Beşiktaş'ın, UEFA tarafından Disiplin Kurulu'na sevk edilmesinin ardından harekete geçen siyah-beyazlılar, 1 Mayıs'ta kendilerini savunacak. Fikret Orman'ın bizzat UEFA Disiplin Kurulu'nda yapacağı savunma ele geçirildi. Öncelikle olayı bir hatırlayalım. UEFA, Beşiktaş'ı iki suçlamayla Disiplin Kurulu'na sevk etmişti. Bunlardan biri Zapotocny'nin alacağı transfer taksidinin tarihinin yanlış bildirilmesi, diğeri ise Ferrari başta olmak üzere bazı futbolcuların alacaklarıyla ilgili olarak UEFA'nın Beşiktaş'a yazdığı yazıya cevap verilmeyerek, mevcut durumun kabullenmiş olması... Daha net bir ifadeyle UEFA Beşiktaş'ı; birinci suçlamada kendisini kandırmakla, ikincisinde ise "Sessizlik, kabul etmek demektir" mantığıyla futbolcuların alacaklarıyla ilgili UEFA'nın kestiği cezayı kabul etmesine rağmen, gereğini yapmamakla suçluyor. Beşiktaş kulübü avukatları, her iki konuda da UEFA'nın büyük yanlışlar yaptığını, iki konudaki tezlerinin de belgelerle çürütüleceğini belirtiliyor. İşte Beşiktaş'ın yapacağı savunma:
YANLIŞ BiLGi VERMEYE KARŞI SAVUNMA
UEFA, bize Zapotocny ve Sivok'un ödeme taksitlerini sorduğunda; eylül ayında verdiğimiz cevapta, bu taksitlerin Haziran 2011 olduğunu belirtmiştik. Sivok'un taksidi aynen öyle zaten. Zapotocny'nin ise Haziran 2010 olacakken, yanlışlıkla 2011 olarak bildirilmiştir. Ancak bu yanlışlık üç gün sonra, UEFA'dan hiçbir uyarı gelmeden tarafımızca fark edilip yeni bir yazı ile UEFA'ya bildirilmiştir. Ayrıca Udinese kulübü ile daha sonra yeni bir anlaşma yapılmış ve bu ödeme tarihleri de yeni bir takvime bağlanmıştır. UEFA tüm bunları görmezden gelip iki kulüp arasındaki anlaşmayı yok sayıp, düzeltmemizi de görmezken gelerek bizi suçlamaktadır. Bu suçlamalar, Udinese kulübüyle yaptığımız anlaşmanın metnini de UEFA'ya vermemizle birlikte ortadan kalkacaktır. Kaldı ki ilk yazıdan üç gün sonra yaptığımız düzeltme de iyi niyetimizin bir göstergesidir.
FUTBOLCU ALACAKLARI SAVUNMASI
Burada söz konusu olan dayanışma alacaklarıdır ve bu tüm dünyada aynı şekilde hesaplanır. UEFA bir hesap yapmış, bize bazı futbolcuların alacaklarıyla ilgili yazı göndermiştir. Bu yazıya cevap vermediğimiz için mevcut durumu aynen kabul ettiğimiz iddia etmektedir. Oysa hukukta, bu tür durumlar mevcut durumu reddetmek anlamına gelir. Biz, eninde sonunda dayanışma alacaklarının bütün dünyadaki gibi aynı yöntemle hesaplanıp, gerçek sonuca varacağını bildiğimiz için UEFA'nın bize yazdığı yazıya cevap vermedik. Çünkü burada transfer taksidi ya da onun gibi 'likit' alacaklar söz konusu değildir, dayanışma alacakları kulüplerin, futbolcuların, menajerlerin görüşmesiyle belli şartlarda hesaplanır ve ödenir. Beşiktaş olarak bizim UEFA'ya cevap vermeyişimiz, belki zaman kazanma anlamında bir avantaj sağlamış olabilir, onun dışında bize sağladığı hiçbir avantaj olmadığı için; UEFA'nın sırf kendisine cevap vermediğimiz için bizim "suçu kabul ettiğimizi" ileri sürmesi, UEFA'nın bütün teamüllerine aykırıdır. Bununla ilgili onlarca yaşanmış örnek vardır, hepsini savunmamıza ekleyerek davayı kazanacağız.