Pandemi nedeniyle internet ortamında gerçekleşen organizasyonda
13 yaşında Zeynep adında bir kız çocuğu olan Vakıfbank Spor Kulübü Genel Menajeri ve eski milli voleybolcu
Neslihan Demir,
5 yaşında Lina isminde kızı bulunan, artistik cimnastikte Türkiye adına pek çok ilke imza atan
Göksu Üçtaş Şanlı ve
3 yaşındaki Leo ile
2 yaşındaki Mia'nın annesi, Kadınlar Ligi'nde şampiyon olan Beşiktaş futbol takımının Ay-Yıldızlı formayı giyen başarılı stoperi
Jessica Çarmıklı,
Sabah Spor editörü Yasemin Yıldırım'ın sorularını yanıtladı.
Koza Altın İşletmeleri ve
VakıfBank'ın sponsorluğunda gerçekleşen organizasyonda. anne olduktan sonra kazandıkları madalyalarla kariyerlerine yeni başarılar ekleyen şampiyonların ortak görüşü, anneliğin güçlerine güç kattığı yönündeydi. İşte öne çıkan açıklamalar:
Neslihan Demir:
ANNECİĞİM ACABA BİRAZ ÇALIŞSAN MI!
Zeynep benim için 2008 yılında sürpriz bir hamilelikti. 'Sporculuk kariyerini bitirdikten sonra anne olmalıydı' gibi tartışmalar yapılmıştı. Kadın sporcuların kaderi bu. Ama beklediğim kadar uzun bir ara veremedim spora. Zeynep doğduktan 40 gün sonra idmanlara başladım. Doğumdan sonra kasları geri kazanmak zordu. 23 yaşında genç anne olduğum için vücudum erken toparlandı. İlk zamanlar idmana giderken
"Gitme gitme" diye ağlıyordu.
İnsanın içi parçalanıyor. Ama yapacak bir şey yok. Takımda başka sorumluluklar da bizi bekliyor. En zorları uzun seyahatlerdi. Japonya, Çin seyahatlerimiz olduğunda, 30-32 gün ayrı kalmak zordu.
'Bırakıyorum' dediğimde Zeynep çok sevinmişti. 2 sene sürekli evdeydim.
Anneliği doya doya yaşadım. En sonunda kızıma benden gına geldi. Anne sen acaba biraz çalışsan mı diye serzenişte bulunuyordu.
SENİN KARŞINDA ŞAMPİYON VAR!
Kimlik bunalımını 2015 Avrupa Şampiyonası'ndan sonra yaşadım. O gece egolarımız o kadar okşandı ki şampiyon olmuşuz herkes bizi övüyor, pohpohluyor… Ertesi gün eve dönüyorum. Fasulye yapmışım. Kızım
"Makarna istiyorum" diyor.
"Kızım senin karşında şampiyon var" demek istiyorum ama diyemeyip girip makarnayı yapıyorum. Eve girerken sporcu kimliğimizi dışarıda bırakmak lazım. Zeynep'ten önce umursamaz bir insandım. Kızımdan sonra daha sorumluluk ve empati sahibi, takım arkadaşlarımla daha fazla iletişim kuran biri oldum. Anneme antrenörüm
"Kızınız çok iyi, Türkiye'nin en iyisi olabilir" dediğinde annem
"Ben Neslihan'ın annesiyim biliyorsunuz değil mi?" demişti. Daha sonra Eskişehir'den İstanbul'a gelmek zorunda kaldılar. Her maçıma geldiler.
Ne olursa olsun aileler çocuklarını herhangi bir spora yönlendirmeli. Ondan sonra olacağı varsa duvar olsa durmaz.
Göksu Üçtaş Şanlı:
2 YIL SONRA JÜBİLEMİ YAPARIM
2012 Olimpiyat Oyunları'ndan sonra cimnastiği tamamen bıraktım, 2013'te evlendim. 2015'te de kızım Lina doğdu. O doğduktan sonra başka bir ben oldum.
Daha güçlendim. Geri dönmemdeki sebep, olimpiyatların içimde ukte kalmasıydı. Podyuma bir kez daha çıkabilsem diye düşünüyordum.
3.5 yıl aradan sonra dönüşüm tamamen çılgınlıktı. Kamplar ve organizasyonlar nedeniyle Lina ile çok küçük yaştan beri sürekli ayrılıyoruz. O yaramazlık yaptığı için gittiğimi sanıyor.
"Bir daha gitmesin kamplara, yaramazlık yapmayacağım" diyormuş. Ama madalya aldığımda evden ayrı kaldığıma değiyor.
Kızıma karşı mahcup hissetmiyorum kendimi. İki yıl sonra spora nokta koymayı hedefliyorum. Ama cimnastiğin içinde kalırım çünkü ben onu bıraksam da o beni bırakmaz diye düşünüyorum. Annem,
"Senin için her şey güzel olacak" dediği için sporcu olmaya karar verdim. Annemin o günkü dik duruşunu ve güçlü karakterini anne olunca anladım.
Annelerimizin başarılarımızdaki payı çok büyük. İnsanın istediği zaman yapamayacağı şey yok.
İçinizdeki güce inanmanız lazım. Bizlerle beraber ailelerimiz de sürükleniyor. Onların da emeği çok büyük.
Jessica Çarmıklı:
BENİ ATİBA'YA BENZETİYORLAR
Şampiyonluk finali için 15 gündür çocuklarımdan uzağım. Bu çok zor.
Ayrı kalmak evet bir suçluluk yaratıyor. Acaba evde mi olsam onlarla mı kalsam diye çok düşünüyorum. Yatmadan önce çocuklarımı öpmek ya da banyo yaptırmak fırsatlarını kaçırıyorum ama umarım ileride beni anlayacak ve affedecekler. Ailem Amerika'da, onları çok özlüyorum. Ama eşimin ailesi olsun, takımdaki tüm arkadaşlarım olsun büyük destek veriyor. Hepsi benim çocuklarımın teyzeleri. Hem eve hem de futbola yetişebilmek için çok erken uyanıyorum. Önce çocuklarımı okula bırakıyorum. Sonra sporumu yapıyorum.
Yüksek lisans derslerimi tamamlıyorum. Alışveriş yapıyorum. İdmana gidiyorum. 8 gibi eve geliyorum. Bir günüm böyle geçiyor. Son maçta oğlum beni televizyondan izlemiş, sakatlandığımı görünce çok üzülmüş ve ağlamış.
O yüzden sakatlanmamaya gayret ediyorum. Düşsem de kalkıyorum. Türkiye'de kadınların futbol oynaması garip karşılanıyor. Ama Amerika'da futbol kadın sporu aslında. Bizi hep takım sporuna yönlendirdiler.
Spor karakterin oturmasında yardımcı oluyor. Geleceğin sporcularına örnek olmak için futbola devam etmek istiyorum.
İnşallah bizim gibi Beşiktaş erkek takımı da şampiyon olacak. Herkes beni Atiba'ya benzetiyor. Sahadaki karakterimi, oyunumu çok benzetiyorlar. Sorulduğunda bana hep
"Atiba" diyorlar. Annem bizim için her şeyi yapardı. Spora, okula gitmemiz için her şeyi yaptı. Her şeyi ona borçluyum.
Ben de çocuklarım için onun gibi bir anne olmak istiyorum.