1- 
Futbola dönüş protokolü açıklandı. Tepkiler arka arkaya geldi. 'Futbola dönüşten çok futbol nasıl oynanamaz protokolü' yorumları yapıldı... Siz yıllarca futbol oynadınız. Bir oyuncu bu şartlarda hangi ruh hali ile sahaya çıkar? İkili mücadeleye girer mi? Tükürmek yasak deniyor, taç atışları var. Bize anlatır mısınız?
Futbola dönüş protokolünü getirdiğimizde öne sürülen koşullarda maçları oynamak bana göre olanaksız. Çünkü öyle maddeler var ki bir futbol maçında olması gereken birçok şey öne sürülen koşullarda gerçekleşmeyecek! Bir de şu an gelinen noktada futbolcunun psikolojik durumu… Futbolcunun da eşi, çocukları, anne ve babası var. Maçlar başlarsa 90 dakika bitiminden sonra nasıl eve gidebilecek? Konsantre olabilme durumları hiç yok. Futbolun bir takım oyunu olduğunu düşündüğümüzde gruplar halinde ya da bireysel olarak idmanlarda nasıl bir form düzeyi yakalanabilir? Topla çalışmalar ve de taktik çalışmaları nasıl gerçekleştirilebilir? Sahaya çıktığında ise tükürmenin bile yasak olduğu bir ortam var. Futbol oynayan herkes bilir ki bu her maçta olağan bir davranış biçimidir. Kendiliğinden gerçekleşen bir işi oyuncunun bir anda terk etmesi olağan dışıdır.
SPORCULAR ARASINDA BAŞKA POZİTİF VAKALAR DA MUTLAKA ÇIKACAKTIR
2- Mesela daha maçlar başlamadan Ankaragücü'nde bir oyuncuda virüs çıktı... Oyuncu (Ricardo Faty) hastaneye yatırıldı. Belki daha çok futbolcuda testler yapıldıkça çıkacak. Süper Lig oynanır mı bu şartlarda?
Üzerinde durulması gereken en önemli konu bu. Diyelim maçlar oynanmaya başlandı. Bir maçtan sonra yapılan testler sonucunda bir oyuncuda pozitif vaka var. Böyle bir durumda her iki takım oyuncuları ve teknik ekip 14 günlük karantinaya girmek zorundalar. Peki böyle bir durumdan sonra maçlar nasıl devam eder? Bir de maç içindeki gerçekleşecek pozisyonları herkes göz önüne getirmeli. Korner atışları olduğu zaman, ceza alanı içinde oyuncuların aldıkları pozisyonlar ya da kuracakları baraj… Bu da bizlere gösteriyor ki bu ortamda maç oynanamaz.
FUTBOL DEĞİL ORTA OYUNU!
3- Diğer bir konu da haziran, temmuz sıcağı... Bu şu an göz ardı edilen bir durum. Diyelim her şey tamam, maçlar oynanıyor... 30-35 derecede nasıl top oynanır, saat 23.00'te mi oynanacak?
Önce şu gerçeği herkesin kabul etmesi gerekmekte, bu şartlarda yapılacak olan maçlar bir futbol maçı değil, adı orta oyunu olur. Oynanacak olan maçlardan ne oyuncu ne de taraftarlar keyif almaz. Haziran ve temmuz aylarında maçları oynatmak yerine eylülün başını düşünmek daha akılcı bir tercih olur.
EN AZ 1 AY HAZIRLIK LAZIM
4- Ayrıca hazırlık süreci var. Yaklaşık 2 aydır idman yok. Oyuncular evde çalıştı. Bir futbolcu 90 dakikayı çıkaracak hale kaç günde gelir?
15 Mart'tan beri maçlar yok. Şu an, sezon başı olarak yorumlanmalı. Takımların hazır olabilmesi için en az 1 aya gereksinimleri var. 1 aylık süre yeterli olabilir mi, her takım için farklı yorumlanmalı. Örneğin; basından okuduğumuz kadarıyla G.Antep teknik ekibi şu an yurt dışında. Geldikleri zaman da 14 günlük karantina süreçleri var. İşin doğrusu çok sıkıntılı bir süreç ve de yukarıda belirttiğim gibi eylül ayı gelmeden haziranda maçları başlatmak büyük sorunları da beraberinde getirecektir diye düşünüyorum.
