SORU 1: A Milli Takım'ın yaşadığı sıkıntıların tüm faturasını Mircea Lucescu'ya mı çıkarmalıyız? Yoksa Milli Takımlar'ın alt ekipleri de iyi çalışmıyor mu?
SORU 2: 25 yaşındaki Erol Erdal Alkan'ın Milli Takım'a davet edilmesinin suçlusu Mircea Lucescu mu yoksa Milli Takım'a tavsiye eden Abdullah Ercan mı?
SORU 3: EURO 2020 elemelerine kadar Milli Takım'ın önünde uzun bir süre var. Lucescu ile devam mı edilmeli mi, yoksa köklü bir değişiklik mi yapılmalı?
AHMET ÇAKAR: İŞ ÜSTÜNDE YAKALANDI KOVULMALI
CEVAP 1: Milli Takım 'ın içinde bulunduğu durum ya da ülke olarak futbolda dibe vurmamızın baş sorumlusu, ülkedeki futbol politikası ve kulüp yapılarıdır. Lucescu'nun bu işte uzaktan yakından bir alakası yok. Lucescu, bir enkaz devraldı ve vasıflı-vasıfsız birçok yabancının yer aldığı en mütevazı bir takımın bile neredeyse 8-9 yabancıyla oynadığı bir ligden Milli Takım oluşturma zorunluluğunu anlayışla karşılıyorum.
CEVAP 2: Erol Alkan olayında bence Lucescu iş üzerinde yakalanmıştır. Hollanda alt liginden, en fazla gol yiyen adını bile bilmediğimiz bir takımdan oyuncu almanın tek açıklaması menajer manipülasyonudur. Görünen o ki bir takım güçler ya da menajerler Erol'u, bir Türk takımına çakmak için parlatmaya çalıştı. Lucescu da kendisine gelen bu ricayı kırmadı ve çocuğu Milli Takım'a aldı. Olay patladı, Lucescu çok sinirlendi ve 'Ben o oyuncuyu seyrettim' dedi. Oysa ki bu çocuk bu yıl kasık ameliyatı geçirmiş ve 2-3 ay oynamamış. Üstelik çocuğun babası, 'Benim çocuğumu Abdullah Ercan tavsiye etti' diyor. Lucescu izlediyse nerede izledi? Hollanda alt liginin naklen yayını var mı? Madem bu çocuğu getirdin, Arnavutluk ve Romanya maçlarında oynatmayacaksan hangi hazırlık maçında oynatacaksın? Erol Alkan seçimi Lucescu'ya olan inancımı kaybettirdi. Onun artık rahmani bir hoca olduğunu düşünmüyorum. Derhal kovulmalıdır, sözleşmesi feshedilmelidir. Çünkü biz bu filmi Terim zamanında da gördük. Hayrullah adlı alt ligde mücadele eden, Adanaspor'un üçüncü kalecisi Milli Takım'a alındı. Üstelik kendisine 500 bin lira civarında prim de verildi. O Hayrullah şimdi nerede? Adanaspor'da oynuyor mu? Başka bir takıma mı transfer oldu? Türk Milli Takımı bir takım ricalarla, bir takım menajer oyunlarıyla oyuncuların parlatıldığı ya da para kazandırılma yeri olamaz.
CEVAP 3: Temel çözüm şu: Futbol anlamında demiyorum, başka konuda güvenilirliğini kaybetmiş Lucescu derhal kovulmalıdır. Türk futbolunun asıl problemi, yabancı sayısının azaltılması ya da çoğaltılması değil, genç oyuncu üretiminde yaşanan sıkıntıdır. Altyapı ve genç oyuncu üretimini çok daha iyi hale getirecek kararı, oy kaygısında bulunan futbol federasyonları değil Türkiye Cumhuriyeti devleti çözer. Ülkenin futbol politikası sil baştan yapılmalı. Bunu da devlet yapmalı ve futbol federasyonları buna göre hareket etmelidir.
LEVENT TÜZEMEN: ÖNCE GÜNEŞ SONRA AVCI
CEVAP 1: Lucescu, Fatih Terim'den görevi devraldığında Milli Takım 11 puanla üçüncü sıradaydı ve Dünya Kupası'na katılma şansı devam ediyordu. Lucescu, Terim'in takımını göz ardı edip, kendi kafasına göre bir takım yaratmaya çalıştı. Milli Takım, Lucescu ile grupta oynadığı dört maçta 2 yenilgi, 1 mağlubiyet, 1 de galibiyet alarak Rusya'ya gitmeyi ıskaladı. Bu olumsuzlukların tek sorumlusu "Alt milli takım hocalarını da ben seçmeliyim" diyemeyen ve tamamen alacağı ücrete kilitlenen Lucescu'dur. Yani Rumen hoca, Milli Takım'ın başına tüccar zihniyetiyle gelmiştir. Kendisine akıl hocalığı bile yapamayacak, yıllardır hocalıktan uzak Tayfur Havutçu'yu seçmesi ciddiyetsizliğinin bir göstergesidir.
CEVAP 2: Lucescu, Milli Takımın başına TFF tarafından tek seçici olarak getirildi. Erol Erdal Alkan'ı, Abdullah Hoca önerse bile, kararı Lucescu vermeliydi! Öncelikle bu oyuncuyu idmanlarda izlemeli, yeterli olup olmadığını görmeliydi. Lucescu eğer altyapı milli takımlarının maçlarını canlı ya da kasetten yeterli izlemiş olsaydı, Erol ile ilgili kararını kendi verir, asla Abdullah Ercan'ın teklifine gözü kapalı 'Evet' demezdi. Lucescu yaptığı rezaleti örtbas etmek için suçu Abdullah Hoca'ya yıkmaya çalışıyor. Bence faturayı Rumen hoca ödemeli.
CEVAP 3: Türkiye'de en iyi futbolu Beşiktaş ve Başakşehir oynuyor. Yine Türkiye'de ve Avrupa'da en başarılı teknik direktör Şenol Güneş… Lucescu, Milli Takım ile ilgili asla bir aidiyet duygusuna sahip olamaz. Soyunma odasında oyuncularını motive edemez. Biz Türk insanı olarak duygusal bir kimliğe sahibiz. Lucescu, bu duyguları harekete geçirecek enerjiye ve sinerjiye sahip değil. Milli takımlar yeniden dizayn edilmelidir. Ve bu organizasyonlar Şenol Güneş denetiminde yapılmalıdır. Yani Şenol Güneş, Milli Takım'ın başına tek seçici olarak gelmelidir. Alt milli takımların başına da kendisi ile uyumla çalışabilecek, kalitesine ve bilgisine inandığı kişileri atamalıdır. Ayrıca Şenol hoca, Abdullah Avcı ile de dirsek temasında bulunmalıdır. Yani Almanya modeli örnek alınıp, Şenol hoca sonrası Milli Takım Abdullah Avcı'ya emanet edilmelidir. Bu modelde iki hoca sonrası görev yapacak isimler de Milli Takım için hazırlanmalıdır.
GÜRCAN BİLGİÇ: BİR DAKİKA BİLE OYNAMIYORSA...
CEVAP 1: Ülkenin futbolda yaşadığı kaosun iki sorumlusu var. Birincisi; Demirören federasyonu, ikincisi ise Fatih Terim'in performansı… Ülke oyuncu yetiştiremezken, kulüpler kötü yönetilip, borç içinde yüzerken futbolun başına geçenler planlarını da kadrolarını da yanlış oluşturdu. Aslında bir plana sahip olmadıkları da yabancı sayısındaki sürekli değişen kararlarda da görüyoruz. Net bir şekilde başarısızlar, çözüm üretmeye yetenekleri yok ve her şeyden önemlisi liyakatın peşinde değiller. Hala 'Onun adamı-bunun adamı' veya 'Bizden olsun'un peşindeler. Lucescu iki ayda neyi değiştirecek? Sadece kurguda ve taktikte bir şeyler yapabilirdi. Ama Oğuzhan Özyakup'un Milli Takım'a çağırılmayıp, "Taktiğe uymuyor" denmesinin ardından "Unuttuk" söylemiyle geri çağırılmasıyla Lucescu da eyyam rüzgarının parçası oldu. Dedikleriyle yaptıklarının birbiriyle alakası yok. Ne umut veren bir plan sundu bize ne de planını uygulayan bir oyun seyrettik. Zaten Romanya Milli Takımı'nın teklifini reddetmesini; "Daha genç bir kişi o göreve gelmeliydi" yanıtıyla açıkladığında aslında kendisinin de Türk Milli Takımı'nın başında olmaması gerektiğini açıkladı.
CEVAP 2: Bunun cevabını 1-2 güne öğreneceğiz. Oyuncunun çağırılmasında hiçbir mahsur yok. Çabuk olduğu söyleniyor. Lucescu veya Tayfur Hoca görmek istemiş olabilirler. Ama bu kadar spekülasyondan sonra oyuncuyu 1 dakika bile sahaya sürmüyorsanız, seçiminizin arkasında durmuyorsanız, bu karara neden olarak başka şeyler aranır. Çünkü oyuncunun menajerlerinin, Türkiye'deki durakları bugün şikayet ettiğimiz her türlü sıkıntının yol haritası gibi. İki maçta da Erol Alkan'a forma vermeyen bir teknik heyet, hatasını veya ihmalini kabul etmiş demektir.
CEVAP 3: Bu futbol federasyonunun doğru ismi veya çözümü bulacağına inanmıyorum. Kendi hazırladıkları ve 'yerli kuralı' diye sundukları kararın arkasında bile duramadılar. Kulüpleri ihya ettiler ama Türk futbolunu batırdılar. Modelde ve isimlerde değişiklik yapmak şart. Ama buna önce federasyon yönetimi ile başlanmalı. Onlar kulüplerin endişelerini, Türk futbolunun önüne koydular. Doğru çözümün herkese para dağıtmak olduğunu sanıyorlar. Halbuki başarıyı getirecek olan plan ve kurallardır. Bu yüzden hangi profesyoneli getirirsek getirelim, bu prensipleri deldirtecek bir yönetim olduğu sürece başarılı olunamayacaktır.
***
HINCAL ULUÇ: DEVLET DENETLEME KURULU SORUŞTURMALI
- Erol Alkan'ın Milli Takım'a daveti çok tartışıldı, torpil iddiaları gündemde. Fikriniz nedir?
- Atilla Türker 'in Habertürk'teki yazısı fevkalade önemli. O kadar ilginç ayrıntılar veriyor ki Atilla... Federasyonun değil, Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nun soruşturma yapması lazım. Çünkü bu sadece o genç çocuğun Milli Takım'a çağrılması meselesi değil… Türkiye'de kulüpler dahil her türlü transfer için söylenenler, menajer ilişkileri arş-ı âlâya çıktı. Bugün en basit transferden dahi şüphe ediyorum ben. Niçin? Devlet Denetleme Kurulu'nun Türkiye'deki transfer konusunu, menajer-transfer edenler ilişkilerini araştırması lazım. Atilla'nın yazısı yeterli… Bu federasyonun soruşturma açtırması işi örtbas etmeye yöneliktir. Ben bu federasyona da inanmıyorum. Onun için Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu görevlendirilmeli ve menajerler ile transfer ediciler ilişkilerini araştırmalı. Bu federasyon ve bu Lucescu görev başında olduğu sürece saha içi hiçbir konuyu konuşmaya değmez. Cevap vermeye değmez. TFF ve Luce görevde kaldığı sürece Milli Takım diye bir şey yok
***
ALKAN KONUŞTU: SIKINTI YOK, YANLIŞ ANLAŞILMA VAR
Hollanda 2. Lig ekibi Dordrecht'te forma giyen 23 yaşındaki Erol Erdal Alkan hakkında yaşanan tartışmalar için şunları söyledi: "Bir takım yanlış anlaşılmalar olduğunu düşünüyorum. Sıkıntı yok. Geleceğimi hoca belirleyecek. İnşallah beni yine çağırır."