Vitor Pereira kafasındaki 11'i bulup, onları beraberce oynamaya alıştırmak, istediklerinin ne kadarını yaptıklarını görmek, üçlü düzenin uyumu üstüne birbirlerini tanımalarını sağlamak yerine; herkese şans vermeye devam etti.
Bu durumun bir başka olumlu tarafı da oyuncu grubunun teknik adama saygısının sağlanması. Sıkıntı ligler başlayınca çıkacak. Yıllardır dörtlü oynayan, çift ön libero eşliğinde sahayı parselleyen bu grup, yeni bir sisteme geçerken bocalayacaktır.
'BU TEMPO ŞAMPİYONLUĞU GETİRMEZ...'
Yenilen iki golde de kişisel hatalar başlangıç noktasıydı. Pereira'nın, ondan öncekiler gibi çokça yaşayacağı pozisyonlar bunlar. Sinirlendi ama nafile.
Dinamo Kiev maçında Fenerbahçe'nin lige ne kadar hazır olduğunu görmeyi umuyoruz. Yine iki 11 ile oynarlarsa, "fal bakmaya" devam ederiz. Yoksa bu tempo şampiyonluğa yetmez.
Merkezi iyi kapatan her rakip, Zwolle gibi ilk hatanın pususuna yatar; dört kere ceza alanına girer, topu ağlardan alırsınız. Ve en ilginci; "çok formda, iyi geliyor" dediğimiz tek oyuncu yok. Bu beraberlik belki biraz burunları yere indirir.
VOLKAN DEMİR, FENERBAHÇE'DEKİ OYUNCULARIN PERFORMANSINI DEĞERLENDİRDİ...
KİM NASIL OYNADI?
MESUT ÖZİL: Fiziksel durumu eskiye oranla daha iyi olsa da kötü bir 45 dakika çıkardı. Top kaybı yüzdesi hayli yüksekti. İlk yarı sonunda yerini Muhammed'e bıraktı.
VALENCİA: İzin sonrası ilk kez forma şansı buldu. Güzel bir gol attı. Santrfor bölgesinde eldeki seçenekleri düşündüğünüzde yine 11'e en yakın oyuncu gibi görünüyor.
PELKAS: Topuk Yaylası bölümünde ağır antrenmanların etkisini hissetmişti. Ancak yavaş yavaş kendine geliyor. Takımın iyi isimlerinden biriydi.
FERDİ: Sakatlanana kadar performansı çok iyiydi. Sol çizgideki defansif dezavantajlarını hücumdaki etkinliğiyle kapatıyor.