Malatya engelini üç golle aşan Beşiktaş'tan son dakika haberleri gelmeye devam ediyor. Sabah Gazetesi yazarları Erman Toroğlu, Ahmet Çakar, Fatih Doğan ve Ali Gültiken dün akşamki maçı yorumladı. Erman Toroğlu, 'Uilenberg hakemleri değil önce kendini eğitsin.' derken tartışmalı pozisyonları yorumladı.
ERMAN TOROĞLU: ÖNÜNDEKİ PENALTIYI GÖRMEDİ! UİLENBERG KENDİNİ EĞİTSİN...
'Sergen Yalçın doğal olarak kaliteli ithal oyuncuları oynatmak için önce onları tahtaya yazmış, sonra Türk oyuncuları. Doğru bir iş olmuş. Ama bunun riski vardı tabii ki; çok iyi antrenman yapmadıkları için sakatlanmaları gibi.
Takımı Şampiyonlar Ligi'nden önce görmesi lazımdı. Beşiktaş bu ligde iş yapacak, belli. Ama Şampiyonlar Ligi için biraz zor. Sebebi, hücumu iyi yapan siyah-beyazlı oyuncuların ne kadar defans yapacağı önemli.
Çünkü Şampiyonlar Ligi'ndeki takımların hepsi orgeneral. Korgeneral yok, albay hiç yok. Bu kadro birbirine alışırsa, bu yıl Beşiktaş'tan güzel maçlar bekleriz Türkiye'de.
Yeni Malatyaspor etkisiz bir görüntü verdi. Dün Yeni Malatya'yı ve Adana Demirspor'u gördük. Eğer böyle giderlerse ligin yarısından sonra alt kattakiler-üst kattakiler ligine döner Süper Ligimiz. Uilenberg diye bir adam geliyor hakemleri eğitmeye.
Önce bu adamın kendini eğitmesi lazım. Bir takımın hocasını konuşuyor ve onu hakemlere hedef gösteriyor. Şimdi hakemler ne yapacak? Vazife çıkarırlar, dün akşam olduğu gibi. Sergen de açıklama yapıp Uilenberg'e iteleyince, hakem de gözünün önündeki penaltıyı görmez.
VAR'daki hakem de görmez ve ikaz etmez. Yeni bir şey çıkardılar. Neymiş efendim hakemin kanaatinde ise VAR çağırmazmış.
Nitekim VAR sistemi, aynen yersen kirşen gibi! Yersen verirsin, yemezsen vermezsin! VAR'da çok eski bir gazeteci arkadaşımızın oğlu var. Hakemlikte bir şey olmadı. Olamayanları VAR'a alalım ya da düşürelim dediler.
Onlar da 'VAR'a alın' dedi. Hakemlikten para kazanmaya devam ediyorlar (Ufak ufak da almıyorlar). Eskiden mecliste tabii senatörlük sistemi vardı. Oturup iş yapmazlardı. Bazı hakemleri onlara benzetiyorum.
ÖMER ÜRÜNDÜL: SERGEN HOCA'NIN TEK YANLIŞI...
'Beşiktaş kaliteli isimleriyle maça etkili başladı. İlk 15 dakikada iki golle erken rahatladılar. Daha sonra fantezi futbola yöneldiler. Bu yüzden devrenin ilerleyen bölümünde kontrol ellerinde olmasına rağmen yeterli üretkenliği sağlayamadılar. Devre arasında Sergen Yalçın uyarmış ki, ikinci yarıya çok tempolu ve dikine oynayarak başladılar.
Bu yoğun baskıda Malatya kalecisi Abdulsamed bir topu oyuna sokmak isterken zoru başararak maçı bitiren isim oldu. Beşiktaş'ın temposu biraz daha devam etti, sonra arka arkaya yapılan oyuncu değişiklikleri ve skor rahatlığıyla oyun rölantiye döndü, bu da çok doğaldı.
Rıdvan da iyi mücadele etti. Gelelim Pjanic'e... Yüksek kalitesi ve oyun bilgisiyle daha ilk maçında takımın orkestra şefliğine soyundu. Ama fizik olarak daha çok eksiği var. Josef de her zamanki gibi takımın defansif dinamosuydu.
Dün Leverkusen-Dortmund maçını 90 dakika dikkatle izledim. Baş döndürücü, müthiş bir tempo ve Dortmund deplasmanda güçlü rakibi karşısında 3 defa yenik duruma düştüğü maçı kazanmayı bildi.
Beşiktaş'ı böylesine bir rakip bekliyor. Sergen Yalçın'a tavsiyem, 3 savaşçı orta saha ile oynaması.'
ALİ GÜLTİKEN: YILDIZLARIN FARKI!
'PlayStation'da takım kurarken Türkiye'den dört oyuncuyu yaz deseler, büyük çoğunluk Ghezzal, Batshuayi, Alex ve Pjanic'i tereddütsüz yazar. Çünkü çok net oyuncular. Ne oyunlarında ne de kariyerlerinde hiç tereddüde yer yok.
Nitekim maçın başından itibaren de bu bakış açısına hemen karşılık verdiler. Goller ve oyun çok erken geldi. Beşiktaş geçen seneden beri ne oynadığını bilen bir takım.
Planını çok açık şekilde ortaya koyuyor. Bu planda kanat oyunu da var, orta saha oyunu da var, rakip savunma arkasına çabuk kontra oyunu da var. Oyunu nereden açmak isterse bunu başarabilen bir takım.
Bu sene Batshuayi, Alex, Pjanic gibi kaliteli ayakların gelişiyle de oyun her türlü Beşiktaş'ın inisiyatifinde gelişiyor.
Bu görüntüleri yalnız Malatya maçında değil ligin kalan bölümünde de izleyeceğiz.