SORU:
Trabzonspor ilk yarıyı en yakın rakibinin 7 puan, İstanbul'un 3 büyük ekibinin ise çift haneli farkla önünde lider bitirdi. Fırtına bunu nasıl başardı? Devre arasında hangi bölgeye transfer yapılmalı?
İSKENDER GÜNEN: Abdullah Avcı geçen yıl takımın başına geçtikten sonra önce kadro gerçeğini de göz önünde bulundurarak takım savunmasını öne çıkardı.
Elinde kısıtlı bir kadro olmasına rağmen öyle maçlar var ki 90 artılarda puan kayıpları yaşandı. Başarılı bir yıla imza attı. Transfer sezonunda ise nokta isimler alındı. Alınan oyuncuların katılımıyla kadro zenginliği ortaya çıktı.
Gelinen noktada istikrarlı bir yapı, kazanma azmi çok, coşkulu, sorumluluk anlayışı yüksek bir takım olgusu ortaya çıktı. Bu da bugün alınan puanlar ve başarıyı beraberinde getirdi. Savunmada Edgar'ın sakatlanması ve sezonu kapatması sebebiyle mutlak transfer yapılması gereken mevki stoper.
Hücumda kenar özelliklİ bir oyuncu ve sol bek transferi gerekiyor.
ALİ GÜLTİKEN: Trabzonspor'un yalnızca bu seneki performansını değerlendirirsek kısır bir bakış açısı olur.
Çünkü 3 yıldır devam eden bir yapılanma var. Trabzonspor, bu sürecin olgunlaştığı dönemi yaşıyor.
Çok doğru adımlar attılar, çok başarılı oyuncu seçimleri var. Doğru teknik adamlarla çalıştılar. Bu sürecin de hep arkasında olan bir başkan var. Futbolu çok güçlü, yetenekli oyuncuları var ve en önemli şeye de sahipler; kazanma iradesini sonuna kadar ortaya koyuyorlar. Edgar'ın sakatlanmasından sonra oraya bir transfer gelecek gibi görünüyor. Gervinho'nun yerine Kouassi'yi aldılar. Bir de sol bek arayışı var. Bu takviyeler eldeki oyuncu kadrosuna baktığımız zaman da yeterli olacak gibi görünüyor.
BİR KANAT FORVETİ LAZIM
ÖMER ÜRÜNDÜL: Trabzonspor'un aslında bol alternatifli, iyi bir kadrosu var. Avcı da geçen seneden göreve gelip takımda istediği düzeni oturttu.
Trabzonspor'un en büyük artısı da hücum ağırlıklı oynayabiliyor olması ve maçların gidişatına göre iyi bir takım savunması yapabilmeleri. Kadroya baktığımız zaman çok iyi bir kaleci, birbirleriyle uyumlu iki stoperi var ancak Edgar sezonu kapattı.
Orta sahada da bol alternatifli bir kadrosu var. Sezon başında 'Trabzonspor'un en iyi transferlerinin başında Dorukhan geliyor' demiştim. O da maç eksikliğini atlatıp eski formuna kavuşunca belgelendi.
Siopis, Berat ve Dorukhan ile birlikte üç iyi ön libero var. Bakasetas ve Hamsik gibi de oyunu yönlendirecek ofansif aksiyonlarla ciddi katkılar verecek isimler var. Fizik açından iyi durumda olduğu için Süper Lig'deki en faydalı santrfor Cornelius. Nwakaeme ayrıcalıklı bir kanat forveti. Djaniny'yi de beğeniyorum. Trabzonspor'a bir tane kanat forveti, Edgar'ın sakatlığından dolayı bir stoper ve sol bek transferi yeter de artar.
YARDIMLAŞMANIN ESERİ
LEVENT TÜZEMEN: Avcı, genç-yaşlı ayrımı yapmadan icraat yapacak yerli ve yabancı oyuncuları Trabzonspor'a aldı ve bu oyuncuların hepsi verimli oldu. Sadece ligde oynamak Trabzonsporlu oyuncuların konsantre olmalarını sağladı. Fiziksel ve zihinsel olarak yıpranmadılar, kaliteli oyuncular gençlerle mükemmel bir uyum sağladı.
Birbirlerine yardım ederek başarıyı yakaladı. Avcı, kurduğu antrenör takımının belirlediği oyun yapısıyla ve oyuncularla diyaloğuyla zirveye oturdu. Gervinho ve Edgar'ın yerine, bir de sol beke oyuncu almaları şart. Transfer edilen Kouassi'nin Afrika Kupası'na gitmesi sorun yaratır.
Fildişili oyuncunun yerine bir B planı olmalı.
AVCI ÖFKE DİLİNİ YOK ETTİ
GÜRCAN BİLGİÇ: Trabzonspor'un başarısı başkan ve teknik adamın birbirlerine duydukları güvenden kaynaklandı.
Geçen sezonu çok doğru analiz edip temmuz geldiğinde transferleri tamamlamış olarak sezona başladılar. İyi oyuncular aldılar, takım kalitesini yükselttiler. Buna da kazanan sistemi ekleyerek istikrarı yakaladılar. Çok kötü oynadıkları ama kazandıkları maçlar da oldu.
Zaten şampiyonluğun anahtarı da orada; kötü oynarken kazanmak. Özellikle yedek kulübesinde sıkıntıları vardı. Avrupa'dan elenmeleri dar kadro problemini minimuma indirdi. Abdülkadir ve Dorukhan'ın iyileşmesiyle birlikte yerli rotasyonunda da ellerine şans geçti.
Ama en önemli yıldızları Abdullah Avcı oldu. Sadece takımı değil taraftarı da doğru yönetmeyi başardı. Samimiyeti, alçak gönüllü tavrı, sadece futbol diliyle konuşması şehrin takıma ve oyuna bakış açısını çok pozitif etkiledi.
Sabırsızlıktan doğan öfke dilini yok etti. Bu da ilk yarının en değerli performansıdır.