Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'yla (FETÖ/PDY) olan ilişkileri nedeniyle disipline sevk edilen isimlerden Arif Erdem ve Hakan Şükür'ün Galatasaray'ın genel kurulunda ihracının gerçekleşmemesine tepki olarak, 3 aile bireyi ile birlikte kulüp üyeliğinden istifa eden sarı-kırmızılı eski sporcu Mecit Çetinkaya, yaşadığı üzüntüyü anlattı.
Galatasaraylı Sporcular Derneğinde bir önceki dönem başkan yardımcılığı yapan ve Üsküdar Belediyesi Spor Kulübünün de başkanlığını sürdüren Mecit Çetinkaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Benim için Galatasaraylılık çok önemlidir ama devlet sevgisi daha önemlidir." dedi.
Sarı-kırmızılı kulüpte 1968 yılında spora başladığını ve atletizm takımının üst üste şampiyon olduğu yıllarda görev aldığını belirten Çetinkaya, "Sadece Galatasaray forması giyebilmek için spor yaptım. Benim için o kadar önemliydi. Maalesef Galatasaray içinde bazı FETÖ üyelerinin bulunması, benim için üzüntü kaynağı olmuştur. Benim için Galatasaraylılık çok önemlidir ama devlet sevgisi daha önemlidir. Benim bir devletim, ülkem, vatanım var. Bu vatan olmazsa ne Galatasaray olur, ne de başka kulüpler olur. Hiçbir şey olmaz. Benim önce vatanım olmalı. Çanakkale'de dağlarda yazar, 'Önce vatan' diye. Ondan sonra Galatasaraylılık gelir. Benim vatanıma zarar veren bir kimse, hala orada devam ediyorsa, ben bu kulüpte kalmam." diye konuştu.
"CEZAYI ENGELLEYENLER DE FETÖ ÜYESİDİR"
Çetinkaya, firari FETÖ sanıkları Arif Erdem ve Hakan Şükür'ün üyelikten ihracının oylandığı mali genel kurulun kendisinde oluşturduğu üzüntüye vurgu yaparken, şunları söyledi:
"Maalesef olumsuz bir gelişme oldu kongrede. Olmamasını tercih ederdim. Yönetim tüzük gereği bu kişilerin ihracını genel kurula getirmek zorundaydı ama daha önce getirmeliydi. Geç saatlere kaldı ve çoğu kişi ayrıldı. Orada kalan sınırlı kişi, FETÖ bağlantısı bilinen, bunu da saklamayan, 'Ben FETÖ üyesiyim' diyen kişileri ihraç etmedi. Bizim 240'ın üzerinde şehidimizin olduğu yerde, hala FETÖ'yü savunan bu kişilere sporcu denemez. Bunları suçlu görmeyen Galatasaraylı üyelerin yer aldığı ortamda bulunmak çok acı bir şey. Bu insanların FETÖ bağlantılarını bile bile, Galatasaray üyesi olmasından utandığım o kişi kürsüye çıkıp, 'Bir hata yapmış olabilir.' diyor. Onlar hata yaptıklarını kabul etmiyorlar ki. Galatasaray camiasında, bu kişilerin ceza almasını engelleyen insanlar da kesinlikle FETÖ'cüdür. Galatasaray'ın içine sızmışlardır. Bu insanların Galatasaray Kulübünden, ülkemizden bir an önce temizlenmesi gerekir."
"VATAN SEVGİSİNİN ÜZERİNDE KULÜP SEVGİSİ OLMAZ"
Mecit Çetinkaya, mali genel kurulda yaşanan durumun ardından, ilk olarak oğlunun aldığı bir kararla kulüp üyeliğinden istifa ettiklerini kaydetti.
Fanatik bir Galatasaray taraftarı olarak tanımladığı oğlunun, mali genel kurulu televizyondan izledikten sonra kendisini aradığını aktaran Çetinkaya, "Oğlum, FETÖ mensubu bu kişilerin kulüpten atılmayıp, bir de marşlarımızla alkışlanmasını gördükten sonra, böyle bir karar almış." ifadelerini kullandı.
Kendi ile aynı adı taşıyan oğlunun kendisini arayarak, "Baba, biz kulüpte kalamayız. Bu insanlarla beraber olamayız. Yapılan ilk de değil." dediğini ifade eden Çetinkaya, "Sonrasında kızım ve gelinimle de konuştuk. Çok üzülerek kulüp üyeliğinden istifa ettik. Bizi bu duruma getirenler utansın. Amaç, onların ders alması. Üzüldük ama asla vatan sevgisinin üstünde bir kulüp sevgisi olamaz. Önce ülkem. Bir de üzerine İzmir Marşı okudular. Okunmasında bir zarar yok. Başka zaman, başka yerde akıllarına gelip de okuyorlar mı acaba? Orada kasıtlı olarak bunu yaptıkları belli." değerlendirmesinde bulundu.
"ŞEHİTLERİMİZİ HİÇ Mİ DÜŞÜNMEDİLER"
Galatasaray Başkanı Dursun Özbek'in kulübe katkı sağlayacağına inanan insanlardan biri olduğunu ancak istifasının da onun dönemine denk geldiğini vurgulayan Çetinkaya, yaşananlara hala inanamadığını dile getirdi.
Tepkilerinin, tüm Galatasaray üyelerine, divan heyetine ya da yönetim kuruluna olmadığına dikkati çeken Mecit Çetinkaya, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bunu yapmamız gerekiyordu. Bizim bütün tepkimiz, Galatasaray Kulübünde FETÖ mensuplarına alkış tutan üyeleredir. Ülkesini, vatanını düşünmeyen, 15 Temmuz darbe girişimini benimseyen kimseleredir. Onlar bu darbe girişimini benimsemeselerdi, o kişilere destek vermezlerdi. Bu insanlar, 15 Temmuz darbe girişimindeki 250'ye yakın şehidimizi, 2 binin üzerinde gazimizi, Çanakkale Savaşı'nda şehit olmuş Galatasaray Liseli büyüklerimizi hiç mi düşünmeden bu kararı aldılar? Nasıl Galatasaraylı bunlar?"