Eyüpspor Teknik Direktörü Arda Turan, İspanyol MARCA Gazetesi'ne özel röportaj verdi. Turan, İspanyol basınına verdiği röportajda Fatih Terim hakkında da konuştu. Arda Turan, Atletico Madrid ve Simeone hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Fatih Terim hakkında da konuşan Arda Turan, tecrübeli teknik adamın etkilendiği yönünü açıkladı. Arda Turan'ın MARCA'ya verdiği röportaj şu şekilde:
"Futbol hayatımın en önemli parçasıydı, başarılarımı, mutluluğumu ve hayallerimi çocukluğumdan beri futbola borçluyum. Tüm duyguları yaşadım ama antrenörlüğe başladığımda bunun yepyeni bir dünya olduğunu gördüm. Şimdi sanki sıfırdan başlıyorum. Hedefim futbolcu olarak başardığımdan daha fazlasını başarmak. Burası sahadan çok farklı. Kariyerim boyunca edindiğim tüm tecrübeleri buraya taşımak ve her geçen gün kendimi geliştirerek hayallerimi gerçekleştirmek istiyorum. Kariyerim boyunca çok önemli antrenörlerle çalıştım ve hepsinden çok şey öğrendim. Şimdi bu deneyimleri oyuncularıma aktarma zamanı. Bu uzun bir yol, öğrenecek çok şey ve kazanılacak çok deneyim var. Ama şu ana kadar antrenmanlarda hissettiklerimden çok memnunum. Mutluyum, umarım böyle devam eder.
"HERKESİN SONUNA KADAR SAVAŞTIĞI BİR GRUP YARATMAK İSTİYORUM"
Sisteminizi oyunculara açıklamak ve felsefenizi adapte etmek için biraz zamana ihtiyacınız var. Ligin bitimine az bir süre kalmasına rağmen geçen yıl bu anlamda çok faydalı oldu. Kulübü ve oyuncuları tanımak ve bu bilgilerle gelecek planlarımızı şekillendirmek için bir süreçti. Çok iyi hazırlandık, yeni oyuncular getirildi ve çok çabuk adapte oldular. Herkesin olmaktan mutlu olduğu, eğlendiği, öğrendiği ama sonuna kadar savaştığı bir grup yaratmak istiyorum. Sahadan kulübeye geçtim ama hayallerim hiç değişmedi. Futbolcuyken de kazanmak istiyordum, antrenörken de kazanmak istiyorum. O zaman da pes etmedim, şimdi de pes etmiyorum. Tek fark, şimdi tüm takımımın hayallerimi paylaşmasını sağlamak zorunda olmam. Oynadığım dönemde kendimden sorumluydum, şimdi ise herkesten sorumluyum. Ama hiçbir şey değişmiyor. Bir futbol felsefesine inanıyorum ve bunu geliştirmek için her detay üzerinde çalışıyorum. Sabahları tesislere gidiyorum, saatlerce maç izliyorum, analiz ediyorum ve notlar alıyorum. Yardımcılarımla bir araya geliyorum ve tartışıyoruz. Futbol çok dinamik bir spor. Her gün yeni yaklaşımlar ortaya çıkıyor ve ben de hepsini takip etmeye, öğrenmeye ve kendi fikrime uyarlamaya çalışıyorum.
TAKTİKSEL OLARAK KİMLERİ ÖRNEK ALDI?
İkisinden de (Diego Simeone ve Luis Henrique) çok şey öğrendim. Simeone'nin defansif bakış açıma katkısı büyük. Luis Enrique'den ise hücum aksiyonlarını ve saha içindeki pozisyon almayı öğrendim. Teknik ve taktik anlayışın yanı sıra, her ikisinden de oyunculara karşı çok dürüst ve açık olmayı öğrendim. Onlarda beni en çok etkileyen şeylerden biri de buydu. Taktiksel anlamda Simeone'den takımı konumlandırma, sertlik, savunmada birlikte hareket etme, pres yapma, 4-4-2'de karşılama, bloklar arasında pas vermeme ve duran topları organize etme konularında çok şey öğrendim. Luis Enrique'den takımın nasıl konumlandırılacağı, rakip savunmaya karşı nasıl çözümler bulunacağı, nasıl yerleşileceği ve tepki verileceği konusunda çok şey öğrendim. Bahsetmeden geçemeyeceğim bazı isimler de var: sezon başı hazırlıkları için Oscar Ortega ve duran top hazırlığı için Mono Burgos...
DIEGO SIMEONE VE FATİH TERİM SÖZLERİ
Simeone'nin en önemli özelliği çok dürüst ve çok açık olmasıydı. Ne istediğini doğrudan söylerdi. Ben de oyuncularımla yaptığım tüm konuşmalarda onun kadar açık ve net olmaya çalışıyorum. Simeone maçları sanki bir oyuncuymuş gibi yaşayan bir antrenör. Fatih Terim'i de bu açıdan hatırlamak isterim. İkisi de oyunu saha kenarından yaşadı. Onun takımında oynarken yedek kulübesine baktığınızda en az sizin kadar maçı kazanmak isteyen bir antrenör görürdünüz. Bunu hissederdiniz. Bu her zaman oyuncu üzerinde olumlu bir etki yaratır. Ben de oyunu saha kenarından deneyimlemeyi ve bu enerjiyi oyuncularıma aktarmayı seviyorum.
"ATLETICO TARAFTARININ BENİ KARŞILAMASINI ASLA UNUTAMAYACAĞIM"
Atletico'nun hayatımda her zaman çok özel bir yeri oldu. İlk yurt dışı deneyimimdi, bir aile olduk, elde ettiğimiz başarılar... Tüm bunları hayatım boyunca hatırlayacağım. Orada sadece sportif başarılar elde etmekle kalmadım, aynı zamanda harika anılar da biriktirdim. Son gün beni stadyumda karşılamalarını ve bana bir plaket takdim etmelerini asla unutmayacağım. Onur duymuştum. O gün sadece futbol tarihinin en özel takımlarından birinde oynamadığımı, aynı zamanda çok özel bir ailenin parçası olduğumu bir kez daha hatırladım. Şu anda antrenörlük kariyerimin başındayım, adım adım ilerlemem gerekiyor... Hala kazanmam gereken deneyimler var. Hâlâ kazanmam gereken deneyimler var. Atlético de Madrid'in kalbimde her zaman çok özel bir yeri olacak. Gelecekte ne olacağını bilmiyorum ama şu anda ilk hedefim Eyüpspor'da hayallerimizi gerçeğe dönüştürmek.
"EYÜPSPOR'DA SON DERECE PROFESYONEL BİR YAPI VAR"
Burada Eyüpspor'un organizasyonunu da açıklamak gerekiyor. Belki futbol dünyası pek farkında değil ama burada son derece profesyonel bir yapı var. Başta kulüp başkanımız olmak üzere futbola çok profesyonel bir bakış açısıyla bakıyorlar. Sadece A takım için değil altyapı oyuncuları için de her türlü imkan sağlanmış durumda. Eyüpspor sadece bugünü değil geleceği de planlayan bir kurum. Burası geçmişi olan asırlık bir kulüp. Sahada iyi sonuçlar alındığında sadece biz değil taraftarlarımız da yeni bir duygu hissediyor. Bu olumlu duygu hepimizi ayağa kaldırıyor.
"ÇAĞLAR SÖYÜNCÜ KENDİNİ ÇOK GELİŞTİRECEK"
Benden önce Türk futbolunda Avrupa'da başarıya ulaşmış çok yetenekli isimler vardı. Biz de onların açtığı yoldan ilerliyoruz. Bugünlerde bizi Avrupa'da temsil eden vatandaşlarım var. Eminim onlar bizden çok daha iyisini yapacaklar. Çağlar da çok yetenekli. Sadece yeteneğiyle değil, karakteri ve futbol sevgisiyle de fark yaratacak bir oyuncu. Atletico'nun onun için doğru yer olduğunu düşünüyorum. Bu kulüpte çok şey öğrenecek ve kendini çok geliştirecek. Alttan gelen genç oyuncularımız var. Onların benim yaptığımdan daha fazlasını yaptığını görmekten gurur duyarım. Ona Atletico de Madrid'in sadece bir futbol kulübü değil, büyük bir aile olduğunu söyledim. Sadece yeni bir kulübe değil, bir aileye katılacağını söyledim. Simeone ve ekibinden sadece bir oyuncu olarak değil, aynı zamanda bir insan olarak da çok şey öğreneceğini söyledim. Hatta ona Madrid'de bir şeye ihtiyacı olursa beni aramasını söyledim: iyi restoranlar, eğlence yerleri gibi... Daha önce hem kulüp hem de milli takım düzeyinde çok fazla deneyim ve başarı kazandı. Çok önemli bir futbolcu. Atlético de Madrid ile daha da iyi yerlere gelecektir."