Kaptan Abdülkerim Bardakçı, Ahmet Çalık, Serdar Gürler gibi tecrübeli isimlerin liderliğinde pozitif futbol oynayan Konyaspor'un teknik direktörü İlhan Palut, hem geçmişte yaşadıklarını hem de gelecekteki hedeflerini anlattı. İlhan Palut, milli takımın kendisi için doğal hedef olduğunu belirtirken Stefan Kuntz için de konuştu.
Konyaspor, Süper Lig'de geride kalan 12 haftada sadece Galatasaray'a kaybetti. Siz 12 haftalık dilimi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Öncelikle lige çok iyi başladık. 4 maçta 10 puan topladık. Ardından ise 5 haftalık galibiyet alamadığımız bir dönem oldu. Bu süreçte tek yenilgimizi Galatasaray'dan aldık ardından ise 3 galibiyetle çıkışa geçtik.
Geçen sezon takımı geldiğimde küme düşme hattından kurtulamk için savaştık, sıkıntılı bir süreçten geçtik. Bu sezon başında ise oyunun detaylarına odaklandık. Kazanma odaklı olmaktan çok gelişim adına çalışmalar yaptık. Lig başlayınca da bunun karşılığını aldık.
12 maçta sadece 2 maç kötü oynadık, bu benim için kabul edilebilir bir oran. Antrenmanlardan, oyundan ve mücadele gücünden memnunum. Puan olarak da bu çalışmaların karşılığını aldık. 12 hafta bizim için; oyun, mücadele ve puan olarak beklentilerimizi karşıladı.
Dışarıdan baktığınız zaman kendi teknik direktörlük performansınızı nasıl görüyorsunuz?
Hatayspor performansım zaten çok dikey bir performanstı. İkinci ligin orta sıralarından aldığımız ekibi Süper Lig'in kapısına kadar getirdik. Göztepe'de ise son derece hızlı bir giriş ve takımı yukarılara taşıma... Pandemi sonrası ise düşüş yaşadık. Konyaspor'da ise Hatayspor kadar dikey bir başarı olmasa da istikrarlı bir performans var. Konyaspor performansımdan memnunum ama daha iyisini yapabilirim.
Bu sezon Konyaspor'da hedefleriniz neler?
Yabancı kuralından dolayı birçok takım zorunlu olarak yerli oyuncu oynatıyor. Ancak bizim savunmada oynattığımız yerli futbolcularımız zaten planımızın bir parçası olan, ilk 11 oyuncularımız. Bu konuda çok şanslıyız.
Biz hedeflerimize maç maç bakıyoruz. Şu an sadece önümüzdeki Çaykur Rizespor müsabakasını düşünüyoruz. Ligin son dilimine girdiğiniz zaman her takım için doğal bir hedef ortaya çıkıyor. O döneme geldiğimizde asıl hedefimize odaklanacağız. Sezonun son 3'te 1'lik dönemine gelene kadar toplayabildiğimiz kadar puan toplamak istiyoruz.
Transfer hedefleriniz nelerdir?
Transfer dinamik bir süreç. Şu an transfer düşünmediğimiz bir bölgedeki oyuncuda düşüşler olabilir, sakatlık ya da ayrılmak isteyenler olabilir. Şimdi negatif baktığımız isimler bunu tersine çevirebilir. 3-4 hafta daha bu değerlendirmeleri yapacağız ve hangi bölgelere nasıl takviye yapacağımıza karar vereceğiz.
Bir oyuncunun gelişimini görmek çok keyifli bir iş. Size gelen bir futbolcunun 3-4 ay sonra gelişmesini görmek bize mutluluk veriyor. Zaten oyuncular gelişinde başarı da geliyor.
Serdar Gürler'in milli takım için tepkisi vardı. Sizin milli takıma bakış açınız nedir? Çalışmak ister misiniz?
Geleceğe yönelik elbette hedeflerim var. Her teknik adam ülkesinin milli takımını çalıştırmak ister. Biz de günü geldiği zaman bu göreve seve seve koşarız. Bu bir süreç işi, kulüplerde yapacağımız işleri tamamlayıp milli takımda olmak daha doğru olacaktı. Biz zaten Kuntz hocanın doğal yardımcılarıyız. Oyuncuların gelişimine katkı sağlıyoruz. Bir gün milli takımı çalıştırırsam mutlu olurum.
Avrupa'da bir takım çalıştırmak ister misiniz?
Ligde nasıl maç maç bakıyorsak bu da aynısı aslında. Şu an Konyaspor'un başarısı için çalışıyorum. Burada iyi işler yaparsam elbette başka kapılar açılacaktır. Genel olarak bizim jenerasyonun teknik adamlarının hedeflerini yüksek tutması gerektiğini düşünüyorum.
Yeni jenerasyonun kendilerini kulüplere kabul ettirmesi zor oldu. Bizim jenerasyonun 13-14 hocası burayı parselleyim bir yere gitmezse alttan gelen hocaların önü kapanır. Bizim jenerasyon zamanı gelince Avrupa'ya açılmalı. Ben özellikle İtalya Ligi'ni seviyorum.
Teknik adamlık kariyerinizde en mutlu olduğunuz ve en üzüldüğünüz anlar neler oldu?
Hatayspor'u çalıştırıken TFF 1. Lig play-off maçında Adana Demirspor ile karşılaşmıştı. 90+2 gol yemiştik ve eleniyorduk ancak 90+7'de gol atarak tur atladık. O maçta çok sevinmiştim.
Üzüldüğüm çok maç oldu, en son Rize deplasmanında 2-0 öne geçip 5-2 yenilmiştik.
Sosyal medya hesaplarınız yok. Ancak sosyal medya hayatın bir parçası oldu. Futbolcuların ve spor camiasının sosyal medya kullanmasına nasıl bakıyorsunuz?
Bir dönem sosyal medya hesaplarımız vardı, ben de kullanıyordum ancak sonra kapattım. Şu an kendimi daha iyi hissediyorum bu şekilde. Sosyal medya hesabı olmadan da sosyal medyayı takip edebilirsiniz. Ben de takımlarda neler oluyor, futbol camiasının gündemi nedir takip ediyorum ara sıra. Futbolcular da kendilerini sosyal medyada yaşanan olumsuz yorumlara, linç kültürüne karşı güçlü duracak gibi hissediyorlarsa kullanabilirler elbette. Sosyal medya etkileşim açısından iyi bir mecra.
Sosyal medya kullanmasanız da bir medya baskısı söz konusu oluyor. Siz bu baskıya karşı nasıl hareket ediyorsunuz?
Ben zaten kendisini baskı altına alan biriyim. Ne iyi gittiğimiz zaman benim için ne dediklerini takip ediyorum, ne de kötü gittiğimde insanlar ne diyor diye bakıyorum. Olayı kendi dünyamda, ekibimle ve ailemle paylaşıyorum. Steril kalmaya çalışıyorum.
Konyaspor taraftarlarına iletmek istediğiniz bir şey var mı?
Konyaspor taraftarları bize güveniyor ve destek oluyor. Takımım adına onlara teşekkür ediyorum. Pandemi kuralları biraz daha esnetildi, daha fazla taraftar gelmesini temenni ediyorum. Onlara sezon sonu için vaadim yok ancak her maç formasını terleten ve mücadele eden bir takım için garanti veriyorum.