THY Avrupa Ligi'nde normal sezonun bitmesine 7 hafta kala heyecan zirveye çıktı. Fenerbahçe Beko'nun başı çektiği ligin zirvesindeki üç takım play-off'u garantilerken, 4. sıradaki Anadolu Efes de bu yolda büyük avantaja sahip. Ancak lacivert- beyazlıların hedefi sıralamadaki yerini koruyarak play-off'ta saha avantajını ele geçirmek. Anadolu Efes bu yolda da iki takımla çekişiyor ve Ataman'ın talebeleri geçen haftayı Olympiakos galibiyeti ile tamamlayarak bu rakiplerden birini hemen hemen devre dışı bıraktı. Diğer takım ise Barcelona. Ligde 14 galibiyetle temsilcimizin hemen ardında 5. sırada yer alan İspanyol ekibi yüksek form grafiği ile de dikkat çekiyor. Gelecek hafta da Anadolu Efes, Barcelona'yı İstanbul'da ağırlayacak ve saha avantajı da bu maçta temsilcimizin büyük bir silahı olacak.
"SEYİRCİMİZ BİZE GÜVEN VERİYOR"
Lacivert-beyazlıların Fransız yıldızı Rodrigue Beaubois da SABAH'a şu değerlendirmeyi yaptı: "Olympiakos karşısında çok önemli bir galibiyet elde ettik. Büyük bir mücadele oldu ve kazandık. Hedeflerimiz doğrultusunda normal sezonu ilk dört sıra içinde bitirmek istiyoruz ama daha bunun için yedi hafta, yani uzun bir yol var önümüzde. Barcelona Lassa ve Olympiakos da halen ilk turu en iyi sırada tamamlamak için savaşıyorlar. Hedefimize ulaşmak için daha fazla sayıda galibiyet almalıyız. Olympiakos ile evimizde oynayıp kazandık; CSKA Moskova ve Barcelona Lassa ile yine evimizde oynayacağız. Sinan Erdem Spor Salonu'ndaki maçlarımızda seyircimiz bize çok büyük bir destek veriyor. Bizim için adeta itici güç oluyorlar. Onların desteği ile büyük bir gürültü altında oynamak bize güven veriyor. Kalan tüm maçlarımız zorlu geçecek ve biz hepsi bir final maçıymış gibi savaşmaya devam etmeliyiz."
3 SORU 3 CEVAP:MURAT ÖZYER
1- A Milli Takım'ın Dünya Kupası elemelerindeki performansını nasıl buldunuz?
Açıkçası kendi performansımızla ilk defa Dünya Kupası'na katılıyor olmamızı çok başarılı buluyorum. Özellikle sezon ortasında oynanan, tam kadro ile mücadele edemediğimiz bir dönemde 24 kişilik bir milli takım oyuncu havuzundan faydalanarak bu sonucu almanın ayrı bir değeri olduğuna inanıyorum. Önceki senelere göre aslında dezavantaj gibi görünen Avrupa Ligi ile NBA'in devam ettiği Kasım ve Şubat aylarında milli takım aralarının olmasını, belki de biraz zorunluluktan gelen jenerasyon değişimi ile biz kendi basketbolumuz için pozitife çevirmeyi başardık. Avrupa Ligi ve NBA'deki oyuncularımızın sezon içindeki maçlara gelememesi, yabancı sayısının Türkiye Ligi'nde beşe inmesi ile Türk oyuncularının A Milli Takım'daki performanslarının yükseldiğini ve yeni isimlerin de oyuncu havuzuna katıldığını düşünüyorum.
2- Dünya Kupası'nda ne yaparız, neler beklemeliyiz?
Bu tip büyük turnuvalarda performans ve sakatlıklar kadar kuranın da çok önemli rolü olduğunu hep beraber gördük daha önce. Biz tam kadro Dünya Kupası'na katılabilirsek ilk 7 içinde yer alıp doğrudan olimpiyata katılma hedefimiz için sonuna kadar mücadele ederiz.
3- FIBA'nın yeni formatının artı ve eksileri neler oldu?
Bu formatın sadece basketbolseverlerin milli takımları kendi ülkelerinde oynarken canlı seyretmek için düzenlendiğine inanabilmemiz için NBA ve Avrupa Ligi oyuncularının da sezon içinde bu kadrolarda bulunmasını sağlamaları gerekir. Ancak özellikle NBA konusunda FIBA'nın yaptırım gücü olamayacağından şu anki formatın büyük eksikleri olduğunu söyleyebiliriz.