Sezonun ikinci yarısının hazırlıklarına devam eden 129 profesyonel futbol takımından 76'sı teknik direktörlerini değiştirdi. Liglerde sadece 53 takım sezona başladıkları isimlerle yollarına devam ediyor.
Spor Toto Süper Lig'de mücadele eden 18 takımın 11'i 2015-2016 sezonuna teknik direktör değişikliğiyle başlarken, ilk devrenin sonunda ise 8 takım teknik heyette değişiklik yaptı. Sezonun ilk yarısında Bursaspor, Eskişehirspor ve Gençlerbirliği üçer teknik adamla çalıştı.
Bursaspor'da Ertuğrul Sağlam, Ersel Uzgur ve Hamza Hamzaoğlu, Eskişehirspor'da Michael Skibbe, İsmail Kartal ve Samet Aybaba, Gençlerbirliği'nde ise Stuart Baxter, Mehmet Özdilek ve Yılmaz Vural görev yaptı.
Sezon başında Stuart Baxter'la oyuncu tercihlerini beğenmediği için yollarını ayıran Gençlerbirliği Kulübü Başkanı İlhan Cavcav, Mehmet Özdilek'ten sonra göreve getirdiği Yılmaz Vural'la 6 gün çalıştı. Vural'ın görevine son veren Ankara temsilcisi, yoluna İbrahim Üzülmez'le devam edecek.
Son olarak Mersin İdmanyurdu, Bülent Korkmaz'la yollarını ayırırken, yerine getirilen Hakan Kutlu sadece 1 gün görevde kaldı. Kutlu'nun istifa kararında kulüp başkanı Ali Kahramanlı'nın açıklamaları etkili oldu. Kahramanlı, rahatsızlığı nedeniyle katılmadığı yönetim kurulu toplantısında kendisine "Bülent hocayla yollarımızı ayırdık. Hakan Kutlu ile prensipte anlaştık ve 4 futbolcuyu gönderiyoruz" açıklamasının yapıldığını ve yönetim kurulu kararına bir şey söylemeyeceğini açıkladı.
Beşiktaş, Fenerbahçe, Kasımpaşa, Medipol Başakşehir, Akhisar Belediyespor, Torku Konyaspor, Çaykur Rizespor, Gaziantepspor, Osmanlıspor, Kayserispor sezona başladıkları teknik direktörlerle yoluna devam ediyor.
Gençlerbirliği 4. teknik adam olarak İbrahim Üzülmez'i göreve getirirken, Bursaspor, Eskişehirspor ve Mersin İdmanyurdu'nda üçer ve Galatasaray, Medicana Sivasspor, Antalyaspor ve Trabzonspor'da ise ikişer teknik adam çalıştı.
PTT 1. LİG
PTT 1. Lig'de ise 18 ekipten 7'si 2015-2016 sezonuna geçen seneki teknik direktörleriyle başladı. Ligde ilk devrede teknik direktör değişikliği yapmayan ekip sayısı ise sadece 5 oldu.
Adana Demirspor'da Osman Özköylü ve Samsunspor'da Ümit Özat istifa etmelerine rağmen tekrar takımlarına dönerken, bu isimlerin dışında Altınordu'da Hüseyin Eroğlu, 1461 Trabzon'da Hamdi Zıvalıoğlu ve Göztepe'de Metin Diyadin görevlerine devam ediyor.
Spor Toto 2. ve 3. Ligler
Spor Toto 2. Lig'de iki grupta 36 takımdan 20'si teknik direktör değişikliğine giderken, 16 ekip ise sezona başladıkları teknik heyetle devam ediyor.
57 ekibin 22'sinin teknik adamlarını değiştirmediği 3. Lig'de ise 3 grupta 35 takım teknik direktörlerini değiştirdi.
Bakkal: "Tüm teknik direktörler uzun vadeli çalışmayı ister"
Teknik direktör Mesut Bakkal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, teknik direktör değişikliklerini onaylamasının mümkün olmadığını belirterek, "Tüm teknik direktörler uzun vadeli çalışmayı ister, bunu teknik direktörler değil kulüpler engelliyor" dedi.
Bu konuda Türkiye Futbol Federasyonu'nun önlem alması gerektiğini kaydeden Bakkal, şöyle konuştu:
"Federasyonun teknik direktör değişiklik hakkını 2 veya 3 şeklinde düzenlemesi, teknik direktörlere tanıdığı gibi eşitlemesi gerekiyor. Kulüplere teknik direktör değişiklik hakkı konusunda bir sınırlama getirmezseniz kulüpler bunu kullanır. Teknik direktörlerde de pro lisansa sahip, hak edenlerin görev almasının sağlanması gerekiyor. Takımı çalıştıran başkası, lisansa sahip kişinin farklı olmaması gerekiyor."
Aybaba: "Bir devrede 5 teknik direktör değişikliği oluyorsa, kulüpte sıkıntı var demektir"
Eskişehirspor Teknik Direktörü Samet Aybaba ise kulüplerin yapılarına, planlarına göre teknik adam tercih etmesi gerektiğini söyledi.
"Teknik direktörlere saygılı olunmalı, onlar da işlerine saygı duymalı" diyen Aybaba, şunları kaydetti:
"Bir devrede 5 teknik direktör değişikliği oluyorsa, kulüpte sıkıntı var demektir. Ülkemizde 'başkan alır-gönderir' diye algılanıyor. Başkandır, belli bir şeyi temsil ediyor ama teknik direktör tercihinde de, yol ayrıldığında da aradaki saygıyı ve bağı koparmamak lazım."
Korkmaz: "Kulüplere sınırlandırma getirilmesi gerek"
Mersin İdmanyurdu'ndan gönderilen teknik direktör Bülent Korkmaz, kulüplere bir sezonda belli sayıda teknik adamla çalışma kriteri getirilmesi gerektiğini söyledi.
Sık teknik adam değişikliğini doğru ve iyi görmediğini anlatan Korkmaz, "Teknik direktör değişiklikleri, Türk futbolunu daha da kötüye götürüyor. Sistemin ve düzenin olması gerekiyor. İstikrar her şeyin başıdır. Başarıyı getirir. Ne kadar istikrarlı hoca ve oyuncularla çalışırsanız, o kadar başarılı olursunuz. Sınırlamanın ne kadar olacağını bilemem ama kulüpler oturup bir karar almak zorundalar" ifadelerini kullandı.
Korkmaz, Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği (TÜFAD) Başkanı İsmail Dilber'in bu konudaki yaklaşımını eleştirerek, şunları aktardı:
"Bundan 6-7 sezon önce bir kulüp sözleşmemi feshetmişti. Altımı oyan bir teknik direktör, görevimi alarak amacına ulaştı. O zaman kriter getirilmesi gerektiğini söylemiştim. Bir teknik direktör sezonda maksimum iki takım çalıştırabiliyorsa, kulüplere sınırlandırma getirilmesi gerektiğini belirtmiştim. Maalesef TÜFAD Başkanı, 'neden teknik direktörün, antrenör parasıyla oynayalım' dedi. Yani 'bir takım 10 teknik direktör değiştirsin' demek istiyor. Böyle saçma şey olur mu"
GRUENER: "CAVCAV'IN BİR PLANI VARSA BEN BUNU ANLAMIYORUM"
Kicker dergisi editörü Martin Gruener, sık sık yaşanan teknik adam değişikliklerinin kaos yarattığını belirterek, Türkiye'de bazı kulüp başkanlarının teknik direktörlük görevine saygı duymadığını ifade etti.
Gençlerbirliği Kulübü Başkanı İlhan Cavcav'ı eleştiren Gruener, "İlhan Cavcav'ın bir planı varsa ben bunu anlamıyorum. 39 yılda 65 teknik adamın görevine son vermesi bir strateji değil, sadece kaos gibi geliyor bana. Türkiye'deki bazı kulüp başkanlarının sadece sabır eksikliği yok, aynı zamanda teknik direktörlük görevine saygısı yok gibi görünüyor. Birçok kulüp başkanı, kendilerinin en iyisini yapabileceğine inanıyor, çok sayıda teknik direktörü kovuyor ve göreve getiriyor" diye konuştu.
Teknik direktörlere iyi para verildiğini ancak bu paranın bir kısmının manevi tazminat olarak görülmesi gerektiğini aktaran Gruener, "Takımın ve tek tek oyuncuların gelişmesi için sportif alandaki en önemli çalışan olan teknik direktörün ilk rüzgarda gönderilmesi nahoş bir şey. Burada federasyonun yeni kurallar getirmesi değil, kulüp patronlarındaki anlayış da önemli" şeklinde görüş belirtti.
Kölner Express gazetesi muhabiri Markus Krücken, Mario Gomez, Lukas Podolski, Robin van Persie ve Luis Nani gibi transferlerden dolayı bu sezon dikkatlerin Süper Lig'e çevrildiğini ifade ederek, "Gençlerbirliği'nde ve Mersin İdmanyurdu'nda yaşanan olaylar üzücü. Teknik direktörlerin yıpratılması inanılmaz bir şey. Sabırsızlıkla takımdaki yapıyı nasıl inşa edebilirsiniz. Elbette Bundesliga'da da teknik direktörlerin kaderi sonuçlara bağlı ancak bir kulübün, bir sezonda çok sayıda teknik direktör değiştirmesi hemen hemen imkansız" diye konuştu.
İngiltere'nin The Times gazetesinin spor muhabirlerinden Gary Jacob ise günümüzde taraftar, medya ve sosyal medyanın takımlar üzerinde daha çok baskı kurduğunu vurgulayarak, "Kulüpler birinci liglerde artan gelirleri kaybetmemek için düşme korkusu yaşıyor. Bu yüzden de ligde kalmak ve bu gelirlerden olmamak adına daha çok teknik direktör değişikliğine başvuruluyor. Premier Lig'de gelecek sezondan itibaren her kulüp en azından 100 milyon sterlin televizyon geliri elde edecek ve bu miktar her geçen sene artıyor" ifadelerini kullandı.
Arsenal'ın teknik direktör Arsene Wenger ile uzun yıllar çalışmasının önemine değinen Jacob, "Wenger bir açıklamasında, 'herkesin günlük başarı istediği bir dünyada yaşıyoruz, oysa ben zor durumlarda bana hep destek olan bir kulüpte çalışıyorum' demişti. Arsenal'da Wenger ve Manchester United'da Sir Alex Ferguson, farklı vizyona sahip dönemin teknik adamları. Ferguson'a ilk yıllarında gösterilen sabır şimdi gösterilebilir miydi ondan da emin değilim. Birçok kupa kazanmasına rağmen Carlo Ancelotti bile görevinden alınabiliyor" değerlendirmesinde bulundu.
KAYACI: "TEKNİK DİREKTÖRLERİN KİŞİSEL DURUŞLARINI GÖSTERMESİ LAZIM"
Gazeteci Tunç Kayacı, Türkiye'de özellikle alt liglerde teknik direktörlerin çok sık değiştiğini, bazen hangi teknik direktörün hangi takımda görev yaptığını karıştırdıklarını bile söyledi.
Teknik direktör konusunda tablonun vahim olduğunu kaydeden Kayacı, şöyle konuştu:
"Bu da Türkiye'deki sistemden kaynaklanıyor. Arz talep meselesi, çok teknik direktör var. Onun için teknik direktörlerin kişisel duruşlarını göstermesi lazım. Bu arada herkesin hayat geçim derdi var, bunu yapabilecek olanlar, ekonomik yeterliliğe ulaşmış, kariyerlerini ispatlamış kişiler. Bunların çıkıp 'teknik direktörleri itibarsızlaştıramazsınız' demeleri lazım. Futbolcuların mesleklerini yaparken başka bir meslek yapması beklenemez. Kariyerlerini tamamladıktan sonra yine futbol ailesinin içinde mesleklerini sürdürüyorlar."
Kayacı, büyük takımlarda oynayan oyunculardan teknik direktörlük yapmaya karar verenlerin bazı teknik direktörlerin yanında çalışmaya başladığını hatırlatarak, "Bu konuda Ersun Yanal ve Abdullah Avcı gibi istisnai isimler, bu şansı iyi kullandılar. Futbolu bırakan teknik direktörlüğe soyunuyor. Bunun bu kadar kolay olmaması lazım" dedi.
Son olarak Mersin İdmanyurdu'nda Bülent Korkmaz'ı bazı yaptırımlarla gönderildiğini hatırlatan Kayacı, "Bu çirkinleşmeden Türk futbolu zarar görüyor. Bu konuda tek yetkili Türkiye Futbol Federasyonu. Yönetim kurullarına mali sorumluluk yüklenirse, o zaman durum farklılaşabilir. Zaten federasyonun ve Kulüpler Birliğinin bu yönde çalışmaları var" diye konuştu.
Gazeteci Atilla Gökçe ise teknik direktörlerin kulüplerin en önemli liderlerinden birisi olduğunu ancak kulüplerin planlamalarını çok kısa vadeli yaptıklarını söyledi.
Takımların her hayal kırıklığında teknik direktör değişikliği yapmayı tercih ettiğini belirten Gökçe, şöyle konuştu:
"Bu değişikliklerde Türk teknik direktörlerin tazminat alma şansı çok az. Kulüpler arasında gizli anlaşma varmış gibi haklarını alanlar da sonraki yıllarda rahat rahat iş bulamıyor. Bu nedenle mesleği bırakma noktasında olan teknik direktörler var. Maalesef teknik direktörlerin kendi aralarındaki dayanışma da çok zayıf. İlkelere uymakta özen göstermiyorlar."
Gökçe, Türkiye'de sayıca çok fazla teknik direktör olduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Avrupa'da 20 yılı deviren çalıştırıcılar var. Bizde de 10 yılda başarılı süreçler oluşturacak hocalarımız bulunuyor. Ben kısıtlama yanlısı değilim ancak kulüplerin belli bir sayıdan sonra teknik direktör değişikliğinde altyapılarda kullanılması için federasyona ücret ödeyebilirler veya kulüplere kovduğu antrenörün ibrasını almadan, tazminatını ödemeden yeni teknik direktörle sözleşme yapmama hakkı getirilmeli."
Muhabir: Ali Korkmaz
Yayınlayan: Alim Tunçay