Borussia Dortmund'un Türk hocası Nuri Şahin, gösterdiği başarıyla ülkemizi ve Almanya'da yaşayan gurbetçileri gururlandırıyor.
2024'ün başında Antalyaspor'dan ayrılıp, Bundesliga devinde yardımcı antrenörlük görevine başlayan ve Edin Terzic'in gidişi sonrasında takımın teknik direktörlüğüne soyunan 36 yaşındaki çalıştırıcı, performansıyla tüm dikkatleri üzerine çekmesini bildi. Şampiyonlar Ligi ikinci maçında Celtic'i 7-1 deviren Şahin, Avrupa'ya rüştünü şimdiden ispat etti.
SADECE KOMPANY'Yİ GEÇEMEDİ
Jürgen Klopp, Jose Mourinho ve Thomas Tuchel gibi ustaların tedrisatından geçen ve genç teknik direktör akımının son harikası olan Türk teknik adam, majör liglerde 40 yaş ve altı çalıştırıcılar arasında zirveye oynuyor. Bu sezon çıktığı 8 maçta 6 galibiyet, 1 beraberlik ve 1 yenilgiyle 2.38 puan ortalaması yakalayan Nuri Şahin, Avrupa'nın en iyi 2 numaralı hocası durumunda.
Şahin'i geçen tek isim ise Bayern Münih'in başında olan 38 yaşındaki Vincent Kompany (2.71).
FUTBOLUN ARŞİMET'İ!
Alman basını, Nuri Şahin'i öve öve bitiremedi. Spor dergisi 11 Freunde başarılı hocayı suyun kaldırma kuvvetini bulan Arşimet'e benzetirken şu ifadeleri kullandı: "Eureka! Kendi adını alacak olan fiziksel prensibi keşfettikten sonra şehirde çıplak olarak koşan Yunan Arşimet bağırmıştı.
Nuri Şahin de Şampiyonlar Ligi'nde bunu bağırabilirdi. Dortmund'un hocası daha az özgürdü ama aynı zamanda son düdükten sonra Westfalenstadion'un çimlerine doğru koştuğunda önemli bir keşiften de emin olabilirdi: Dortmund'un oyun için bir fikri vardı. Ve o kadar da kötü görünmüyordu."
1 GÖRÜŞ
Gürcan BİLGİÇ
Klopp-Tuchel ürünü!
ÇOK büyük bir irade ve planlama ile karşı karşıyayız. Futbolculuk zamanında
Klopp'un has adamı olan Nuri Şahin'in Dortmund'a hoca olması sakatlanıp tedavi görürken Tuchel'in yanındaki koltuğa oturması ile başlıyor. Alman, ışığı görüyor. Analiz toplantılarına onu alıyor, fikrinden yararlanıyor ve doğruyuyanlışı buluyorlar. Ardından Antalyaspor dönemi başladı. Herkes hatırlayacak, takımı müthiş oynattı. Yendiyenildi ama o sezon tüm büyük takımlara kafa tuttu. Hatta Trabzonspor'un şampiyon olduğu 2-2'lik maçta sahaya seyirci girdiğinde sonuç onun için yeterli olmamış, kazanılması gereken bir durumda eksik kaldığını hissetmiş, bunun kavgasını vermişti.
Bu da karşımıza bir "Alman disiplini" olarak çıkıyor. Oyuncu ilişkileri, takımını ve kendini taktiğe inandırması, geriye düştüğünde bile vazgeçmeyen bir grup yaratması,
yaşına rağmen tüm kontrolü ele alması karşımıza bir Klopp- Tuchel ortak ürünü çıkartıyor.