Bursaspor ve Galatasaray formalarıyla şampiyonluk yaşayan eski milli futbolcu Sercan Yıldırım, SABAH TV'den Melisa Berkalp'in sorularını yanıtladı. Sercan Yıldırım, Fatih Terim ile birlikte çalışırken yaşadıklarından, Bursaspor döneminde Manchester United'ın transfer teklifini neden kabul etmediğine kadar birçok konuda özel açıklamalarda bulundu.
"GECE SAAT 5'TE EVİNE GİDİP EVLENME TEKLİF ETTİM"
- Sercan Hoş geldin, nasılsın neler yapıyorsun?
"Gayet iyiyim, huzurluyum ama tabii futbolculuk dönemimden çok ayrı bir hayat yaşıyorum. Hayatımın tamamen değiştiğini söyleyebilirim çünkü hayatım kamplar, maçlar ve antrenmanlarla geçti. Survivor'dan sonra daha farklı farklı bir yaşama başladım, daha farklı bir iş hayatına da atıldım. Futbol Akademisi kurdum bir sene önce. Hem hayatım oturdu hem de akademi oturdu diyebilirim o yüzden de güzel bir düzen kurdum, kurmaya da devam ediyorum. Bir ilişkim var, evlenme teklifi ettim ve herkes gördü bunu zaten."
- Çok spontane bir teklifte bulundun. Bu planladığın bir şey miydi yoksa gerçekten anlık mı gelişti?
"Aslında evdeki hesap çarşıya uymadı. Benim planladığım biraz ters köşeye yatırmaktı. Soğuk davranıp, ayrılacakmışım gibi bir hava verip öyle teklif etmeyi düşünüyordum, böyle bir hikayesi var. Tabii ben biraz abarttım bu olayı ve o yüzden erkene almak durumunda kaldım. Bir gece durduk yere bir kavga çıkarttım ve ertesi günü doğaya çıkıp, sandalyelerimizi kurup o şekilde teklif etmekti planım ama gece bir baktım morali çok düştü, kavga ve gürültü bayağı abartıldı. Sonrasında dayanamadım çünkü yüzüne kapatmıştım telefonu ve gece saat beş civarlarında kalkıp evine giderek evlenme teklifi ettim. Nasıl Survivor'dan sonra yeni bir iş hayatım olduysa şu anda da hayatım tamamen onun üzerine kurulu. O da kendi yoga stüdyosunu açtı, ben de Sercan Yıldırım Futbol Akademi için ikinci şubeyi açmayı düşünüyorum."
"HAYATIMDA BELLİ BİR PLAN İÇERİSİNDE GİDEMİYORUM"
- Yine Bursa'da mı açmayı düşünüyorsun?
"Evet. Diğer şehirlerden çok isteyen var franchise olarak ama ben kendim bir şeyleri yönetmek istiyorum çünkü diğer türlü bir sorun çıktığında benim adım lekelenmiş oluyor. Bunun kontrolünü yapabilmem için de sürekli olarak şehir değiştiriyor olmam gerekiyor ve bu da beni çok yorar o yüzden ben önce Bursa'da büyümeyi tercih ettim"
- Umarım çok iyi olur ilerleyen dönemde her şey senin için. Az önce evlilik tarihini öne çektiğinden bahsetmiştin, tarih belli mi? Ne zaman evlilik?
"Survivor All Star'a gideceğim için ona göre plan yapmak durumunda kaldım ve Survivor'dan sonra düğünü yaparız diye düşünmüştük. Nişan zaten Ekim ayında olacaktı, o değişmedi ama düğün büyük ihtimalle Aralık ayı gibi olacak. Hatta Pazar günü de isteme var yani Survivor'a gittiğim de evlenmiş bir Sercan olacağım!"
- Hazır Survivor konusu açılmışken sormak isterim: Yarışmaya gittiğin zaman Sercan'ın yapmayacağı hatalar neler olacaktır?
"Açıkçası ben Survivor'a ilk gidişimde hiçbir hazırlık yapmadım çünkü gidiş tarihim bir hafta öncesinde belli oldu. O dönem aktif futbol hayatım devam ediyordu Fatih Karagümrük'te ve ani verilmiş bir karar oldu benim için. Bir ayrılma söz konusuydu, takımla anlaşamama, başka takım bulamama gibi bir sürü sorun yaşadım aslında o süreçte. İstediğim yerler olmuyordu, para konusunda anlaşamıyordum gibi etkenler oldu. Eser Yenenler benim çok iyi arkadaşımdır ve onunla bir telefon konuşmam olmuştu bu konuları konuşurken. Sonrasında Survivor konusu açıldı, bana bir hafta sonra yarışmaya gidileceğini söyledi ve "Dur sen kapat şimdi telefonu" dedikten bir saat sonra beni İrem Kanan aradı Acun Medya'dan. Gece geç saatte bir toplantı gerçekleştirdik, Acun Ilıcalı da çok heyecanlanmıştı ve bu şekilde çok spontane gelişti. Ben hayatımda belli bir plan içerisinde gidemiyorum çünkü her şey akışında oluyor. Ben bu hayatta her şeyi kabul ediyorum ve ne hatalar olmuşsa iyi ki olmuş, olmamışsa da iyi ki olmamış diyorum. Yine bu niyetle gittiğim için her şey akışında diyorum. Umarım sakatlıksız bir sezon olur çünkü en çok korktuğum şeylerden biri o."
"FUTBOL HAYATIM BOYUNCA 9 AMELİYAT GEÇİRDİM"
- Futbol hayatında da çokça sakatlık yaşamıştın.
"Evet, dokuz ameliyat geçirdim! Survivor'a gittiğimde hala kasık bölgemde yırtık vardı çünkü çivi girmişti Survivor'ın ilk günü. Yani belli olmuyor hiç, ikinci oyunda da dikişlerle oyun kazanmıştım. Survivor benim hırsımı yeniden ortaya çıkardı, mücadeleci ruhumu yeniden geri kazandım. Hep sorulur bir adaya düşsen yanına ne alırdın diye ve orada gerçekten hiçbir elinizde hiçbir şey yok."
- Ne alırdın peki?
"Şu an tabii ki de eşim olacak kişiyi, Nihan'ı götürmek isterdim."
- Bu sezon kendine kimleri rakip olarak görüyorsun?
"Kendi sezonumdaki kişileri baz alarak cevap vereyim bu soruya. O sene sürekli mücadele içinde olduğum kişilerden Berkan Karabulut ile kapışmayı çok özledim, hala da konuşuruz onunla. Ama tabii kim gelirse gelsin mücadelemizi vereceğiz."
- Karşıma kimin çıktığı çok önemli değil benim için diyorsun yani.
"Kesinlikle öyle diyorum çünkü performans anlamında güzel şeyler yapıyorum."
- Fiziksel olarak hazır hissediyor musun kendini?
"Hayır şu an hissetmiyorum! Daha gitmemize zaman var, biraz ona güveniyorum diyebilirim. Biraz heyecan da var ve daha farklı gidiyorum aslında bir önceki Survivor'a göre çünkü daha tecrübeli olacağım."
"BURSASPOR'DA YAŞADIĞIM ŞAMPİYONLUĞU HAYATIM BOYUNCA UNUTAMAM"
- Bu bir avantaj evet ama gidecek olan herkes senin konumunda aslında baktığımız zaman.
"Kesinlikle öyle. Fiziksel olarak evet zorluk var ama ben antrenmandan önce psikolojiyi hazırlamaya çalışıyorum çünkü oradaki psikolojik savaş daha ağır basabiliyor. Benim zaten fiziksel olarak altyapım var, ben bir ay kendimi kasıp çalışsam kurtarabilirim zaten vücudumu tanıdığım için bunu geri kazanabilirim. Fakat psikoloji böyle bir şey değil, onu altı ay hatta belki bir sene önceden hazırlamak lazım."
- Biraz da eski hayatından, futbol kariyerinden bahsedelim istersen. Senelerce Bursaspor forması giydin sonra bir dönem Galatasaray'a transfer oldun. Bursaspor'a ve Galatasaray'a dair unutamadığın anıların var mı?
"Tabii çok var ama Bursaspor'da yaşadığım şampiyonluğu hayatım boyunca unutamam. Çok zor şampiyon olmuştuk. Bursaspor'un şu an ki hali de gerçekten üzücü. İnşallah bir an önce istediği yere, hak ettiği yere gelir çünkü şampiyon olmuş bir Bursaspor ve ben bu kadronun içindeydim o yüzden de bunu hiç unutamam. Galatasaray'a gittiğim ilk senemde de şampiyonluk yaşadım, Kadıköy'de kaldırmıştık kupayı ve bu da güzel bir olaydı, anıydı benim için."
"FATİH TERİM'LE ÇALIŞMAK ZOR AMA ÇOK KEYİFLİYDİ"
- O hisleri özlüyor musun Sercan? Arıyor musun?
"Kesinlikle özlüyorum. Şimdi hedeflerimin arasında hocalık olduğu için saha kenarında olacağım ama yine de aynı heyecanı yaşıyor olacağım belki de. Bu yüzden özlediğim yılları tekrar yaşama imkanım olabilir. Survivor'dan sonra bununla ilgili çalışmalarımı da eyleme geçirmeye başlayacağım."
- Kendine örnek aldığın bir teknik adam var mı?
"Ben Simone'yi çok beğeniyorum, Atletico Madrid'de büyük başarılara imza attığını görüyoruz. Onun taktik anlayışını da çok beğeniyorum. Türkiye'de de çalıştığım, beni hem milli takıma hem Galatasaray'a transfer eden Fatih Terim hocamı söyleyebilirim."
- Fatih Terim ile çalışmak nasıldı?
"Zor! Zor ama bir yandan da çok keyifliydi çünkü karşınızda büyük başarılara imza atmış ve tecrübesiyle kendine hayran bırakmış biri. Onu özledim de açıkçası. Sohbeti de antrenörlüğü de çok keyifli."
- İletişiminiz var mı hala Fatih Terim ile?
"Ara sıra oluyor ama kendisi çok yoğun bir yarışın içinde. Umarım tekrardan bir araya gelme şansımız olur diye düşünüyorum."
- Milli takımda Emre Belözoğlu, Burak Yılmaz, Arda Turan gibi isimlerle forma giydin. Kayseri'de Estonya karşısında kaydettiğin çok güzel bir golün vardı ve eminim orada da çok güzel duygular yaşamışsındır. Şu anki milli takımın durumunu nasıl görüyorsun? Özellikle Şenol Güneş ile yaşananlar var, yeni teknik direktörü belli oldu milli takımın. Bu konular ile ilgili neler söylemek istersin?
"Açıkçası milli takım kariyerimde daha büyük başarılara imza atabilirdim. O sezon Dünya Kupası elemeleriydi ve o golümden sonra oraya gidemediğimiz için geçekten çok üzülmüştüm. Avrupa Şampiyonası'nda üçüncü olmuştuk, o turnuva bitti ve bir sonraki kampa ben gittim. Yani yetişemedim ve eğer yetişebilseydim ben de belki Avrupa üçüncüsü olan o kadroda yer almış olacaktım. Sonrasında hedefimiz Dünya Kupasına gitmekti ama bir türlü olamadı. O zaman on sekiz yaşındaydım ve erken yaşta o duyguları tatmayı çok istiyordum ama kısmet değilmiş. Şimdiki milli takımı değerlendirecek olursak evet Şenol Güneş iyi başlamıştı ama sonrasında bir anda milli takım beklenilmeyen bir performans sergiledi ve üzücü bir noktaya geldik, üçüncülüğe geriledik. Puan olarak da düşüyoruz ve geriliyoruz bu yüzden de üzücü bir durum. Yeni hoca Alman bir hoca, Stefan Kuntz geldi. Ben aslında ümitliyim bu durumdan."
"ŞİMDİKİ HALİMLE O ZAMANDA OLSAYDIM AVRUPA'YA TRANSFER OLMUŞTUM"
- Yabancı teknik adam olayına karşı mısın? Destekliyor musun yoksa nötr müsün?
"Kesinlikle karşı değilim aslında nötrüm. İyi bir otoritesi varsa bence hiçbir sorun olmayacaktır diye düşünüyorum. Ümit vadediyor çünkü Alman Milli Takımı gerçekten iyi bir seviyeye geldi ve sabretti bunun için. Bizim de Türkiye olarak en büyük sıkıntımız sabredememek. Sabretsek belki de o seviyeye gelebiliriz hem taktiksel anlamda hem de oyuncu anlamında ama o raddeye bir türlü gelemiyoruz. İnşallah Kuntz'a belki bir sabır gösterilirse iyi bir noktaya geliriz diye düşünüyorum. Görevinde de başarılar diliyorum. Zor ama imkansız değil."
- Zamanında Manchester United seni transfer etmek istedi, onun dışında Avrupa'nın pek çok devi sana transfer teklifleri getirdi ama kabul etmedin. Neden gitmedin? Nasıl bir süreç oldu? Gitseydin daha farklı olacağını düşünüyor musun kariyerinin? Pişman mısın?
"Pişmanlık demeyelim de o zamanki şartlar çok farklıydı. Şu an hem teknolojinin hem de sosyal medyanın bence çok büyük etkisi var. Benim dönemimde Tuncay Şanlı Stoke City'e transfer olmuştu ve bu büyük bir olay olmuştu çünkü çok zor gidiliyordu yurtdışına. Şu an herkes çatır çatır gidebiliyor. Artık kolay ulaşım var ve bir oyuncunun sosyal medyasından bile karakter analizi yapabiliyorsunuz. Benim o dönem öyle bir sıkıntım vardı. Eğer şimdiki halimle o zamanda olsaydım transfer yapmıştım. Belki pişmanım belki de değilim o yüzden inanın bilmiyorum ve bunu düşünecek o kadar vaktim de olmadı. Şu anki halimden de memnunum. Bir sürü olumsuzluğa rağmen, sakatlıklara, ameliyatlara rağmen güzel bir kariyer yaptığımı düşünüyorum. Tabii daha iyi ve uzun bir kariyere de sahip olabilirdim ama ben kararlarımı her zaman kendim verdim ve bunların da arkasında durdum, mutlu olmayı tercih ettim. Futbol akademisini kurmamdaki en büyük nedenlerden biri zaten tecrübelerimi aktarmak. Bence zaten hayata gelme nedenimiz de tecrübelerimizi aktarmak o yüzden zaten çocuk yapmak istiyoruz ve evlendiğim zaman çocuk yapma isteğim de çok var. Güzel bir çocuk yetiştirmek istiyorum ve akademide de güzel bir eğitim vermek istiyorum. Sadece saha içinde değil; dil eğitimi de veriyoruz, pedagog da sağlıyoruz, diyetisyenimiz var ve yogayı da ekliyoruz. Çocuklara birçok eğitim vermek istiyoruz çünkü dolu bir nesil yetiştirmek istiyoruz. Bence çocuklar küçük yaşta jimnastiğe verilmeli çünkü bütün spor branşlarına yatkınlık artıyor. Türk futboluna güzel katkılarda bulunmak istiyoruz.
"DIŞARIDAN BENİ ANTİPATİK BULUYORLAR"
- Sakatlıkların dışında seni futbolu bırakma eşiğine getiren başka faktörler oldu mu?
"Bursaspor'da çok büyük problem yaşadım. Paul Le Guen zamanı çapraz bağlrımdan sakatlık yaşadım, başkanımız da Ali Ay'dı. Bir senem boşa gitti o dönem ve oynayamadım sakatlığımdan dolayı. Oynayamadığım dönemde sağ olsun başkan Ali Ay çok yardımcı olmadı. Hem bana para problemi yarattı, bir sene paramı yatırmadı hem de sonrasında beni kampa götürmedi ve takım bulmamı istedi. Bu yüzden de boşta kaldım. Aslında sakatlıkla bağlantılı dediğim gibi. Bir sene oynamamış bir futbolcu nasıl transfer yapabilir? Bunu kendi içimde de düşündüm ve ben başka takım olsam ben de oynamamış bir futbolcuyu almak istemem. Ben bütün bu sorunları doğduğum, yetiştiğim yer olan Bursaspor'da yaşadım ve boşta kaldığım o dönemde daha savruk bir yaşama gittim. Sonra toparlamaya çalıştım, bunun için de bir emek lazımdı ve bu beni çok yordu çünkü ekstra bir efor harcadım. Tam toparladım derken maç öncesi sakatlıklarım oluyordu yani bütün bunlar sinir bozukluğuna da sebep oldu. Tabii bu psikolojiyi insanlar anlamayabilir çünkü yaşamak gerekiyor. Ben bunu yaşadığım için de futbolu bırakma kararını aslında bir anda vermedim, hayat beni akışında buraya getirdi."
- Sana genel olarak yapılan eleştirilerden en çok hoşuna gitmeyen, en sinir olduğun eleştiriler neler oluyor?
"Bunu Survivor'da da yaşadım ben, antipatiksin diyorlar! Dışarıdan öyle bir sezi olabiliyor ama insanı tanımak lazım. Önyargı bence çok kötü bir şey. Bu anlamda ter köşe yapmakta benim tatmin duygumu yükseltiyor çünkü ilişkimde de öyle oldu ve hep 'sen böyle biri değilmişsin' dendi, bu da bana çok iyi hissettirdi. Bu yüzden de bu eleştiriyi kabul etmiyorum!"
- Sence sana 'neden antipatiksin' diyorlar peki?
"Gerçekleri çok yüzüne vurduğum zaman, rekabet içinde olduğum zaman geri durmam ve atak olurum o yüzden bu olaylar buna sebebiyet vermiş olabilir ama bunu içime der ettim gerçekten."