Beşiktaş'taki futbol direktörlüğü görevinden ayrılması ile ilgili olarak medyaya
gerekçe açıklamadan kaçınan Önder Özen'in yakın çevresine dert yanarken, çok ağır suçlamalarda bulunduğu iddia edildi. İşte Özen'in dostlarına dert yanarken, söylediği ileri sürülen sözler:
İSTENMEDİĞİMİ BİLİYORDUM
İlk
günden itibaren, sürekli bir şeylere karşı direnme ve mücadele etmek zorunda kaldım. Transferlere hep müdahale edildi, sorun çıkartıldı.
'
Tanrı parçacığı mısın?' sorusu ve yaklaşımı, birçok ilişkide daha dikkatli davranmama, geride durmama neden oldu.
Birçok konuda güvendiğimiz insanlardan dolayı çok sıkıntı yaşadık.
Futbolun başına Çebi'nin getirilmesini sorun etmedim.
Çünkü zaten o ve daha birçok yönetici önceden de işin içindeydi. Ancak Çebi başta olmak üzere bazı yöneticilerin beni istemediğimi biliyordum.
KADININ İSMİ DE CİSMİ DE VAR
Bilic'le tartışmam kavga olarak lanse edildi. Bunun el altından kendilerine yakın bazı gazetecilere servis edildiğini öğrendim.
Öyle
bir duruma geldik ki, odama böcek konulduğunu fark ettim.
Bana
kadın gönderdiler. Attıkları zokayı yutmadım. Olayı deşifre ettim.
Kadının ismi de cismi de bende var. Güya kayıt yapacak arkadaş...
Çocuklarımın
arkasına kamera taktılar. F.Bahçe altyapısına gidiyorlar diye.
Güya beni itibarsızlaştıracaklar. O işlerle uğraşan, Çebi'nin sürekli yanında gezen kulüpteki şahsa haber yolladım.
'Yaptıklarını biliyorum, gerekirse senin seviyene de inerim' diye.
Yalçın
Ayhan olayı bardağı taşıran son damla. Yapılan protokolde Deniz Atalay'ın imzası var. Başkan dahil herkes haberdar. İstifamı vermeye gittiğimde Deniz Atalay,
'Arada imza attırdılar' dedi. Ben de
'Bu dakikadan sonra konuşacak bir şeyim yok' karşılığını vererek, odadan çıktım.