THY Euroleague'de çıktığı üst üste 9 maçını da kazanan Fenerbahçe Beko'nun başantrenörü Igor Kokoskov, gündeme dair açıklamlarda bulundu.
Tivibu Spor'a konuşan Kokoskov, "Birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu. Küçükken yaşadığı kazayla ilgili konuşan Kokoskov, ''Oynayabildiğim kadar basketbol oynamak istiyordum ama kaza nedeniyle olmadı. Hayatım bir anda değişti. Bazen koçların toplandığı sunumlarda ve konferanslarda bana oyun felsefem hakkında soru soruyorlar. Benim bir felsefem yok, sadece fikirlerim var. Kendimi o kadar övmem. Filozof ya da dâhi değilim. Sevdiğim bir işi yaptığım için şanslıyım. Hayatım boyunca spora ilgiliydim. Bağımsız, lise takımı ya da küçük basketbol okulu da çalıştırsam bu işi yapmak isterdim'' diye konuştu.
"GUDURİC'İN GERİ DÖNÜŞÜ BİZİ OLUMLU YÖNDE ETKİLEDİ"
Fenerbahçe başantrenörü, ''Marco Guduric'in geri dönüşü bizi olumlu yönde etkiledi. Marco daha önce burada oynamıştı, yeni-eski Marco'nun takıma nasıl etki edeceğini görmek önemliydi. Kızılyıldız maçını son saniyede kazanmak takımın kendine güveni ve momentum açısından çok etkiliydi. Ama sezonun başına dönecek olursak, CSKA maçını uzatmaya götürmemeliydik ya da uzatmada kazanmalıydık. Bayern karşısında 21 sayı öne geçtik ama maçın sonunu getiremedik. Belki orada sezon ve momentum değişecekti. Belki orada kendimize güvenimiz gelecekti'' dedi.
''FENERBAHÇE'Yİ ÇALIŞTIRMAK BENİM İÇİN RÜYAYDI"
Kokoskov, ''Fenerbahçe'yi çalıştırmak benim için rüyaydı ve gerçekleşti. O zamanlar bir sözleşmem vardı. NBA'i bırakıp, Avrupa'ya gelmek geldiğim için bir çokları delirdiğimi düşündü. Bu benim için yeni bir macera oldu. Heyecan ve meydan okuma arıyordum. Bu yüzden buradayım. Hedefimiz sürekli iyileşmek, gelişmek. Biz hâlâ Fenerbahçe'yiz, hâlâ standartlarımız yüksek. Maçlara sadece sahaya çıkmak için çıkmıyoruz."
"FENERBAHÇE EUROLEAGUE VE DÜNYANIN EN BÜYÜK SPOR KULÜBÜ"
"Fikstürdeki bir diğer Euroleague takımı değiliz. Biz Euroleague tarihinin ve dünyanın en büyük spor kulüplerinden birini temsil ettiğimizin farkındayız. Bu şekilde davranmalıyız. Her zaman kazanmak için yüzde 100'ümüzü vermeliyiz. Ama bir hesaplamamız yok. Öylesine çıktığımız ve önem vermediğimiz bir mücadele yok. Her maça önem veriyoruz. Kazanabildiğimiz kadar maç kazanmak istiyoruz. Çok sıkı çalışıp, daha iyi olmak istiyoruz."