Türkiye'yi ilk kez olimpiyatlarda kadın boksunda temsil eden Busenaz'lar sadece başarı değil, mücadelenin de önemini gözler önüne serdi.
Gümüş madalya aldığı için kürsüde ağlayan Buse Naz Çakıroğlu dün Turkuvaz Medya'yı ziyaret etti.
SABAH Spor'un sorularını yanıtladı. Tek kelimeyle
'Tokyo' dedik,
"Tokyo benim için hep gurur ve biraz burukluk. Ama her şerde bir hayır olduğunu düşünüyorum. Bunun da bazı şeyleri daha da motive edeceğine inanıyorum. Altın alsam belki o an mutlu olacaktım. Gümüş gelecek yıllar için de hırsımı diri tutacak" yanıtını aldık.
"Peki Paris" dedik,
"Benim için umut. Altın gelecek" dedi.
KALDIĞIM YERDEN DEVAM
"Gümüş madalyayı boynuna takarken ne hissettin" diye sorduğumuzda
şu yanıtı aldık: "
2020'ye giderken de kafamızda 2024 vardı. Orada altın ya da madalya aldıktan
sonra nasıl odaklanırım kaygısı yaşıyordum.
Nasıl toparlanırım diye
düşünüyordum. Bir turnuva bitti
eve geldik. İçinde olduğumuz
için de şimdi
bakınca olimpiyat
madalyası o kadar
büyük gelmiyor.
Bu artık benim mesleğim, kaldığım yerden devam. 2024'e odaklıyız. Orada ya tamam ya devam diyeceğiz."
'SPORLA EĞİTİM BİRLİKTE OLMAZ' DÜŞÜNCESİNİ YIKACAĞIZ!
Bir rol modelsin. Gençlere tavsiyen nedir?
Bokstan ziyade spor önemli. Sporla eğitim bir
arada olmaz düşüncesini Türkiye'den silmek istiyoruz.
Ben bir üniversite bitirdim. Şu an 2 yıllık beden eğitimi öğretmeniyim. Profesyonel olarak
kamplara giderken bunları yaptım.
Sporla gitmediğim ülkelere gidiyorum. Farklı ülkelerden bir sürü arkadaşım var. Sporun içinde strateji belirlemek için satranç oynuyorum. Kitap okuyorum. Cephelerde nasıl savaşlar kazanılmış bunları öğrenip, ringe taşıyorum. Gençlere de tek tavsiyem,
spor yapmaları ama spor yaparken de kendilerini
geliştirmeleri.
Neyi ne kadar istediklerini bilsinler. En önemlisi bu. Bunu başarınca başarı da geliyor.
'AĞLAMA ABİCİĞİM'
Buse Naz ve hocası Nazım Yiğit, Genlçik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu'nu yere göğe sığdıramıyor. O anları anlatırken gözleri dolu dolu olan Yiğit, "Allah ondan razı olsun. Ben ilk kez böyle bir bakan görüyorum. 2-3 sporcu aynı saatte mücadele ediyordu ama o her yere yetişti" dedi. Finalde yenilip direkt hocasına sarıldığını ve birlikte ağladıklarını anlatan Buse Naz, o sırada birinin daha bize sarıldığını hissettim. "Ağlama abiciğim" dedi. Şaşırdım. Bir baktım bakanımız. Hiç böyle bir şey beklemiyordum. O an o kadar çok duygulandım ki anlatamam" ifadelerini kullandı.
25 yaşındaki Buse Naz'ı 11 yaşından beri çalıştıran antrenörü
Nazım Yiğit madalyaya giden çalışma programını şöyle özetledi: Günde 4 saat idman yapıyoruz. 2 saat sabah, 2 saat akşam… Sabah idman sonrası odaya gidip dinleniyor, yemeğe çıkıyor, yemekten sonra 5-10 dakika yürüyüş yapıyor, dinleniyor, akşam 5'te antrenmana geliyor, 7'ye kadar. Her gün istisnasız böyle.