Avusturya'daki 3. hazırlık maçını galibiyetle bitirmek, İstanbul'a moralli dönmek elbette önemli. Daha fark edilen, Hajduk yenilgisi sonrasındaki Mourinho'nun çıkışının, takım üstünde etkisinin olması. "Maç" gibi gördüler karşılaşmayı ve bir devrede 4 golle bitirdiler. Yine baştan başlayalım; penaltı golüyle gelen beraberlikle bitmişti ilk maç... Oyun üstünlüğü olsa da "kazanacak" mesajı taşımıyordu oyun. Hajduk karşısında ise tam tersi. Neredeyse tek kale oynadılar. Top hep Fenerbahçe'de kaldı ama bu kez de pozisyon üretemediler. Bu kez her şey tamam gibiydi.
Szymanski ve Tadic'in on bire girmesiyle topun aklı geri geldi. Dzeko da oyun kuran formatına geri döndü. Ryan Kent üstleniyordu hep atak sorumluluğunu, dün bütün takım paylaştı hücum organizasyonunu. İki bek; Osayi ve Jayden asist yaptılar. Sonuçta, Çağlar'ı saymazsak, Levent'in de çok şans alamadığını hesaplarsak, yenilerin olmadığı, geçen sezonun takımıyla Lugano maçına gidecekler. Rakibe az pozisyon veren, buna karşılık rakip ceza alanına da çok kolay ve net giremeyen görüntüdeler. İrfan Can'ın katılması, dün ilk golün imzasını atan Szymanski ile Tadic'in biraz daha sorumluluk almasıyla başka bir oyun olur. Sıkıntı yok, yola devam…