İtalya Serie ekiplerinden Napoli'nin 33 yıllık şampiyonluk hasreti sona erdi. Bitime 5 hafta kala şampiyonluğu garantileyen Napoli'nin tarihi zaferini değerlendiren bir yazı kaleme alan SABAH Spor'un usta yazarı Bülent Timurlenk, şampiyonluğu böyle anlattı...
Napoli'nin 33 yıl sonra gelen şampiyonluğunun değerini biraz olsun anlayabilmek için belki de 5 sezon öncesine dönmek lazım. Kadrosunda Mertens, İnsigne, Jorginho, Hamsik, Koulibaly gibi yıldızları olan Napoli, 91 puan toplamış ama Juventus şampiyonluğu 95 puanla kucaklamıştı.
O gün takımın teknik direktörü olan bugün Lazio'da görev yapan Sarri, "Ben bu takımı 60 puanlardan aldım. 90'ın üzerine çıkardım ama yine yetmedi" diyerek İngiltere yolculuğuna çıkmıştı. İtalyan hoca doğru söylüyordu. Juventus seri şampiyonluklarla Serie A'yı kavururken Milano ve Roma şehri kulüpleri kafalarını kaldıramıyor, isyan Napoli'den geliyordu. Juventus o dönemde Napoli'ye geçilmemek için rakibinin santrforu Higuain'e 94 milyon Euro ödemişti. Şimdi biraz filmi ileriye, sezon başına saralım…
YILDIZLAR BİR BİR DAĞILDI
Napoli'nin başında, hiç şampiyonluk yaşamamış ama her zaman oynattığı pozitif futbolla büyük saygı görmüş Luciano Spalletti… Kulüp tarihinin en golcü ismi Mertens Galatasaray'ın, İtalya Milli Takımı'nın ele avuca sığmaz forveti İnsigne MLS'in, Fabian Ruiz PSG'nin ve belki de hepsinden önemlisi Serie A'nın en iyi stoperi kabul edilen Koulibaly Chelsea'nin yolunu tutmuş. Son şampiyon Milan, iki yıldır şampiyonluğa hasret Juventus ve ezeli rakibinden unvanı almaya çalışan İnter varken bu kadar güç kaybetmiş Napoli'yi kimse ilk 2'de bile görmüyordu İtalya'da.
GELEN GİDENİ ARATMADI
Hayat devam ediyor elbette. Gidenlerin yerine gelenlerin hayal kırıklığı yaratması halinde Napoli burada olamazdı. Kim Min-jae, Koulibaly'nin boşluğunu doldurup fazlasını bile yaptı. Geçen sezon sakatlıklar yüzünden hayal kırıklığı yaratan Osimhen, ligin en iyi santrforu olmayı başarırken, 10 milyon Euro'ya alınan Kvaratskhelia, piyasa değeri kendisinden 225 futbolcunun daha değerli olduğu Serie A'yı kasıp kavurdu. Napoli bütün tahminleri çöpe attı. Bu yarışta kimse onlardan uzak ara fark yapmasını beklemiyordu. Özellikle Osimhen- Kvaratskhelia ikilisi içeride, dışarıda rakipleri paramparça etti. Öyle ki Şampiyonlar Ligi'nde bile sezonun en iyi futbolunu oynayan takımlar İstanbul'da karşılaşsın isteyenler, finalin adını Manchester City- Napoli'ye yakıştırıyordu.
AKILALMAZ BİR TUTKU
İtalya'daki futbol rekabetinde kuzeyin zengin iki şehri Milano ve Torino'nun karşısına, 'yoksul ve köylü' kabul edilen Napoli'nin başkaldırışı, futbol tarihinde mükemmel olmayan adamların en mükemmeli olan Maradona'nın hayata vedası ve stadyuma isminin verildiği sezonda gelen bu şampiyonluk, elbette şehri sabaha kadar uyutmadı. Birkaç gün daha uyumayacakları kesin. Ünlü İtalyan yönetmen, Napoli taraftarı Sorrentino'nun filmlerine konu olan, İtalya'nın kült dizilerinde sürekli olarak vurgulanan Napoli tutkusu, bu şampiyonlukla çok daha anlamlı bir yere oturdu. İtalya'nın en ünlü film prodüktörü olan Aurelio De Laurentiis'in sahibi olduğu Napoli'nin kazandığı başarı, bir aşk hikâyesi gibi… Trabzonspor 38 yıl beklemişti, Napoli 33... Kim kimi bu hayatta 33 ya da 38 sene geleceğini bilmeden bekler ki! Akıllara ziyan futbol tutkusunun tarifi de bu işte.