Şampiyonluk mücadelesi tam gaz sürüyor. G.Saray ve F.Bahçe arasındaki yarış, bu yaşananlara da bakarsak nasıl bitecek? Ya da bu lig tamamlanır mı yoksa mahkemede mi biter?
TÜZEMEN: Böyle bir gergin ortam, demeçlerin havada uçuştuğu bir süreç hiç yaşanmamıştı. Şampiyonluk için her şey mübah olmamalı. Toplum gerilmemeli, insanlar birbirine düşürülmemeli. Yöneticiler ağzından çıkan söylemlere dikkat etmeli, herkes eğri oturup doğru konuşmalı. Özellikle sosyal medya bataklığında gerilim yaratmak isteyen provokatörlere ve senaristlere prim tanınmamalı. G.Saray da F.Bahçe de rekorlar kırmaya devam ediyor. Bu yarışı çomaklamadan, hayali senaryolar üretmeden izleyelim ve keyif alalım.
BİLGİÇ: Galatasaray da Fenerbahçe de dört elle sarılıyorlar hedeflerine, vazgeçmiyorlar. Bitime 1 hafta kala Seyrantepe'de final olacak. Görünen o… Görünmeyen ve tedbir alınması gereken nokta; Trabzon'da yaşananların aslında, bu maçın ön sunumu olması. Sokaklardaki insanlar öfkeliler. Belli gruplardan ayrıştırıcı, nefreti ve öfkeyi körükleyici yayınlar yapılıyor. Kendini aldatılmış, haksızlığa uğradığını düşünen bir taraftarı, bu kelimelerle kandırmak, kışkırtmak çok kolay.
TİMURLENK: F.Bahçe olağanüstü kongre kararı almışken ve milli araya girdiğimiz bugünlerde iki takımın kalan maçlarına bakmaktan daha çok, açıkçası beni Milli Takım'ın Macaristan ve Avusturya maçları daha fazla ilgilendiriyor. G.Saray, Beşiktaş derbisinden; F.Bahçe de Trabzon'dan 3 puan çıkarttıktan sonra G.Saray-F.Bahçe derbisine kadar Okan Buruk'un takımının bir kez takılma hakkı var. Bu elbette takılacak manasına gelmiyor. Ama tekrar edeyim, şu anda sahadaki oyunu konuşacağımız sessizlikte bir ortam yok. Çünkü herkes bağırıyor ve kimse kimseyi duymuyor.
DOĞAN: Bu ligin sahada bitmeyeceği kesin. Ne yazık ki bu kavga, saha dışına çıktı ve böyle giderse mahkemede biter. Türk futbolundaki gelişmeleri sadece son olaylarla açıklamak doğru olmaz. Halil Umut Meler'in Ankaragücü Başkanı tarafından sahada dövülmesi, Anadolu kulüplerinin neredeyse hepsinin hakemleri, TFF'yi ve MHK'yi kamuoyuna şikâyet etmesi, Riyad krizi… Bu ve bundan daha fazla krizi, Türk futbolu taşıyamadı. Altında hakemler ezildi, TFF ezildi. En önemlisi de toplumun yeşil sahalardaki adalete güveni ezildi. 'Eyyam' kelimesinin bu kadar zirveye çıktığı bir sezonda şampiyonluğun ne tadı kaldı ne de tuzu.
F.BAHÇE KOÇ'TAN ÖNCE VARDI, SONRA DA OLACAK
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, ligden çekilme kararını tartışmak için olağanüstü kongre kararı aldı. Daha önceki bir divan toplantısında "Ligden çekilelim" diyen bir üyeye "Böyle saçma şey mi olur? Duygusal düşünmeyin" yanıtını da yine Ali Koç vermişti. Koç'un bu kararını nasıl buluyorsunuz, yoksa bir satranç mı oynuyor?
LEVENT TÜZEMEN: F.Bahçe'nin ligden çekileceğine inanmıyorum. Bu kararı almak kolay değil. F.Bahçe, G.Saray ve Beşiktaş, Türk futbolunun ve Türk sporunun asırlık çınarları olmasının yanı sıra mihenk taşıdır. Ali Bey'in Trabzon'daki yaşananlardan etkilenip işi duygusallığa bağladığını düşünüyorum. Çünkü F.Bahçe sadece kongre üyelerinden oluşmuyor. Türkiye'de milyonlarca taraftarı var. Ali Bey, bu kararı aldı ancak genel kuruldan "Çekilelim" desteği çıkmaz. Çünkü Ali Bey'den önce F.Bahçe vardı, Ali Bey'den sonra da F.Bahçe olacak. Unutmayın, öfkeyle kalkan zararla oturur.
GÜRCAN BİLGİÇ: Durum çok ciddi. Ali Koç, kararı Genel Kurul'a götürüyor. Gündem; kalan maçlara çıkmayarak, bir alt lige düşelim mi, düşmeyelim mi? Artık top Fenerbahçe yönetiminde değil, o salonu dolduracaklarda. Bu yüzden satranç, blöf falan yok ortada. Genel Kurul'un kararını yönetimler uygulamak zorundalar. Yani ok yaydan çıktı… Sokaktaki hangi Fenerbahçeli ile konuşsanız, Ali Koç'un isyanından daha fazlasını, umutsuzluğu ve güvensizliği görürsünüz. Şu andaki ortamda ciddi bir 'kırılma' ve 'göze alma' var. Belki şu anda duygusal bu tepkiler. 2 Nisan'a kadar deniz durulur mu? Bakacağız…
BÜLENT TİMURLENK: F.Bahçe Başkanı'nın göreve getirdiği teknik direktörün, her sezon başında kadro planlaması yaptığında doğrusu ve yanlışı üzerine analiz yaparız. Sonra sezon başlar, işimiz performansları değerlendirmek. F.Bahçe'nin 30 bin üyesi var. Bu insanları olağanüstü kongreye çağırıyorsanız ve kararı onlar verecekse bize düşen, o kararı yorumlamaktır. Kongre kararı şu anda alınmış durumda. Bugün itibarıyla sorunuzda geçen Ali Koç Bey'in "Böyle saçma şey mi olur? duygusal düşünmeyin" repliğini tekrar etmekten başka bir şey gelmiyor aklıma.
FATİH DOĞAN: Satranç mı, blöf mü, isyankâr bir tavır mı, bunu zaman gösterecek. Kongreye giderse ve üyelerden bu desteği görürse ok yaydan çıkmış olur. Benzer durum Beşiktaş'ta da oldu. Geçtiğimiz yıllarda Fenerbahçe ile oynanan Türkiye Kupası yarı finalinde atılan yabancı maddelerle Şenol Güneş'in yere düşmesi sonrası maç yarıda kalmış ve dönemin başkanı Fikret Orman, Divan Kurulu'nu toplamıştı. Beşiktaş Divan Kurulu da "Bu karar Beşiktaş'a bir haksızlık'' diyerek Beşiktaş'ın kupadan çekilme kararını onaylamıştı. Kupadan çekildiği gibi hem de 1 yıl ceza almıştı. Bu yüzden Ali Koç, konuyu kongreye taşıdığı gün yüksek ihtimal bu karar çıkar ve dönüşü olmaz.
MELER ATEŞE ATTI, TFF YARDIM ETMEDİ!
Trabzonspor Kulübü, Fenerbahçe maçında Halil Umut Meler'in kurbanı olduğunu açıkladı. Her hafta şampiyonluğa oynayan iki takım için çok tartışmalı hatalar oluyor. Bu normal mi, tesadüf mü?
TÜZEMEN: Halil Umut Meler'in maçı neden iptal etmediğinin cevabını ancak TFF verebilir. Bence Meler'in maçı oynatmasının temelinde, Türk futbolunun dengelerini korumak yatıyor. Meler bu denge uğruna kendini ateşe attı, TFF de yardım etmedi. Oysa devre arasında TFF yetkilileri, Meler ile bir görüşme yapabilir, maçın selameti adına Meler'in doğru bir karar almasına destek olurdu. Meler maçı bence 'kan kusup kızılcık şerbeti içtim' anlayışıyla oynatmak zorunda kaldı. Olayları bir provokasyon olarak görüyorum. Trabzon'a tamamen mal etmiyorum, İçişleri Bakanlığımız bu konuda mükemmel çalışıyor, dev operasyonlara imza atıyor. Ancak olaylarla ilgili medyaya yansıyan görüntülere de dikkatlice bakmak gerekir.
BİLGİÇ: Şu andan itibaren yanlış taç kararı bile tartışılır, çünkü bardak taştı. O kadar net, açıklanamaz kararlar verildi ki normal hataların bile anlaşılır tarafı kalmadı. Trabzonspor, hakemin kararlarını sorguluyor. Fenerbahçe, 'zaten maçın oynanmaması gerektiğini' söylüyor. İki taraf da haklı. Ama ben Ertuğrul Doğan'dan "Geçmiş olsun" açıklaması görmedim. Sanki hiçbir olay yaşanmamış gibi davranıyor.
TİMURLENK: Trabzonspor'un evinde ilk yarıyı kötü oynayarak maçı kaybettiğinden öte futbola dair bir yorumum olamaz. Abdullah Avcı'nın takımı, son haftalarda ilk yarılardaki etkili oyunundan uzaktı. İkinci yarı sahaya yağan yabancı maddelerle oyun ne kadar oynandı şüpheli. Ama her şeye rağmen ev sahibi 2-2'yi buldu. Halil Umut Meler'in maçtaki hatası, yanlış bir düdük değil. Stadyumdaki elektriği yok etmek için oyunu durdurup orta sahada bekleyerek eğer olaylar devam ederse soyunma odasına gitmeliydi. Sahada ceza sahası içinde meşale yanarken futbol oynanmaz. Elbette 3 ay önce suratına yumruk yemiş hakem de Beşiktaş-G.Saray derbisinden 15 gün sonra Trabzonspor-F.Bahçe maçına verilmez.
DOĞAN: Sadece Halil Umut Meler değil diğer hakemler, özelikle VAR hakemleri öyle kararlar veriyor, eyyamlar yapıyorlar ki bütün topluma 'Aman! Galatasaray ve Fenerbahçe yarıştan düşmesin' algısı yerleşti. Meler'in Ankaragücü maçında yediği linçten sonra iyice kimyası bozuldu. Son kurbanı Trabzonspor diyebiliriz. TFF'nin bütün derbilere onu ataması ve diğer hakemlere güvenmemesi büyük sorun. TFF, Meler'i kötü kullanıyor. Meler kendini de tüketti, Türk hakemliğine inancı da.