Spor basınının önde gelen isimleri, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'yla (FETÖ/PDY) olan ilişkileri nedeniyle disipline sevk edilen isimlerden Arif Erdem ve Hakan Şükür'ün Galatasaray'ın yıllık olağan mali genel kurul toplantısında ihraç edilmemesi ve sonrasında yönetim kurulu kararıyla kulüp üyeliklerinin sona erdirilmesini değerlendirdi.
MURAT ÖZBOSTAN: BİR AKIL TUTULMASIDIR
Sabah Gazetesi Spor Müdürü Murat Özbostan, firari FETÖ sanıkları Hakan Şükür ve Arif Erdem'in genel kurulda ihraç edilmemesinin akıl tutulması olduğunu belirtti.
Şükür ve Erdem'in FETÖ'cü olduğunun tüm dünyada bilindiğini ifade eden Özbostan, "Açıkçası FETÖ'cü oldukları tüm dünyada bilinen, biri 15 Temmuz'daki hain darbe kalkışmasından önce memleketten arkasına bakmadan kaçan, bir diğeri de 250 şehidin verildiği topraklardan firar eden iki isim Hakan Şükür ve Arif Erdem'in, Galatasaray kongre üyeliklerine, genel kurulda yapılan oylamada son verememek bir akıl tutulmasıdır. Bu çok iyi bilinmeli." açıklamasında bulundu.
Galatasaray Kulübü Yönetim Kurulunun, iki firarinin kulüp üyeliğini düşürerek tarihi skandala son verdiğini vurgulayan Özbostan, şu ifadeleri kullandı:
"Galatasaraylı üyeler, kongrelerinde her zaman demokrasinin varlığıyla övünürler ama bazıları son genel kurullarında iki demokrasi düşmanını kulüpten atmayı başaramadılar. Bunu da iki firarinin kulüplerinde yaşadığı başarılara bağladılar ama unuttukları bir şey vardı ki bu ülke olmadan o başarıların bir önemi yok. Genel kurulda tıpkı kongre üyeleri gibi akıl tutulması yaşayan Galatasaray Kulübü Yönetim Kurulu, duruma uyanıp elini çabuk tuttu da bu ayıp temizlendi. Yönetim pazar günü olağanüstü toplanarak bu tarihi skandala son verdi. Hangi gerekçeyle bu iki ismi kulüp üyeliğinden attıklarını henüz net olarak bilmiyoruz ama Galatasaray yönetiminin, camiadan ve taraftarlardan gelen tepkiler üzerine yaptığı bu hamle son derece doğru. En kısa zamanda kamuoyuna daha detaylı ve doyurucu bir açıklama yapılması gerektiğini de düşünüyorum."
KORKMAZ: DOĞAÇLAMA GELİŞMİŞ DUYGUSAL BİR KARAR GİBİ GÖZÜKMÜYOR
A Spor, A Haber ve ATV'nin spor yayınları koordinatörü Serkan Korkmaz, "Her şeyden önce Galatasaray Kulübü Genel Kurulunda Galatasaray'ı hiç umursamayan bir üye profili olduğundan artık emin oldum. En iyi ihtimalle 'umursamaz' diyorum bu arkadaşlara. Bence Galatasaray Kulübünün önde gelenleri, yetkili mercileri olmak üzere herkes, cumartesi günü yaşananların gerekçelerini anlamak zorunda. Benim baktığım yerden, doğaçlama gelişmiş duygusal bir karar gibi gözükmüyor. Güçlü bir organizasyon şüphesi var." diye konuştu.
Korkmaz, sarı-kırmızılı camianın Galatasaray ve Türkiye'nin iyiliğini umursamayan tüm kişi ve gruplardan arınması gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti:
"Her şeyden önce aynı suçla itham edilen ve tüm kamuoyunca FETÖ'cü olarak bilinen 7 kişiden 5'i ihraç edildi, 2'si ise ihraç edilmedi. Bu çok mantıksız. İhraç edilmeyen iki kişi eski futbolcu. Oysaki ihraç edilenler içinde de eski futbolcular var. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'e karşı hisleri herkesin malumu olan bu yapının neferlerini kulüp bünyesinde tutma kararının hemen ardından söylenen İzmir Marşı ise yaşananların tuhaflığını gözler önüne seriyor. Umuyorum, Galatasaray Kulübü kendi isminin arkasına saklanan, Galatasaray'ın ve Türkiye'nin iyiliğini umursamayan tüm kişi ve gruplardan arınır."
ZEKİ UZUNDURUKAN: BAŞKAN İSTİFA ETMELİYDİ
Fotomaç Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Zeki Uzundurukan, Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek'in, iki eski futbolcunun ihraç edilmeme kararından sonra istifa etmesi gerektiğini söyledi.
Galatasaray Kulübü genel kurul üyelerinin çoğunluğunun FETÖ'cü hainlere sahip çıktığını vurgulayan Uzundurukan, şöyle konuştu:
"Salondaki genel kurul üyelerinin çoğunluğu, Hakan Şükür ve Arif Erdem'in üyeliklerinin ihracına 'Hayır' diyerek, kendi masum halkına kurşun sıkan, devletin meclisini bombalayan FETÖ'cü hainlere sahip çıkmış ve destek vermişti. Galatasaray Başkanı Dursun Özbek de bu tarihi rezalete seyirci kalmıştı. Başkan Özbek, o anda 'Ben bu rezalete, hainliğe asla müsaade edemem' diyerek istifa etmeliydi. Sustular, rezalete göz yumdular. Gençlik ve Spor Bakanımız Akif Çağatay Kılıç, 'Alınan karar konusunda Galatasaray Kulübü, ivedi şekilde düzeltmeye gitmelidir.' açıklamasını yapınca adeta etekleri tutuşan Galatasaray yönetimi, acil bir toplantı yaparak iki FETÖ'cü Hakan Şükür ve Arif Erdem'in üyeliklerine son verdi ama kulüp internet sitesinden yapılan açıklama bana samimi gelmedi. Çünkü hangi nedenden ötürü bu iki FETÖ'cü ihraç edildi, aidatlarını yatırmadıkları için mi, yoksa FETÖ'cü oldukları için mi? Eğer ihraç nedeni aidat ise bu bir skandaldır, korkaklıktır. Başkan Dursun Özbek'ten, 'Hakan Şükür ve Arif Erdem'i FETÖ'cü oldukları için kulüpten ihraç ettik.' açıklamasını beklerdim."
ARSLAN: GENEL KURULA GELMEDEN ÇÖZÜLMELİYDİ
Yaşananlarla ilgili olarak AA muhabirine açıklama yapan isimlerden Hürriyet Gazetesi Spor Müdürü Mehmet Arslan, Galatasaray Kulübü yönetiminin Arif Erdem ve Hakan Şükür'ün ihraçları konusunu, genel kurul gündemine getirmeden çözmüş olması gerektiğine dikkati çekti.
"Galatasaray yönetiminin, genel kurula getirmeden bu işi çözebileceği kanaatini taşıyorum." diyen Arslan, "Maalesef konu oraya geldi ve ortaya böyle böyle bir durum çıktı. Yönetim zaten bu isimlerin ihracı için oy birliğiyle karar almış. Yani genel kurula getirilmeden ihraç edilebilmeleri şansı vardı. Sonradan çözümü de yine bu yolla buldular. Keşke hiç bu noktalara gelinmeden çözüm sağlansaydı." yorumunu yaptı.
BAYINDIR: GEÇ DE OLSA DOĞRU KARAR VERİLDİ
Milliyet Gazetesi Spor Müdürü Tayfun Bayındır, firari FETÖ sanıkları Arif Erdem ve Hakan Şükür'le ilgili olarak gecikmeli de olsa doğru karara ulaşıldığını aktardı.
Sarı-kırmızılı kulübün genel kurul sonrası yönetim kararıyla Arif Erdem ve Hakan Şükür'ü ihraç ettiğini hatırlatan Bayındır, "Galatasaray yönetimi, geç de olsa doğru kararı vermiştir. Ama asıl önemlisi, genel kurulda da bu kararın çıkması gerekirdi. Kişisel başarılar sonrası gelen ödüller, asla ülke çıkarlarının üstünde olamaz. Umarım Galatasaray genel kurulu da ilk toplantısında bu konuyla ilgili gereğini yapar." şeklinde konuştu.
ŞENER: TARAFTAR VE DEVLET KARŞI KARŞIYA GETİRİLMEK İSTENDİ
Beyaz TV Spor Müdürü Ertem Şener, "Ben şuna inanıyorum, referandum öncesinde Galatasaray taraftarı ile devleti karşı karşıya getirmek istediler." dedi.
Bu amaçla genel kurulda propaganda yapıldığını söyleyen Şener, şunları kaydetti:
"Futbola siyasetin girmesini güya istemeyen bir grup FETÖ'cü, o küçücük akıllarıyla Galatasaray taraftarını kışkırtmaya çalıştı. Galatasaray taraftarı bu tuzağa düşmedi. Tam tersine bir tepki oldu. Organize yapılan bir iş. Amaç belli. Birkaç sözde üye, ABD'den direktif alarak, Galatasaray'ı ve ülkemizi kaosa götürmeye çalışıyor. İki tane terör örgütü üyesinin ihracının reddedilmesi, 15 Temmuz darbe girişimindeki 260 şehidimizin kemiklerini sızlattı. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Bu durum, sadece Galatasaray'ın değil, Türkiye'nin sorunu haline gelmiştir. Galatasaray, Çanakkale Savaşı'ndaki şehitleri nedeniyle lisesinden mezun veremeyen bir camia. O şehitlerimizin de kemiklerini sızlattılar. Galatasaray'ın içindeki FETÖ yapılanması, maalesef hala etkisini sürdürüyor. Nasıl ki devletimiz FETÖ'nün her kurumdaki yapılanmasıyla ilgili tek tek gereğini yapıyor, Galatasaray'ın içindeki bu kişiler için de muhakkak gereği yapılacaktır."
BUZBAŞ: BU NOKTAYA HİÇ GELİNMEMELİYDİ
Tivibu Spor Müdürü Özgür Buzbaş, Galatasaray Kulübünün bu kadar hassas bir konuda kararını hiç genel kurula getirmeden verebilmesi gerektiğini savunan isimler arasında yer aldı.
Yaşanan 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, Arif Erdem ve Hakan Şükür'ün çok hızlı bir şekilde üyelikten ihraç edilmesi gerektiğini vurgulayan Buzbaş, "Bu noktaya hiç gelinmemeliydi. Bu tartışmalar hiç yaşanmadan konu kapatılmalıydı. Bu tartışmalar yaşandıktan sonra, genel kuruldan ihraç kararı çıksaydı dahi kötü bir durum oluştu. Bu tartışmaya açık bir konu değil. 15 Temmuz darbe girişimi gibi çok hassas, özel ve ülkemizin kaderini yakından ilgilendiren bir konuda, milletçe ortak bir paydada buluşmuşken, bu kadar tartışmanın kamuoyu önünde yapılması çok kırıcı oldu." diye konuştu.
YILDIZ: GENEL KURULUN YAPTIĞI BÜYÜK BİR AYIP
Türkiye Gazetesi Spor Müdürü Ercan Yıldız, Arif Erdem ve Hakan Şükür'ün FETÖ/PDY üyelikleri nedeniyle kaçak durumunda olduklarını hatırlatarak, "Galatasaray Kulübü genel kurulunun yaptığı büyük bir ayıp." ifadesini kullandı.
Bu iki ismin yönetim kurulu kararıyla sonradan ihraç edildiğine değinen Yıldız, "Kulüp yönetimi, bu ayıbı temizlemek için farklı bir formül buldu. Çok garip bir durum. Bu isimler, terör örgütü üyeliğinden değil de aidat ödememelerinden dolayı ihraç edildi. Kulüp yönetimi, genel kurula getirmeden bu sorunu çözmeliydi. Genel kurulda yönetim üzerine bir oyun oynanmış gibi. Sanki çalışılmış bir hareket vardı. Tıpkı Adnan Polat yönetiminin 2011 yılında idari yönden ibra edilmemesine benzer bir organizasyonla, mevcut yönetim sıkıntıya sokulmak istendi." diyerek sözlerini tamamladı.
ÖZER: GEÇ DE OLSA DOĞRUYU YAPTILAR
Habertürk Gazetesi Spor Müdürü Halil Özer, sarı-kırmızılı kulüp yönetiminin, firari FETÖ sanıkları Arif Erdem ve Hakan Şükür'ün ihracını genel kurul gündemine getirmeden çözmesi gerektiğini ifade etti.
Kulüp yönetiminin bu konuda zaafı bulunduğunu aktaran Özer, "Galatasaray yönetimi, gerekeni daha önce yapmayarak, olaya müdahale etmeyerek en büyük hatayı yapmıştır. Bu tamamen bir yönetim zaafıdır. Madem böyle bir yetkin vardı neden daha önce kullanmadın? Yönetimin, sorunu bu noktaya getirmeden çözmesi lazımdı. Geç de olsa doğruyu yaptılar." diye konuştu.
AYDIN: CUMARTESİ GÜNÜ YAŞANAN REZALET ASLA UNUTULMAYACAK
Star Gazetesi Spor Müdürü Aydın Bayram, Galatasaray Kulübünün genel kurulunda yaşanılanların asla unutulmayacağını dile getirdi.
Genel kurulda yaşananları "akıl tutulması" olarak değerlendiren Aydın, şunları kaydetti:
"Cumartesi günü yaşananlar akıl tutulmasıdır. FETÖ'cü oldukları suçlaması sonrası yurt dışına kaçan Hakan Şükür ile Arif Erdem'in üyeler tarafından kulüpten ihraç edilmemesi skandaldır. Benzer durumdaki diğer 5 kişinin ihraç edilip, bu ikisinin kalması hangi akla mantığa sığar. Eğer taraftarlar, eski yöneticiler, sarı-kırmızılı formayı giymiş eski futbolcular ve siyasiler, gereken tepkiyi vermeseydi, bu iki FETÖ'cü kulüpten atılmayacak mıydı? Bunun izahı olamazdı. Dursun Özbek yönetimi, olağanüstü toplanarak gerekli ihraç kararını aldı ve bu tarihi ayıbın önüne geçti. Ancak cumartesi günü yaşanan rezalet asla unutulmayacak."
ÇAMKIRAN: BU AYIBA İMZA ATANLAR İNŞALLAH ŞU ANDA UTANIYORLARDIR
Güneş Gazetesi Spor Müdürü Taşkın Çamkıran, Galatasaray Kulübünün genel kurulunda alınan kararla ilgili olarak, "Bu ayıba imza atanlar inşallah şu anda utanıyorlardır." ifadesini kullandı.
Hakan Şükür ve Arif Erdem'in hala yurt dışında kaçak olarak yaşadığını vurgulayan Çamkıran, "Galatasaray Genel Kurulu, geçtiğimiz hafta sonunda FETÖ'den aranan ve halen yurt dışında kaçak olarak yaşayan eski oyuncuları Hakan Şükür ve Arif Erdem'i adeta aklamaya çalışmış, her şeyi eline yüzüne bulaştırmıştır. Bu skandal karar alınırken üyelikten atılmasın diye el kaldıranlar, 'Ülkemizi kanla ele geçirmeye çalışan FETÖ'ye dolaylı destek çıkanlar' olarak tarih sayfalarında yer alacaklar. FETÖ'cülere destek verip, ardından İzmir Marşı'nı okumaları ise tam bir kara mizahtır. Bu ayıba imza atanlar inşallah şu anda utanıyorlardır." şeklinde görüş belirtti.
YAŞAR: ŞOV İLE ŞEHİT KANINI AYIRMAYAN BU DÜŞÜNCE UMARIM PİŞMANDIR
Akşam Gazetesi Spor Müdürü Hakan Yaşar, konuyla ilgili "Darbe girişiminde bulunan bir örgüte bağlılıkları çok açık olan iki futbolcunun üyelikten atılmamasına el kaldıran tümüyle organize olmuş kişiler, umarım yaptıkları vicdansızlığın farkındadır." ifadelerini kullanarak, şunları söyledi:
"Şov ile şehit kanını ayırmayan bu düşünce umarım pişmandır. Yönetim kurulunun konuyu sıcağı sıcağına çözüp vicdanları rahatlatmak yerine, olayı Galatasaray'da onarılmaz yaralar açıldıktan sonra çözme aczi de düşündürücü. Bu olay, bir kez daha şahsi kinlerin Türkiye sevgisinin önüne geçtiğini ibretle bize gösterdi. Tarih, 25 Mart'ı bir kısım Galatasaraylının masumu oynayan kişilerce kandırılması şeklinde yazacaktır."
BIYIKLI: BUNUN KABUL EDİLİR TARAFI YOK
Yeni Şafak Gazetesi Spor Müdürü Ahmet Bıyıklı da Arif Erdem ve Hakan Şükür'ün Galatasaray Kulübü Genel Kurulunda ihraç edilmemesinin kabul edilebilir olmadığını vurguladı.
Genel kurulda yaşananların Galatasaray'a da zarar verdiğini dile getiren Bıyıklı, şunları kaydetti:
"Vatan hainlerinin bir şekilde aklanması, Galatasaray gibi bir camiaya hiç ama hiç yakışmadı. Bunun kabul edilir tarafı yok. Bu hainler, Galatasaray'ı sayısız başarıya taşımış da hissi davranmışlar da falan, filan... Hepsi masal! Bu nasıl histir? Bu ülkede darbeye teşebbüs eden, insanların üzerine tank süren ve kurşun yağdıran bu alçaklara karşı hiç mi hissiniz yok! Ortada vatan söz konusuyken kazanılan kupa veya başarı mı konuşulur? Sarı-kırmızılı delegeler bu kararla 15 Temmuz'a da tiyatro demiş oldular. Yazık ettiler Galatasaray'a. Ayrıca bu hainlerin bugüne dek kulüpten atılmaması da Galatasaray idarecilerinin acizliğini gözler önüne serdi. Madem bu alçakların üyeliğini düşürebiliyordun, neden şimdiye dek bekledin?"
HAKAN DEDE: İHRAÇ KARARI GEREKÇE BAKIMINDAN SKANDALDIR
TGRT Haber Spor Müdürü Hakan Dede, sarı-kırmızılı kulübün yönetim kurulunun Şükür ve Erdem'in ihraç gerekçesini skandal olarak niteledi.
FETÖ'cülerin ihraç edilmesinin önemli olduğunu aktaran Dede, "Galatasaray Yönetim Kurulunun aldığı ihraç kararı, gerekçe bakımından skandaldır. Bu hainler için ihraç, 'FETÖ üyesi' gerekçesiyle olmalıydı. Yönetim, ihraç yetkisi varsa FETÖ'cü hainler için neden 8 ay bekledi, neden genel kurula taşıdı? Galatasaray hatasından döndü ama ihraç kararı hain oldukları için değil üyelik aidatlarını 8 yıl yatırmadıkları gerekçesiyle. Yönetimin yetkisi dışında olan kesinleşmemiş cezalardan dolayı ihraçlar genel kurul kararını gerektiriyor. Önemli olan ihraç edilmeleriydi ve ihraç edildiler." şeklinde görüş belirtti.
ALİ YÜKSEL: GENEL KURULDA İHRAÇ EDİLMEMELERİ ÇOK YANLIŞTI
Milat Gazetesi Spor Müdürü Ali Yüksel, firari FETÖ sanıklarının genel kurulda ihraç edilmemesinin yanlış olduğunu belirtti.
Galatasaray Yönetim Kurulunun doğru bir karar aldığını aktaran Yüksel, "Hakan Şükür ve Arif Erdem'in Galatasaray Genel Kurulu tarafından ihraç edilmemeleri çok yanlış bir seçimdi. Alınan bu karar sarı-kırmızılı camiaya ciddi baskı oluşturacaktı. Çünkü gerekçesi hiçbir şekilde anlatılamazdı. Yönetim kurulu çok doğru ve yerinde bir kararla bu iki haini üyelikten çıkardı. Spordan siyasete, medyadan sanata her alanda herkesin sorumluluğunu bilmesi ve buna göre hareket etmesi lazım. Bu devlet de millet de vatan da bizim. Söz konusu Türkiye olunca gerisi teferruattır." değerlendirmesinde bulundu.
İLHAMİ YETİŞ: KULÜP BÖYLE BİR REZALETE MARUZ KALMAMALIYDI
Milli Gazete Spor Müdürü İlhami Yetiş ise "Galatasaray gibi tarihi olan bir kulüp böyle bir rezalete maruz kalmamalıydı." dedi.
"Hakan Şükür ve Arif Erdem, 15 Temmuz'da ihanetleri ortaya çıkan FETÖ mensubudur." diyen Yetiş, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Bu iki hainin, aidat bahane edilerek ihraç edilmesi trajikomiktir. Galatasaray camiası bu iki futbolcuyu FETÖ'cü olduğu için kulüpten uzaklaştırmalıydı. Bu durum, Galatasaray yönetiminin ne kadar beceriksiz ve aciz olduğunun göstergesidir. Vicdanlarda yani halkımızın nezdinde Galatasaray Kulübü doğru bir işlem yapmamıştır. Halkımız bu uygulamadan memnun değildir. Keşke gerektiği şekilde ihraçları gerçekleşseydi."