Türkiye'de 8 yıldır şampiyonluk hasreti çeken, Avrupa'da ise başarı yüzü görmeyen Fenerbahçe, sezon başında göreve getirilen Jorge Jesus ile uzun aradan sonra yeniden havaya girdi.
Çıktığı 23 resmi maçta 15 galibiyet, 6 beraberlik alıp sadece 2 kez kaybeden, son 13 karşılaşmada ise hiç yenilmeyen (10G-3B) Portekizli hoca, Süper Lig'de takımını zirveye oturturken Avrupa Ligi'nde de grubu lider bitirip doğrudan son 16 turuna uçtu. Başta eleştirilen rotasyonlarını herkese kabul ettirip tüm futbolcularını da hazır tutmayı başaran 68 yaşındaki çalıştırıcı ile Fenerbahçe rekorlar kırarken, birçok değerde kendini aştı.
İşte detaylar:
47 SIRA BİRDEN YÜKSELTTİ
1- SARI-LACIVERTLİLER, Arthur Zico dönemindeki Avrupa'daki
9 maçlık kaybetmeme serisini 10'a çıkartarak rekoru tek başına ele geçirdi. Zico'lu Kanarya, Aralık 2006-Kasım 2007 arasındaki süreçte namağlup serisi yakalamıştı.
2- FENERBAHÇE bu sezon ülke puanına en fazla katkıyı yapan takım oldu.
Portekizli teknik adamın liderliğinde 19.0 puan kazandıran sarılacivertliler, son 5 sezondaki en yüksek verimliliğini gösterdi.
3- FENERBAHÇE, sezona girerken kulüpler sıralamasında 14.500 puanla 107. sıradaydı. Jorge Jesus ile birlikte çok büyük bir yükseliş yakaladı ve
puanını 28.000'e, sıralamadaki yerini de 60'a çıkarmayı başardı.
KULÜBEYİ CANLI TUTTU
4- AVRUPA Ligi'nde grup aşamasında topladığı 14 puanla en iyi 3. ekip olan F.Bahçe, bunun yanı sıra
yenilgi yüzü görmeyen (0), ikinci en çok gol atan (13), rakiplerine en az şut fırsatı tanıyan (35), yapılan orta ile en fazla asist kaydeden (4) ve rakiplerini en çok ofsayta düşüren (25) takım kimliğiyle fark yarattı.
5- TRANSFERI taraftarlarca eleştirilen Gustavo Henrique, Michy Batshuayi, Lincoln ve Joshua King gibi isimlerin performansını yükselten Portekizli teknik direktör, böylece oyunculara taraftarın gözünde saygı kazandırdı.
6- KADRODA sürekli rotasyon yaparak birçok futbolcusunun takım ile bağını güçlendirdi. Sezon başında düşünülmeyen
İsmail Yüksek, forvet transferleri sonrası ayrılacağı konuşulan
Enner Valencia ve geçen sezonun en iyi ismi
Miguel Crespo'yu yıldız statüsüne taşıdı.
7- SÜPER Lig'de en çok gol atan (34),
en fazla gol beklentisi üreten (xG 24.7),
yedek kulübesinden maksimum katkı alan takım (9 gol-7 asist) unvanıyla da geride kalan 12 haftada rakiplerinin önünde yer alıyor.
SEYİRCİYLE BAĞI GÜÇLENDİRDİ
8- JESUS, sarı-lacivertli takımın kasasına şu ana kadar ciddi bir gelir sağladı.
Avrupa Ligi'ne katılım payıyla, gruplarda elde ettiği galibiyetler-beraberlikler ve bonuslar sonucunda
Kanarya, 11 milyon 712 bin Euro (216 milyon TL) para kazandı. Süper Lig'de
20.7 milyon TL'yi kapan Fenerbahçe, toplamda
236 milyon TL ile bayram yaşadı.
9- JORGE Jesus, geçtiğimiz sezon küsen taraftarı da tribüne geri getirmeyi başardı.
Birçok iç saha karşılaşmasını Ülker Stadı'nda kapalı gişe oynayan takım, Süper Lig'de 40 bin ortalamayla tribünleri en fazla dolduran ikinci ekip olurken, Avrupa'da da
38 bin 500 ile en fazla taraftar çeken üçüncü takım olarak dikkat çekti.
GÜNÜN SORUSU
Jorge Jesus hem Süper Lig'de hem de Avrupa'da Fenerbahçe'yi zirveye taşıdı. Portekizli hoca için takımın başına gelmiş en iyi teknik direktör diyebilir miyiz?
MURAT ÖZBOSTAN
4 yıl sonra tabii ki muhteşem
Fenerbahçe'de efsane olmuş birçok teknik adam var. Onlara haksızlık yapmak istemem ama geride kalan 4 kötü sezonu düşünürsek Jorge Jesus için olumlu çok şey yazılabilir.
Bir kere camiaya umut ve heyecan getirdi. Fenerbahçe taraftarının sokakta başı eğik gezmesinin önüne geçti. Ali Koç'un yanlış teknik adam seçimleriyle çöpe giden sezonlar ve paralardan sonra Portekizli hoca, hem sarı-lacivertli renkleri parlattı hem de Ali Koç'un kurtarıcısı oldu.
Fenerbahçe Başkanı'nın yüzü gülüyorsa bunu borçlu olduğu tek gerçek Jesus! 4 sezon boyunca hakem, megafon ya da boş işlerle uğraşan Başkan'ın yüzünden, Fenerbahçe'nin suratı hep asıktı ama bu sezon tünelin ucunda bir değil birkaç ışık var.
Eğer çıkıp Başkan Koç, birkaç garip açıklama ya da eylemle bunu bozmazsa sezon sonunda Jorge Jesus, Fenerbahçe'nin en iyi hocası olarak tarihe adını yazdırır.
GÜRCAN BİLGİÇ
Jesus bütün tabuları yıktı
Jesus, sadece Fenerbahçe'yi değiştirmedi, Türk futbolunu da bir devrimin eşiğine getirdi.
Fenerbahçe bugün övgüleri, kazandığı maçlarla almıyor; oynadığı futbolla hak ediyor. Kurt hoca o kadar farklı yaklaştı ki bütün tabuları yıktı ve bunu yaparken önce 'mental' değişimle başladı.
Bu binayı kurarken Jesus nasıl mimarsa Ali Koç yönetimi de ona verdiği destekle övgüyü hak ediyor. Kimi istediyse aldılar, bütçelerini zorlayarak ismini ilk kez duyduğumuz oyuncuları getirdiler. Sadece Jesus, "Bunlar benim ne istediğimi biliyor" dediği için... Batshuayi tartışmasını hatırlayın; Maxi Gomez ve Weghorst'tan vazgeçmiş, kendi taraftarının bile "Ala ala bunu mu aldınız" eleştirisine hedef olmuşlardı.
Tek neden Jesus'a olan inançtı. Çünkü hoca Batshuayi'yi istedi. 3 günde bir maç periyodu bahanesini ortadan kaldırdı. Bizim takımlarımızın da 90 dakika boyunca baskı yapabileceğini, koşu mesafesini 120 km'lere taşıyabileceğini gösterdi. Jesus'un felsefesi bugün Türk futbolunun çıtasıdır.
BÜLENT TİMURLENK
Görevinin hakkını veriyor
F.Bahçe asırlık camia. Bu kulüpte kariyeri parlak çok hoca çalıştı. Kazandılar, kazandırdılar ya da hayal kırıklığı yarattılar. Bu yüzden Jesus'a 'en iyi' demek yerine
'kariyeri sağlam, sarı-lacivertli camiaya yeni bir hava getiren teknik direktör' demeliyiz. F.Bahçe, sadece tabelada değil oynadığı futbolla da favori kelimesinin hakkını veriyor. Bunda da tartışmasız Jesus imzası var. Usta kaptanlar, gemiyi limana yanaştıranlardır.
Yolun sonunda kimse fırtına hikâyelerini dinlemek istemez. Jesus geçmişinde bunu Portekiz'de ve Brezilya'da kanıtlamış bir hoca. Samandıra'da ekibinin idman programı kadar Portekizli teknik adamın basın toplantılarında verdiği mesajlar da önemli. Vatandaşı Pereira, abartılı bir empati ile "Biz bir aileyiz" demekten öteye gitmiyordu. Camiada herkese gül uzatıyordu.
Jesus'un uzattığı gülün dikenleri de var. Altay'a sahip çıkmasından Arda'nın aldığı süreye, lig şampiyonluğunun daha önemli olduğunun altını çizip Avrupa'da takımın üzerinden baskıyı almaya kadar….
