Danimarka'nın Kopenhag şehrinde 17 Mayıs 2000 tarihinde oynanan final maçında, İngiliz devi Arsenal'i penaltı atışları sonucunda mağlup ederek, UEFA Kupası'nı kazanan Galatasaray'da o zamanki kadroda bulunan ve şuan sarı-kırmızılı kulüpte görev alan teknik direktör Fatih Terim, yardımcıları Hasan Şaş, Ümit Davala ve Claudio Taffarel, basın toplantısı düzenledi.
Galatasaray camiasına buna benzer ve daha iyi başarılar tattırmak istediklerini vurgulayan Fatih Terim, "Neden şampiyon olduğumuz, neden her sene o dönemde Türkiye'de şampiyon olduğumuz, bütün kupaları aldığımız ve Süper Kupayı aldığımızı anlatan çok net bir tablo var burada. O günkü oyuncularım bugünkü yardımcılarım. O günkü oyuncularım bugünkü meslektaşlarım. Sanki hiçbir şey değişmemiş gibi o takımdaşlık, arkadaşlık, olaya bakış açısı, hırs gördüğünüz gibi devam ediyor. Bir defa o gün benim verdiğim beyanat şuydu; sonralarda anlayacağız bunun ne kadar önemli olduğunu demiştim. Muhakkak ki bundan daha iyisini yapmak istiyoruz, Allah nasip ederse de yapacağız bir gün ama iyi yaptıklarımızı da unutmamak lazım. O açıdan 17 Mayıs çok önemli. O gün emeği geçen bütün futbolcularımı kutluyorum, hepsi aslan gibi oynadılar. Gördüğünüz gibi yedek kalan da oynamayan da bunu çok rahat karşılayıp takım adına hareket ettiler. Müthiş bir şey bu. Kolay değil yenilmeden UEFA şampiyonu olabilmek. Buradan hepsinin gözlerinden tekrar öpüyorum, bu büyük başarıda büyük katkıları oldukları için. Galatasaray camiasına da inşallah böyle buna benzer ya da daha iyi başarıları da tattırırız" dedi.
TAFFAREL: "O BAŞARI TESADÜFEN GELMEDİ"
Kaleci antrenörü Claudio Taffarel ise, Galatasaray tarihinin en önemli gününü yaşadıklarını ifade ederek, "Çok önemli başarıya imza attık ama o başarı gerçekten tesadüf değildi. Çok büyük bir hocamız, aynı zamanda çok büyük bir takım, inanan bir takım; hocasına inanan, dediklerine inanan, dediklerini yapan ve çok çalışan bir takımımız vardı. Bence başarı tesadüfle gelmiyor. O başarı da tesadüfen gelmedi. Tanrı da bizimle beraberdi ve bize yardım ediyordu. Çünkü iyi insanlara ve çalışan insanlara yardım eder ve bugün de hala o başarıyı kutluyorsak demek ki ne kadar önemli bir işe imza atmışız görüyoruz. Ben kendime düşen kısmı yaptığımı düşünüyorum. Sonuçta bir kaleci olarak o pozisyonda o topu çıkarmanız gerekiyor. Nasıl Hasan ve Ümit'in gol atması gerekiyorsa ben de bir kaleci olarak üzerime düşeni yaptım. Az önce de dediğim gibi Tanrı gerçekten çalışana ve inanana veriyor, bize de o şekilde yardımcı oldu" şeklinde konuştu.
ÜMİT DAVALA: "İNŞALLAH DAHA İYİSİNİ YAPARIZ"
Futbol A Takım Yardımcı Antrenörü Ümit Davala ise, "Her yıl aynı heyecanla kutluyoruz, yeni kazanmış gibi. Aradan 19 yıl geçmiş. Tabii çok önemli bir başarı bizim için. Şimdiki hocamız ve aynı ekiple beraber inşallah ilerleyen senelerde bunun aynısını, hatta daha iyisini yaparız" ifadelerini kullandı.
HASAN ŞAŞ: "EMEĞİMİZİN KARŞILIĞINI ALDIK"
Futbol A Takım Yardımcı Antrenörü Hasan Şaş da, "Bizim o takımda yedek, oynamış oynamamış kavramı yok. Çok iyi bir arkadaşlığımız vardı. Bologna maçından başlayıp Arsenal maçına kadar çok iyi bir performans sergiledik. Emeğimizin de karşılığını aldık. Son maç çok iyi oynadık. Taffarel Galatasaray'a geldiğinden beri bir kez çok iyi kurtarış yaptı, onu da maç yaptı (gülerek). Hedefimizde inşallah Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu var. Süper Kupamız, UEFA Kupamız, Lig Şampiyonluklarımız var ama süreci iyi geçirebilirsek uzun vadede ben Şampiyonlar Ligi şampiyonluğunu almayı istiyorum. İnşallah bu da gelecek" diye konuştu.
Öte yandan basın mensuplarına, o dönem giyilen Galatasaray forması hediye edildi.