G.Saray ile Beşiktaş arasındaki derbinin ardından saldırıya uğrayan A Spor muhabiri Emre Kaplan'ı darp eden Sezgin Gülnar tutuklandı. Beşiktaş 2. Başkanı Hüseyin Yücel ile yönetici Feyyaz Uçar'ın açıklamalarda bulunduğu sırada Emre Kaplan'ın sosyal medyadaki paylaşımını gerekçe gösteren Sezgin Gülnar (45) yumruk atarak Kaplan'ın burnundan yaralanmasına neden olmuştu. Dün ifadesini veren Gülnar, "Ben Emre Kaplan'ı tanımıyorum. Sosyal medyada bir paylaşım yapmış. Bunun üzerine
'Neden böyle bir paylaşım yaptın?' diye sordum. Sana ne yanıtını aldım. Kargaşa anında yanımda bulunan arkadaşım Buğra Kaan Süer'e doğru döndü ve itişme anında arkadaşım Buğra'nın gözünde bulunan gözlüğü kırıldı. Emre Kaplan'ın yüzünde bulunan ve müdahale yapılan çiziğin bu gözlük sebebiyle olmuş olabileceğini düşünüyorum" dedi. Saldırgan Sezgin Gülnar, "Spor alanlarında taşkınlık yapılması ve tesislere zarar vermek" ile "Basit yaralama" suçlarından tutuklama istemiyle sevk edildiği İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'nce tutuklandı.
NE DEDİLER?
ZORBALIKLA SORUNLARI ÇÖZEMEZSİNİZ!
SORU: Derbi sonrası A Spor muhabiri Emre Kaplan'a yapılan saldırı, spordaki şiddetin nereye geldiğinin bir göstergesiydi. Ne dersiniz?
LEVENT TÜZEMEN: Emre Kaplan'a atılan yumruğun karşılığının bir bedeli olacaktır. Burası Türkiye Cumhuriyeti.
Öyle kabadayılık yapmak, kalleşçe yumruk atmak çalışanları yıldırmaz. Benim üzüntüm şu; Beşiktaş Başkanı Hasan Arat, olayla ilgili tek bir açıklama yapmadı.. Eğer gazeteciyle ilgili birtakım sıkıntılarınız varsa amirlerine telefon edip serzenişte bulunabilirdiniz ama siz rahatsızlığınızı zorbalıkla çözmeye çalıştınız. Adalet bu
zorbalığın karşılığını verecektir.
ŞENOL USTAÖMER: Sadece bir muhabire değil normal bir vatandaşa da yapılan saldırıyı kınıyorum.
ÖMER ÜRÜNDÜL: Ben şiddetin her türlüsüne karşıyım. Zaten sağlıklı düşünen her vatandaş da bu fikirdedir. Ama bizde kabadayılık ne yazık ki almış yürümüş. Trafikte de sokakta da aynı şeyler yaşanıyor. En sonunda da basın mensubuna böyle bir hareket oldu.
Şiddetle kınıyorum..
BÜLENT TİMURLENK: Bir muhabirin meslek sınırlarını aştığını düşünüyorsanız, kurumuna şikâyetinizi yaparsınız, kendi içlerinde değerlendirirler.
Sahada hakemin yumruklandığı, yayın çıkışında yorumcuya 3 kurşun sıkılan yerde bir basın mensubuna eleştirisini sözlü ve yazılı değil, yumrukla yapanları
besleyen, taşmış bir lağım olan sosyal medyadır. Kim
taraftar, kim fenomen (o da neyse), kimin kaç farklı
hesabı var, kim gazeteci, kim yorumcu, belli değil.
Mahlas altında küfür, hakaret gırla, "Bana küfür edilsin de tazminat kazanayım" diyenler diğer bir tarafta.
FATİH DOĞAN: Hakaret dolu açıklamalarıyla
kulüplerin, taraftara şirin gözükmek için dilini
sertleştiren yöneticilerin, ateşe benzin döken sosyal
medyanın ve bu şiddet anaforuna katılan medya
ve mensuplarının daha dikkatli ve ölçülü olması
gereken bir döneme geldik. Bu olay bir sebep değil
sonuçtur.
Bir an önce bu yoldan dönülmelidir. Bu ülkede hukuk var. Eğer bir rahatsızlığınız oluşmuşsa
da bunu hukuk yoluyla çözersiniz. Kulüpleri yönetenler,
tribünleri ve sokağı karıştıracak söylem ve
eylemlerden uzak durmalıdır.