OLMASAYDI SONUMUZ BÖYLE…
Sporun en temel branşı tarih boyunca atletizm olmuştur. Sporun konsantre ve en yalın halidir adeta… Atletizmin de zirvesi şüphesiz sprint kategorileridir. Olimpiyatların "en hızlı, en yüksek, en güçlü" mottosunun ilkidir hızlı olmak…
Dünya spor tarihinin de Usain Bolt'tan hızlısını görmediği malum. Yalnızca akıl sınırlarını zorlayacak kadar hızlı olmakla kalmayıp bunu oldukça havalı ve rahat bir şekilde yapabilen Jamaikalı efsane Usain Bolt, 2016 Rio Olimpiyatları'nda yaptığı 100-200 metre dublesiyle spora veda etmek niyetindeydi ama çevresi onu 2017'de son bir kez sahneye çıkması için ikna etti.
Haklı olan Bolt'tu, bizim de bir hız makinesiymişçesine 10 yıldır şovunun bir parçası olduğumuz Jamaikalı, bize insan olduğunu hatırlattı. O da yenilebilirdi. 100 metrede Gatlin'e geçilen Bolt, 4x100 metre bayrak yarışında sakatlandığı an hepimizin içi bir nebze olsun acıdı. Daha güzel bir vedayı hak etmişti, aslında yapmıştı da…
Bazen insan kendinden başkasını dinlememeli.
SADAKAT
İyi futbolcular vardır, izlemesi keyif verir. Bazı futbolcular vardır, hem iyidir hem de oynadıkları kulüplerin tarihine geçerler. Bir de Francesco Totti var, kendisini kulübünün tarihine adar, dünyada istediği her kulüpte oynayabilecekken kendisini tek bir kulübe adayan… Totti ve Totti gibiler, bir futbolseverin hayallerini gerçek kılan adamlardır. Roma'nın ezeli rakibi Lazio'nun en sert taraftar grubu Irriducibili, "Francesco Totti, ezeli düşmanların seni selamlıyor" diyerek sadakatin değerini ortaya koydu. Saygılar abi…
EN NOSTALJİK FİNAL
Roger Federer ve Rafael Nadal'ın bir Grand Slam finaline çıkması 2009 yılında haber değeri bile taşımıyordu. Ancak aylarca sakatlıkları nedeniyle kortlardan ayrı kalan Federer'in 36, Nadal'ın ise 31 yaşına yaklaşmalarına rağmen bunu başarmaları, gözleri Avustralya Açık finaline çevirdi.
Yıllar sonra bir Grand Slam finalinde buluşan ikiliden kupaya kavuşan İsviçreli efsane oldu. Nadal'ın kupaya yarı kıskanarak yarı da özlemle bakışı ise 2017'nin en güzel spor kareleri arasında tarihteki yerini aldı.
GURURUMUZ OLDULAR
Dünya spor kamuoyunda büyük yankı bulan karelerden birisi de Vodafone Park'tandı. İlki düzenlenen Avrupa Ampute Futbol Şampiyonası finalinde İngiltere'yi deviren Milli Takım'da Barış Telli'nin ikonlaşan sevinci unutulmazlar arasına girdi. U23 Kadın Eskrim Milli Takımımızın Avrupa şampiyonu olması da eskrim branşındaki yükselişimizin nişanesi oldu.
EN İYİLER!
Naim Süleymanoğlu'nun sadece Türkiye için değil, dünya sporu için de ne kadar büyük bir figür olduğunu zaten biliyorduk ama maalesef Kasım ayında hayatını kaybetmesinin ardından düzenlenen cenazesi bu durumu bir kez daha gözler önüne serdi.
Dünyanın birçok yerinden gelen sporcular, tarihin en iyisine saygı duruşunda bulunmak için bir araya geldi. Bu konukların en özeli ise şüphesiz 1996 Atlanta Olimpiyatları'nda kahramanca bir kapışmayla Naim'e meydan okuyan Yunan meslektaşı
Valerios Leonidis'ti. Tarih o kapışmayı, "Halter muharebesi" olarak anacaktı. Efsanenin vefat ettiği gün
SABAH'a konuşurken,
"Ah be Naim! Mahvettin kendini" diyerek gözyaşlarını tutamamıştı. Tarihin en iyisi olabilecek bir Yunan, bu unvanı elinden alan bir Türk'ün mezarı başında gözyaşı döktü. Tabutundaki ay-yıldızlı bayrağı öpmesi 2017'nin unutulmaz anları arasında yer aldı. O müthiş kapışma sonunda Leonidis, Naim'in yanına gidip, "En iyisi sensin" demişti. Naim de,
"Hayır, en iyisi biziz" demişti. En iyiler son kez 2017'de bir araya geldi.