SORULAR
1- Beşiktaş'ta saha içi ve saha dışında sıkıntılı günler yaşanıyor, Fenerbahçe zirveyle puan farkını kapatmanın derdinde. Bu hava derbiye nasıl yansır?
2- Beşiktaş'la geçen sezon kupa kaldıran Serdar Topraktepe ile Mourinho'nun buluşmasında sonuç ne olur?
3- Derbide öne çıkacak isimler sizce kimler olur? Nasıl bir 11'le mücadele etmeliler?
4- Bu sezonun en çok tartışılan ismi hakemler. Derbide Mehmet Türkmen düdük çalacak. Yorumunuz ne?
ALİ GÜLTİKEN
HAYATA DÖNÜŞ İÇİN BÜYÜK ŞANS
"Her ne olursa olsun, derbi kazanmak diğer yandan camianın gönlünü almak demektir. Beşiktaş bunun farkında ve
karşılaşmaya da böyle başlayacak."
1- Derbiler hangi atmosferde oynanırsa oynansın her iki takım için de büyük önem taşır.
Beşiktaş, zirve ile arası açılmış olsa da güven tazelemek ve yeni hedeflerini oluşturabilmek için kazanmak istiyor. Her ne olursa olsun, bir derbi maçını kazanmak diğer yandan camianın gönlünü almak demektir. Beşiktaş bunun farkında ve karşılaşmaya da böyle başlayacak. Zirveye yaklaşmak F.Bahçe'nin motivasyonunu artırdı. Beşiktaş'ın durumunu avantaja çevirmek isteyecektir. Bunlar kağıt üzerinde görünenler. Ama derbi her zaman derbidir. Hangi şartlarda çıkarsanız çıkın, favorisi belli olmaz.
VAN BROCKHORST'A GÖRE OLUMLU
2- Serdar hoca Beşiktaş'ın krizlerinde değil, çok derin krizlerinde görev aldı. Her seferinde bu durumdan güvenoyu alarak çıktı. Bu maç için de aynı şeyleri düşünüyorum.
Hatay maçının 2. yarısındaki oyun ve dokunuşlar yine bir Serdar Topraktepe imzası taşıyordu. F.Bahçe karşılaşması hem onun için hem de oyuncular için hayata dönüş için büyük bir şans. Taraftar desteğini arkalarında hissedeceklerdir. Serdar hocanın bir teknik adam olarak Fenerbahçe karşısında doğru bir oyun seçeceğini düşünüyorum.
Hem kendi oyuncularını çok iyi tanıyor, son durumlarını da çok iyi biliyor. Hem de F.Bahçe'yi doğru analiz edebilecek bir kapasiteye sahip. Tüm bunlar ölçeğinde Van Bronckhorst'a oranla Serdar hocanın takımında başında olması daha olumlu.
Mourinho'nun takımını toparladığını görüyoruz. Kendi adına adaptasyon süresini de aştı. Oyuncuları kullanış şekline bakınca artık onları da doğru bir şekilde analiz ediyor.
MAXİMİN VE RAFA ÖNE ÇIKAR
3- F.Bahçe geçiş oyununu öncelik olarak seçecektir. Maximin ismi öne çıkıyor.
Diğer yandan Oğuz Aydın ve Tadic'i de oynatabilir, Dzeko ile birlikte. Beşiktaş için bir sakatlık olmazsa yine Fernandes, Rafa Silva, Rashica, Semih ve İmmobile'yi sahada göreceğiz diye düşünüyorum.
Tabii Beşiktaş'ta açık ara Rafa Silva yine en çok beklenti yaratacak oyuncu olarak görülüyor. İmmobile ve Dzeko iki takım adına önemli oyuncular. Ceza sahası oyununda fark yaratıyorlar. Gözler doğal olarak bunların üzerinde olacak. Bir diğer konu da maça etki edebilecek kaleciler konusu. Burada da teknik direktörlerin oyun seçimi çok önemli.
Birbirlerini kontrol edip, sakin bir oyun mu seçecekler, yoksa daha açık bir oyuna doğru mu gidecekler. Bunu maç günü göreceğiz ama bu tür maçlarda kaleciler çok önemli ve değerli. Mert lider bir kaleci. Güven oluşturuyor. Livakovic de son haftalarda çok formda.
MHK ÇAĞRILARA KULAK VERMİŞ
4- Artık futbolumuzun kaçınılmaz gerçeklerinden biri daha maç oynanmadan hakem tartışmalarının başlaması. Karşılaşmaların bitimiyle yapılan açıklamalara baktığımızda da bir çok yönetici,
"Bize şunu vermeyin, bunu vermeyin, genç hakem verin" diye demeç veriyorlar. Federasyon ve MHK bu çağrılara cevap vermiş gibi görünüyor. 32 yaşında genç bir hakem; 90 dakika sonunda ne olacak göreceğiz.
GÜRCAN BİLGİÇ
FENERBAHÇE ARTIK USTALAŞTI
"İki taraf için de 'en tehlikeli" mücadele. Beşiktaş'ta rahatlık var. F.Bahçe kazanırsa, lider olacak. G.Saray, Sivas'a galibiyet baskısı ile gidecek. Gol erken gelmeli"
GURURU İÇİN OYNAYACAK
1- Beşiktaş camiasının durumu, takımın pozisyonunun önüne geçti. Bu nedenle derbi havasını yaşamıyoruz. Aslında iki taraf için de "en tehlikeli" maç olacak. Beşiktaş'ta rahatlık var, kendi taraftarı bile galibiyetten bahsetmiyor. Yani; üstlerinde baskı yok.
Fenerbahçe kazanırsa, lider olacak. Tam tersi bir durum oluştu. Deplasmandaki derbiye galibiyet baskısıyla gidecekler. Karşılarında "gururları" için oynayacak sert bir takım bulacaklar.
Eğer golü erken bulamazlarsa, taraftar da maçın içine girer, bambaşka şeyler de konuşuruz.
MOURINHO'NUN DENGESİ!
2- Serdar Hoca'nın stratejisi belirleyecek her şeyi. Hatay maçını kazanmak için oynadı, şimdi yenilmemek için çıkacak sahaya.
Takımının en güçlü tarafı olan, kalabalık ve hızlı geçiş oyununu devreye sokmak isteyecektir. Çünkü maç dengede gittiği sürece rakibi risk almak zorunda kalacak. Mourinho'nun ise tarzı "denge" üstüne. Çoğu zaman takımının ipini çekti ve çok eleştirildi. Bu kez formda oyuncuları da var.
Yalnızca defans dengesinde değil, ofansif olarak da beklentiler taşıyan bir takım oluşturdu. Ama son darbe için, son dakikalara kadar bekleyecek kadar da usta.
USTALARIN RANDEVUSU
3- Ustalar maçı olacak. Böyle bir derbinin anayasasında bu var.
Rafa Silva ve İmmobile ile Tadic, oynarsa Dzeko ve Amrabat. Böyle maçları çokça yaşamış oyuncular bunlar. Baskıyı en rahat kaldıracak izimler. Onlar maçın sorumluluğunu hisseder ve etrafındakileri de doğru yönlendirirlerse, takım performanslarını da öne çıkarırlar. Fenerbahçe'nin yakaladığı
"istim" en büyük avantajı. Geriye düştüklerinde bile maçı kazanmayı başarmanın getirdiği güvenen sahipler.
Beşiktaş'ın "eyvah" hissinin üstüne gideceklerdir.
DÜNYA UMURLARINDA DEĞİL
4- Artık genç hakemlere alışmamız lazım. MHK çok doğru yapıyor. Bu çocukların kararlarındaki yanlışlar bile "hata" olarak yorumlanıyor. Onlar da güveni hak eden yönetimlerin peşindeler. Maçları oynatmaya çalışıyorlar. Yine de kritik kararlarda düdük ağızlarına gitmiyor. Neden? Çünkü MHK böyle istiyor.
"Bırakın VAR karar versin" diyorlar. Yani; Mehmet Türkmen değil, VAR hakeminin kalitesi daha belirleyici olacak. Bu hakemlerin en iyi tarafı ne itirazlardan etkileniyorlar, ne de tribünlerin tezahüratından.
"Z Kuşağı"nın en eleştirdiğimiz özelliği, hakemlik için mükemmel bir yapı haline geldi. Dünya umurlarında değil…