. Ben beden eğitimi öğretmeni kökenliyim. Öğretmenler bu işin içinde olursa, sporcu sayısı da artar. Bu işin temelinde okullar var" diye konuştu.
KIRMIZI IŞIĞA YAKALANSAM BİLE KOŞMAM!
Başka sporlarla ilgileniyor musun?
O kadar yoruluyorum ki bazen dışarı çıkalım mı çıkmayalım mı konusunda bile kararsız kalıyorum. Ya başka bir şey yaptığımda sakatlanırsam, ya başıma bir şey gelirse diye korkuyorum. Karşıdan karşıya geçince bir anda kırmızı ışık yanınca bile koşmamaya çalışıyorum. Bir yerime bir şey olmasın, takılıp düşerim falan diye. O yüzden başka sporlarla ilgilenemiyorum. Çok kontrollü olmam gerekiyor.
Atletizm dışında yeteneğin var mı?
Voleybol oynamak isterdim. Sıçramam iyi, kuvvetim de. Yapabilirdim sanırım.
HERKES 'ÜLKEN İÇİN ATLA' DEDİ
Yarışa az bir zaman kala depremler oldu. Bu seni nasıl etkiledi?
Depremler içimizi yaktı. Vazgeçmenin eşiğine geldik diyebiliriz. Bu saatten sonra yarışmanın bir anlamı yok gibi geldi. Ama sonra antrenörümle oturup konuştuk ve karar verdik. 'Belki insanlara umut oluruz, belki yüzlerini biraz olsun güldürebiliriz, yaralarını biraz olsun sarabiliriz' dedik. Yarışmanın da devam edeceğini öğrendiğimizde zaten piste onlar için çıktık. Sonrasında inanılmaz geri dönüşler oldu. Depremzedelerden çok fazla kutlamaaldım. Çok mutlu olduklarını, çok gururlandıkları ifade eden mesajlar vardı. Ayrı ayrı hepsine çok teşekkür ediyorum. Çok duygulandım.
Yarış öncesi ve sonrası rakiplerinle konuştun mu? Nasıl diyaloglar yaşandı?
Burada yarıştığım sporcu arkadaşlarımdan olsun, diğer ülkelerden yarışmadığım arkadaşlarım olsun hepsi destek mesajı attı. Yarışmada rakiplerim bana, 'Bugün ülken için çıkıp atla' dediler.
Yeni başarılar gelecek mi?
Önümüzde Dünya Şampiyonası var. Oraya zaten gitmeye hak kazandık. Öncelikli hedefimiz finalde yarışmak. Nasibimizde varsa zaten madalya bizi bulur.
"OLİMPİYAT HALKASINI KOLUMDA TAŞIYORUM"
Vücudundaki çok sayıda dövmeyle dikkat çeken Tuğba, en sevdiklerinin hikâyesini anlattı:
Sırtımda bir pusula var. Pusulanın içindeki saat 14.00'te duruyor. Anlamı ise, '14 metre atlayan ilk Türk kadın olacağım' diye kendime söz vermiştim. Onun için yaptırdım.
2 kolumun arkasında kardeşimin ve annemin isimleri yazıyor.
En büyük hedefim olimpiyat olduğu için, olimpiyat halkasını koluma dövme yaptırdım.
Galatasaraylı olduğum için bacağımda bir aslan dövmesi var.
"DESTEK OLMADAN BAŞARI GELMEZ"
Hiç şüphesiz sponsor desteği de çok önemli. Bu desteği alabildin mi?
Puma ile 2 yıldır beraber çalışıyoruz. Ve uzun yıllar beraber çalışacağımızı düşünüyorum. Çünkü işler yolunda gidiyor. Hem onların hem benim açımdan. Yarışmadan birkaç gün önce biz bir çekim yaptık. O zaman anladım ne kadar kıymetli bir aile içerisinde olduğumu. Puma sporcusu olduğum için kendimi değerli hissediyorum.