AHMET ÇAKAR
Galatasaray içler acısı bir durumda. Yönetimin Torrent'i getirmekteki amacı, takımın menfaati değil istedikleri gibi at koşturacakları ortamı oluşturmak
LEVENT TÜZEMEN
Başkan Elmas, büyük stres yaşıyor. Yönetimde her kafadan bir ses çıktığı için huzursuzluklar bitmiyor. Bir kaleci, iyi bir 6 numara, bir de golcü alınmalı
SORU: Galatasaray 13. sıraya indi. Yönetim içinde büyük huzursuzluklar var. Galatasaray'a reçete yazmak isteseniz ne yaparsınız?
LEVENT TÜZEMEN: G.Saray Başkanı Burak Elmas, büyük stres yaşıyor.
Yönetim içinde her kafadan bir ses çıktığı için huzursuzluklarh iç bitmiyor.
Yönetim sakin olmalı, transfer sezonu bitmeden bir kaleci, iyi bir 6 numara, bir de golcü transfer etmeli. Yönetim, İspanyol hocayla mutlaka konuşmalı ve kendisinden
Avrupa'daki oyun modelini uygulamasını talep etmeli.
Çünkü bu oyuncuların kapasiteleri rakibe önde baskı yapmaya yetmiyor. Ama takım halinde
kompakt oyunu ve hızlı kontratağa çıkmayı yapabiliyorlar. Işıtan Gün, geçmişteki
söylemleriyle tepki aldı. Başkan Elmas, göndermeye sıcak bakmıyor ancak Işıtan
Bey'in varlığı G.Saray'a zarar verir.
AHMET ÇAKAR: Galatasaray içler acısı bir
durumda. Burak Elmas ve yönetimi Fatih Terim'e
ihanet etti. Bu nasıl kanıtlandı
biliyor musunuz; Torrent,
Florya'da oyuncularına,
"İki aydır sizleri canlı izliyorum"
diyerek aslında
teklifi iki ay önce aldığını
ikrar ediyor. Elmas ve
avaneleri, iktidara geldiklerinde
Terim'e
kumpas yaptılar.
Ayrıca yönetim, G.Saray camiasına
yakışmayacak, cinsel yönden
ahlak sıkıntısı yaratacak işler de yapmışlardır.
İşte Işıtan Gün… Ne olduğu belli değil! Geçmişte kadınlarla ilgili ahlaki sınırları
yıkan tweetler atmıştır. Ayrıca Mustafa Cengiz
zamanında kulüpten birçok ürün alıp parasını
ödememiş. Aynı Işıtan Gün ile ilgili Hollanda
takımlarından Fortuna Sittard'ın eski teknik
direktörü, "Işıtan'ın oyuncularını almadım
diye benim görevime son verdi" diyebilecek
kadar bu idareci ile ilgili kapkaranlık bir geçmiş
yaratmıştır. Bu yönetimin, asırlık G.Saray
camiasının en kötü yönetimi olduğu ortaya
çıkmıştır. Reçete şudur; derhal
gitmelidirler. Madem Fatih
Terim'i göndermek istiyordunuz,
bu işi sezon sonu yapardınız.
Torrent denen vasıfsız adamı takımın başına getirmekteki amaç, G.Saray'ın menfaatleri
değil istedikleri gibi
at koşturacakları ortamı
oluşturmaktır.
GÜRCAN BİLGİÇ: Yeni hocanın ilk maçı eskisinden farklı değildi. G.Saray'ın problemleri var. Bunu Fatih hoca kontratak oyunuyla çözmeye çalıştı, başaramadı. Torrent, bekleri daha çok hücumun içine sokan bir düşüncede. Ancak problem hep merkez orta sahadaydı. Taylan-Berkan ikilisi oyunu yönlendirmekte yetersiz oldukları gibi rakip ataklardaki top kayıplarının da başlangıcı oldular.
Bu durumda sorumluluk alacak oyuncular gerekir. Ancak sonuçlar kötü giderken herkes saklanır. Yönetim ve Torrent'in işi zor.
ÖMER ÜRÜNDÜL: Daha önce Terim ile Avrupa Ligi maçları beklenmeliydi diye fikrimi belirtmiştim. Yeni gelen teknik direktör ülkeyi tanımıyor. Üstelik İspanyol modelini benimsemiş bir teknik adam. G.Saray'ın bu pas oyununu oynayacak bir kadro yapısı yok. İlk başta çok büyük bir teknik hata yaptı. Bir anda Aytaç, Alpaslan ve Marcao ile üçlü defansa döndü. Ondan sonra da ağır yenilgi geldi.
FENERBAHÇE'Yİ KAFALARINDA BİTİRMİŞLER!
LEVENT TÜZEMEN
Fenerbahçe camiası İsmail Kartal'dan bir an önce sonuç almasını istiyor. Kartal'ın sabra sığınacak durumu yok, takımı tanıdığı için göreve getirildi
ÖMER ÜRÜNDÜL
Sarı-lacivertlilerde en önemli sorun, futbolcular işi kafalarında bitirmişler. Birkaç isim dışında mücadele eden yok. Kimin ne oynadığı belli değil
SORU: Fenerbahçe'de teknik direktör İsmail Kartal, "Sadece biraz zamana ihtiyacım var. Biraz sabırlı olsunlar. Ben bu oyuncularımla her şeyi düzeltebileceğime inanıyorum" dedi. Artık taraftar için sabredecek bir durum var mı?
GÜRCAN BİLGİÇ: İsmail hoca her hafta 11'i ve sistemi değişen
bir takıma geldi. İki maç üçlü oynuyorlar, sonra dörtlüye
dönüyorlar. Ardından tekrar üçlü. Hiçbir maç aynı takım
sahaya çıkmadı. Dolayısıyla var olan kaosu oyun ve kadro
istikrarına kavuşturmak için uğraşıyor. Antrenman
yapacak zamanı da yok.
Fakat F.Bahçe'deki asıl problem mental. Önemli oyuncular 'vazgeçmiş' gibi oynuyorlar. Onları tekrar motive edip takımın
parçası yapması gerekiyor.
F.Bahçe'nin kaptanı yok.
O lideri bulduklarında
sorunun yarısını
çözecekler.
ÖMER ÜRÜNDÜL: Başkan Ali Koç'un kafasındaki düşünce,
bu sıkıntıyı dağıtabilmek için çok kariyerli bir teknik direktörü
takımın başına getirmek. Ama bunu normal zamanlarda bulamadı,
şimdi bir de sezon ortası böyle bir tablo varken işler daha da
zorlaştı.
Ben İsmail Kartal'ı daha Pereira gittiği anda önermiştim. Bu hamle de geç yapıldı. Fenerbahçe'deki en önemli
sorun, futbolcular bu işi beyinlerinde tamamen bırakmışlar. Birkaç
futbolcu dışında mücadele eden yok.
Kimin ne oynadığı belli değil. Bazı futbolcularda büyük fiziki düşüş var. Artık görünüyor ki bu sene böyle geçecek.
TABLO KORKUNÇ KARANLIK
LEVENT TÜZEMEN: Fenerbahçe camiası İsmail Kartal'dan sabır beklemiyor, bir an önce sonuç almasını istiyor. İsmail Kartal'ın sabra sığınacak durumu yok, camiayı ve oyuncuları tanıdığı için göreve getirildi.
Ancak Antalya önünde Osayi'yi sağ bek, Ferdi'yi de sol bek oynatması biraz maceracı bir davranış oldu. Sürekli Löw'ün sorulmasından rahatsız olmasına da anlam veremiyorum. Çünkü F.Bahçe, Kartal ile sezon sonuna kadar anlaşma yaptı. Bugünden Löw ya da bir başka hocayı yeni sezona düşünmek çok doğru bir davranış.
AHMET ÇAKAR: İsmail Kartal bir kahramandır. Şahsen tanırım, namusuna, şerefine, haysiyetine bir arkadaşı olarak kefilim. Onun nasıl düzgün bir adam olduğunu tüm camia hem biliyor hem de hissediyor.
İsmail Kartal'ın alacağı kötü sonuçlar Ali Koç'a yazar ama hele Türkiye Kupası'nı alır, Avrupa'da da ilerlerse bu da canım kardeşim İsmail Kartal'a yazar. Ali Koç, çok iyi bir F.Bahçeli. Bununla ilgili en ufak bir kuşkum yok. Asla F.Bahçe'yi şahsi menfaatleri için kullanmıyor. Bununla ilgili de en ufak bir kuşkum yok. Ama şurası açık; beceremedi, beceremiyor. Çünkü zannediyor ki futbol kulüplerinin yönetimi Koç Holding'in yönetimi gibi kurumsal olursa başarı gelir. Futbolun dinamikleri bambaşka. Bu iş holding yönetmeye, fabrika yönetmeye benzemez.
F.Bahçe'de tablo, korkunç karanlık.
DOKTOR 'NE YERSE YESİN' DEDİ!
AHMET ÇAKAR
Merkez Hakem Kurulu için türlü iddialar var. Görünen şu ki eğer 4 büyük takım da şampiyonluk yarışında olsaydı, bu lig bu hakemlerle asla ama asla bitmezdi.
SORU: Merkez Hakem Kurulu, Süper Lig'de bu hafta çok tartışılan Erkan Özdamar (Hatay-G.Saray), Arda Kardeşler (Beşiktaş-G.Antep) ve Atilla Karaoğlan'a (Antalya- Fenerbahçe) görev vermedi. Hatalar için artık yüzde yüz kasıt var diyebilir miyiz?
AHMET ÇAKAR: Türk hakemleri tıpkı 'Doktor
'ne yerse yesin' dedi' denecek tabloda. 3 büyüklerin
fazla iddiası kalmadığı için hafif toz kalkıyor. Ama
onlar da beceremiyor. MHK için türlü iddialar var.
Önümüzdeki haftalarda ben de bu iddialara değineceğim. Ama görünen şu ki eğer 4
büyük de şampiyonluk yarışında olsaydı, bu lig
bu hakemlerle asla bitmezdi.
GÜRCAN BİLGİÇ: Hakemlerin bazı maçlarda
açıklanamaz hataları oldu. Ama bunları öncelikle
VAR üstünden okumak gerekir. Bu üç hakem
de dinlendirilecek kadar kötü değillerdi. Ben 3 günde
bir maç oynanan hafta için alınmış bir karar olarak
görüyorum. Ancak realitede yoruma açık kararlar verdiler.
Bunlar büyük takımların aleyhineydi. Bu yüzden sesler
yüksek çıkıyor. Artık şu gerçeği kabul edelim, hakemler güçlüden
yanadır. Eğer 'kaybeden' olmuşsanız hakemin
takdir hakkını da kaybedersiniz.
ÖMER ÜRÜNDÜL: Hep aynı şeyi söylüyorum,
ülkemizdeki dünyada benzeri görülmeyen medya, taraftar,
teknik adam ve yönetim baskılarıyla hakemler maçlara rahat
çıkmıyor.
Arda Kardeşler bir hafta evvel çok iyi maç yönetmişti. Bu sefer yönetemedi. Erkan Özdamar da bana göre sezonun en başarılı hakemlerinden ama o da Hatay'da büyük hatalar yaptı. Burada bir örnek
daha vereyim, G.Saray yönetimi ve medya hakemi suçluyor
ama maç 1-0 iken hakem penaltı verdi, Aanholt atsa
2-0 olacaktı ve maç tamamen G.Saray'ın lehine dönecekti.
Ardından Alpaslan'ın yaptığı penaltıda yüzde 100
ikinci sarıdan ihraç gerekiyordu, onu da yapmadı. Bu
durum G.Saray'a avantaj oldu.
İkinci yarıda da onun baskısı altında bu sefer de Kamara'ya ikinci sarıyı çıkaramadı. Bunlar hep gösteriyor ki hakemler zihinsel
olarak sağlıklı maç yönetemiyorlar.
LEVENT TÜZEMEN: Erkan Özdamar, G.Saray'ı doğradı,
Arda Kardeşler Beşiktaş maçında tutarsız kararlar verdi, Atilla
Karaoğlan Antalya'da oyunun kontrolünü elinden kaçırdı. Bu üç
hakeme
görev vermemek
ne kadar
doğru bir kararsa
maçın VAR hakemlerini
de cezalandırmak gerekir.
Çünkü bu 3 hakem, kritik pozisyonlarda
can alıcı hataları VAR ile ortak hareket
ederek yaptılar.
Bazı hakemlerin futbol bilgisinin yetersiz olduğunu görüyoruz. Genç diye bilgisiz, tecrübesiz, yetersiz hakemlerin önünü açmak gelecek haftalarda daha büyük krizlere neden olur.