SABAH Spor yazarları Erman Toroğlu, Ahmet Çakar, Bülent Timurlenk, Levent Tüzemen ve İskender Günen, 2-2 biten Trabzonspor-Galatasaray maçını değerlendirdi. Usta isimlerden Erman Toroğlu ve Ahmet Çakar, Cornelius ile Nelsson arasındaki penaltı pozisyonunu değerlendirirken, Bülent Timurlenk ise Fatih Terim'in oyuncu değişiklikleriyle ilgili çarpıcı ifadeler kullandı. İşte son dakika haberinin detayları...
ERMAN TOROĞLU - PALABIYIK POZİSYONLARI SÜZEMEDİ
Trabzonspor bir gol yedi, evlere şenlik. Abdülkadir Ömür takıma yeni giriyor, 40 metre top sürmeye kalkıyor, arkadaşları cennetlik canlarını cehenneme sokup pozisyon alıyorlar, o kafasını eğip top sürüyor, kaptırıyor. Bu sefer o top arkası dönük halde kaleciye pas olarak atılınca golü yiyorlar. Büyük takımlarda oynayanlar bunları yapmamalı. G.Saray devreye 2-0 girse kendisine büyük avantaj sağlayacaktı ama golü yiyince gerildiler. G.Saray tam saha prese başladı, 40 dakika müthiş oynadılar. Hem oyuna çabuk çıkıp Trabzonspor'un arkasını çok açık yakaladılar hem de çabuk geri döndüler. Terim, Morutan'ı niye aldı bilemiyorum.
Morutan takımın süratini ayarlıyordu, topları iyi kullanıyordu. Bu maç oyuncular oynadı ama teknik direktörlerin müdahalelerinin de tesir ettiği bir maçtı. Nitekim Avcı, İsmail ile Ömür'ü 39'da sahadan aldı. Ondan sonra Trabzon daha derli toplu oynadı. İkinci yarı Trabzon golü atınca iş Rus ruletine döndü. Gol atan işi bitirecekti ama atamadılar, çok yoruldular. Trabzon haliyle daha yaşlı bir takım. İki takım oyuncuları da iyi niyetle mücadele ettiler. Hakemle fazla dalaşmadılar.
Maçın sonunda iki takım hocasına sorsak ikisi de 'Bu maçın skoru böyle olmalıydı' diyecektir. Tabii Terim bunu buruk olarak söyleyecektir. 2-0 öne geçip berabere bitmesi üzer. Kendi hatası var mı, ona bakacak. Hakem için birkaç pozisyon var; topu G.Saraylı oyuncu elle oynuyor mu ilk yarı? Cüneyt Çakır, Palabıyık'ı çağırmadı. Palabıyık atlayabilir bunu. Berat'a gösterdiği karttan önce de Hamsik rakibinden iyi bir dirsek yiyor, Berat bunu konuşunca da sarı yiyor. Palabıyık genelde ufak tefek sertliklere prim verdi, doğru da yaptı. Bazı pozisyonları süzemedi. Diyeceksiniz ki bu kadar kusur kadı kızında da olur!
AHMET ÇAKAR - NELSSON'UN HAREKETİ PENALTI
Az kalsın G.Saray yine tarih yazıyordu. Tıpkı Kasımpaşa maçında olduğu gibi ilk devrede çok iyi oynayıp, goller bulup 2-0 öne geçtiler, fakat maç sonunda puan kaybettiler. Galatasaray ilk yarıda deplasmanda nasıl oynaması gerekiyorsa öyle oynadı. Gencecik çocuklar, aldıkları toplarla çok çabuk kontraya çıktı. İlk golde Edgar'ın büyük hatasıyla Emre ağları sarstı.
Daha sonra da Kerem Aktürkoğlu'nun bencil davranmayıp tekrar Emre'ye 'al da at' diye bırakması Galatasaray'ı iki farklı öne geçirdi. İşte ne olduysa bundan sonra oldu. Avcı, iki oyuncu değiştirdi ve ardından Trabzonspor maça hakimiyetini koydu. Önce Cornelius Trabzon'un ilk golünü attı ki, burada Galatasaray'ın ciddi bir yerleşim hatası vardı.
İkinci yarıda da Nwakaeme ile Trabzon'un beraberliği geldi. Aslında kalan dakikalarda oyun disiplininden koptular. İkisi de kazanabilirdi. Hakem Ali Palabıyık başarılı maç yönetti. Fakat kafama takılan bir pozisyon var. G.Saray'ın Danimarkalısı Nelsson kaleye şut çekildiğinde topa atlıyor, sol eli yukarıda. Temas var mı yok mu? Bence var. Dolayısıyla penaltı ve sarı kart olması gerekirdi ama VAR daveti gelmedi.
BÜLENT TİMURLENK - ZAYIF HALKALAR
İkinci yarı için Galatasaray sahaya döndüğünde tabelayı 0-2'ye getiren Emre Kılınç sakatlık yüzünden soyunma odasında kalmıştı ama milyonların sorusu ve merakı "Morutan neden çıktı?" idi. 90 dakikanın kaderini de önce iki takımın zayıf halkaları ardından Terim'in tercihleri belirledi. Geçen sezon G.Saray bu sahada kazanırken 4-6-0'da merkezde Oğulcan bir tercih değil mecburiyetti. Terim geçiş oyununda iki yabancı santrforunu yanında oturtup Halil ile başlarken hem o maçtan hem de Roma'nın oyun planından ilham almıştır.
Avcı'nın da iki bekini çıkarmadığı ve rakip sahaya oyunu yıkmaktan imtina ettiği dakikalarda G.Saray'ın genç kadrosunun ön alanda yaptığı baskı hatayı ve golü getirdi. Ev sahibinde aksaması sürpriz olmayan İsmail ve Gervinho'nun yokluğunda hazır olmadan sahaya sürülen Abdülkadir Ömür'ü devre bitmeden kenara alan Avcı tabelada farkı bire indirince soyunma odasına umutlu gitti. G.Saray'ın ön tarafındaki genç oyuncular temaslı oyunda fiziklerinin zayıflığının kurbanı olurken, hiç maç oynanamış Aytaç ile hantallaşan Galatasaray orta sahası 2-2'ye bol bol davet çıkardı.
Zayıf halka Yedlin'in dağılan kanadını Nwakaeme bol bol işledi ama asıl öldürücü darbeleri vuran büyük usta Hamsik oldu. G.Saray yorulan Halil'i önce kanada alıp çakılı santrforlarından birini Trabzon göbeğinin üstüne oynatsa, 70'den sonra çok daha net pozisyonlar bulabilirdi ama Taylan-Aytaç-Berkan orta sahasıyla 2-2'yi tutmaları bile başarıydı. Trabzon da G.Saray da kolay gol yiyor. G.Saray iki haftadır 2-0'dan 4 puanı çöpe atarken Milli Takım'ın Letonya ve Karadağ maçlarını hatırlattı. Trabzon net 8+3 kurbanı. Sol bek problemi can sıkmaya devam edecek.
LEVENT TÜZEMEN - TAKIMA LİDER LAZIM
Galatasaray'ın genç kadrosu Trabzonspor'a karşı telaş yapmadan sakin ve ayağa pas yaparak oynamaya özen gösterdi. Morutan, Cicaldau, Halil ve Emre Kılınç pas yaparak hücuma çıkarken birbirlerine yanaştıkları gibi boşa çıkan Kerem'in de sol kanattan atak yapmasını sağladılar. Halil'in önde hareketli oyunu Trabzon savunmasının dengesini bozarken Emre-Morutan ikilisinin uyumlu bir şekilde paslaşmalarını sağladı. Edgar'ın hatalı geri pasını takip eden Emre, topa doğru vurdu ve golü buldu.
Emre'nin ikinci golü tam bir hücum ortaklığıydı. Kerem'in kaleci Uğurcan'a yaptığı baskıyla gelişen atakta Halil'in şut atmayıp pas verme düşüncesini Emre yine akıllı ve doğru bir vuruşla gole çevirdi. Galatasaraylı oyuncular hücuma çabuk çıkarken top Trabzon'a geçtiğinde ise çok çabuk savunmaya döndüler. Genç Galatasaray'ın rakibin baskısından çıkması için oyuna tecrübe ve akıl koyacak bir lideri olmalı. Lider oyuncu eksikliğinin sonucu Galatasaray maçı nasıl tutacağını bilemediği için 2-0'lık avantajını koruyamadı. Terim'in bu baskıyı yönetmesi gerekirdi.
Avcı'nın ilk yarı bitmeden yaptığı iki değişiklik sonrası özellikle Yusuf'un oyuna girmesi Trabzon'u hızlandırdı. Etkili ve uyumlu oynayan Emre Kılınç ile Morutan'ın yerine oyuna giren Aytaç-Babel ikilisi Galatasaray'ın pas ritmini bozdu. Taylan'ın yerine Terim'in Berkan'ı tercih etmesi orta alana güç katmadı. Özellikle Nwakaeme'nin attığı gol öncesi Berkan'ın arkasına bakmaması pozisyon bilgisinin zayıflığıydı.Sürekli oyunun içinde olan ve sahanın her yerine basan Halil'i beğendim. Halil güçlendiğinde Galatasaray'ın gol yüküne destek olur. Sonuç; Galatasaray iki deplasman maçında da 2-0'lık skorları koruyamadı. Terim bu zaafiyeti önleyecek bir formül üretmeli.
İSKENDER GÜNEN - HATALAR GECESİ
Bir büyük maç... Kendi sahasında daha farklı görüntüde olması beklenen Trabzonspor için bana göre sonuç büyük hayal kırıklığı. Kendi sahasında oynamasının avantajını, taraftarının da desteğiyle coşkulu bir oyunla sahaya yansıtmasını beklediğimiz Trabzonspor beklentilerden çok uzak kaldı. Galatasaray, deplasmanda oynamasına rağmen önde yaptığı baskıyla Trabzonspor'un hatalarından faydalanarak gol bulmayı amaçlayan bir taktikle maça başladı. Zaten yenilen iki golde de bunu gördük. İlk golde Edgar, ikinci golde de İsmail Köybaşı'nın büyük hatalarını izledik. Trabzonspor'un en sorunlu bölgesi sol kenar... Sezon başından beri İsmail Köybaşı'nın bireysel anlamda büyük hataları öne çıktı. Kendi sahasında 2-0 geriye düşen takımda sorgulanması gereken bazı şeylerin olduğunu kimse inkâr edemez.
Öncelikle belirtmek gerekir ki Djaniny ve Gervinho bu takım için büyük önem taşıyan iki isim. Djaniny önde gezen, rakibi rahatsız eden, topla buluştuğunda bireysel becerisi ile pozisyonlar bulan ve de gol vuruşları üst düzey bir forvet. Cornelius her ne kadar golle buluşsa da Djaniny gibi rakip savunmanın arkasına sarkan ve de gezen bir oyuncu değil. Böylesi büyük maçlarda orta sahadaki gösterdiğiniz performans çok öne çıkar. Bana göre Berat tercihi yanlıştı. Onun yerinde Siopis gibi daha agresif özellikleri olan bir oyuncunun daha fazla katkı yapma şansı vardı diye düşünüyorum. Sonuç Trabzonspor için büyük bir hayal kırıklığı.. Çünkü şampiyonluk yarışında kendi sahanızda yaptığınız karşılaşmalarda rakipleriniz olarak gördüğünüz takımları yenmeniz sizi öne çıkaracaktır.